Yeni ceza yasası kargaşaya gebe

Haber Giriş : 12 Mart 2005 09:14, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

1 Nisan'dan sonra uygulamaya girecek olan Yeni Ceza Yasası İskele Sancak'ta ele alındı. Yasayı hazırlayanlarla uygulayıcılar 1 Nisan sonrası için hiç de umut verici olmadılar.


İskele Sancak son günlerde sıkça tartışılan bir konuyu yine ekranlara taşıdı. Akif Beki'nin sunduğu programda 1 Nisan'da yürürlüğe girecek olan Yeni Ceza yasasıyla polisin yetkilerinin ne olacağı, suçluya nasıl müdahele edeceği ve savcıların rolünün ne olacağı konusu tartışıldı.

Programa İstanbul eski Emniyet Müdürü Necdet Menzir, Ankara eski DGM Savcısı Talat Şalk, Polis Akademisi Öğr. Üyesi Doç, Dr. Mesut Eryılmaz, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Hakkı Köylü, Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel müdürü Niyazi Güney ve İstanbul Baraso eski Başkanı Yücel Sayman katıldı.
Programa katılan konuklar özellikle polisin yeni yasa ile suça karşı yetkisi konusunda anlaşamadılar. İşte programdaki konuşmalardan pasajlar:

Necdet Menzir Özgürlük ve güvenlik dengesi tutturulamadı. 1960 Anayasası fazla özgürlük verildi denildi. 1980'de bu kez geri çekildi.

Devletin birinci görevi güvenliği sağlamalıdır. Güvenlik sağlamadan ne kadar gelişme sağlanırsa sağlansın bir sonuç elde edilemez. Bugün konuşulan konu getirilen değişikle gelecekte başları büyük sıkıntıya gireceği vurgulanıyor. Bana göre ilgili arkadaşlar ellerinde yetkililer çerçevesinde güvenliği sağlamak durumundadır. Burada benim de öğrenmek istediğim konu var. Bir cinayet olayında polis olayı öğrendi polis aracı durdurdu benim anladığım aracı arama şansı yok, şahsı arama şansı yok. Araç üzerinde hiçbir şey yapma imkanı yok. Belirtilen eşgale uysa dahi bir şey yapabilme hakkı yok. Kanun diyor ki hakim kararı veya Cumhuriyet Savcısı'nın yazılı emri gerekiyor. Karakol savcılığa ulaştı savcıdan izin alındı bu iznin olay yerine intikaline kadar olayın olduğu yeri bir düşünün. Yol duracak insanlar birikecek. Buna ne düşünülüyor onu öğrenmek istiyorum.

Hakkı Köylü Adalet Alt Komisyonu Başkanı Bu kanunların yapılışı hem vatandaşın özgürlüğü hem de güvenliği düşünülerek yapılmıştır. Kanunda yakalama ile ilgili bir madde var suç işlenirken veya suç işlenmiş suçun failleri kaçarken vatandaş dahil herkesin yakalama hakkı vardır. Polisin bir hakkı da tutuklama kararı verilecek düşüncesinde olduğunda merkeze ulaşamıyorsa onu yakalama yetkisi vardır. Bu kişinin silahını almak için hakim kararına ihtiyaç yoktur. Yakalama yaptığı kişiyi bertaraf etme başkasına zarar vermesini önleme yetkisine haizdir. Bu yetkiyi de kullanabilir. Savcının emri olmadan bu kişiyi yakalayabilir üzerinde tehlikeli bir şey varsa onu derdest edebilir ve yakalayıp getirebilir. Kanunda arama dediğimiz şey genel uygulamada geçerlidir. Sadece şüpheli durumlarda izin alınması zorunludur. Geçmişte şifahi emirle arama yapılıyordu. Yeni düzenlemede bu olmuyor. Arama için kanunla yetkili kılınmış merci olması gerekir bu kişi de Savcı, Emniyet Müdürü veya o bölgenin Jandarma Komutanı'dır. Savcının emri ile Emniyet Müdürü'nün vereceği emir arasında bir fark olacağı endişelerine de katılmıyorum.

Doc. Dr. Mesut Bedri Eryılmaz: Örneğe bakılınca kişiyi yakalama yetkisi vardır . yeni yasa sadece yakalanan kişiyi hemen Savcılığa getirilmesi gerekir. Savcı o kişiyi gözaltına alıp alınmamasına karar verecektir. Eşgali uyanlar aranabiliyor ancak olayla ilgili bağlantısı olduğundan şüphe edilen kişi varsa onun için izin alınması durumu doğuyor. Yakalamada savcıdan emir istemiyor. Aramada savcıdan izin alınmadan aranamıyor. Eşgal bilgisi verilen kişi üzerinde hemen müdahale edilebiliyor. Ancak arama esnasında savcılıktan izin almadan arama yapılamıyor. Araçtaki 3. kişi için savcıdan yazılı emir gerekmektedir. Ben arama yapacağım diye kişiyi bekletemez. Polis eşgali verilmeyen kişiyi arama yapamaz. Alman İngiliz Fransız kanunları memur şüpheli durumda arama yapma yetkisi vardır. Ancak arama yaptığı kişiye yazılı belge verir. Neden arama yaptığı hakkında bilgilendirir gerekirse kendisi için yasal yollara müracaatı için açıklamada bulunur. Burada şüpheli kişi sıradan biri değil, hakkında kesin kanıt olmamasına rağmen kuşkulanılan kişi arama yapılabilmelidir. Tıpkı araba parkında rastgele dolaşan bir kişi üzerinde araç soymaya yönelik bir malzeme bulunduğunda onun hakkında işlem yapabilmelidir.

Niyazi Güney Kanunlar Genel Müdürü 90. maddede 1 Nisan'da yürürlüğe girecek olan madde yakalama maddesidir. Suçu işlerken yakalanma hali var. Kaçarkenki durumunu anlatan hali var. Biz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin yargı erkini kabul ettikten sonra bazı kötü örnekler sebebi ile yargılandık ve mahkum olduk. 2001 yılında bu konuda çalışmalara başlandı. Biz bunu önlemeye yönelik arama dahi hakim kararı ile olsun diye düşünüldü. Önlemeye yönelik yetkilerde yakalanan kişinin üst araması yapılır. Silah gibi unsurlardan arındırılır. Burada suç soruşturma aşamasına gelmedi. Devriye görevi yapan polis silahı görünce yakalar ve üst araması yapar ve silaha el kor sonra Cumhuriyet Savcısına bildirir ve olay yargıya intikal eder. Polis bir araca arama yaptığında 2 kişinin eşgale uyması üçüncü kişinin eşgal dışında kalması halinde hiç polis müdahale etmemezlik edebilir mi böyle şey olur mu: Ayrıca bu konuda uzun süreli çalışmalar yapıldı. Yasanın hazırlanması öncesinde konunun uzmanı ve pratiğindeki tüm yetkililerden görüşler alındı. Bu çalışmalar sonrası bu kanun hazırlandı.

Necdet Menzir Kişiler üzerinden bulunan kağıt alelade gözükebilir bu bir anda bakıldığında anlaşılmaz. Ancak uzun süreli çalışmaların sonrasında ortaya çıkan şifrelerdir. Bu kağıdı Savcı aldığında aradan bir süre geçtikten sonra o kağıdın bir anlamı yoktur. Bugün polisin yılların birikimi sonucu bazı olaylarda gösterdiği başarılar yeni yasa ile hiçbir anlam ifade etmez hale gelecektir.

Niyazi Güney: Böyle durumda Savcı kağıdı alsa dahi onu incelemek için o işin uzmanına anında vermek durumunda. Yani işin savsaklanması değil bizatihi anında çözülmesi için işi hızlandırmak durumundadır. Polisin yargılama mekanizmasına karıştırılmamasının nedeni Avrupa Birliği'nin tavrından kaynaklanmaktadır. Bu tedbirlerle sorgulama sistemi çökeceği kanatinde değilim. Bugün her kolluk kuvveti dilediği anda Cumhuriyet Savcısı'na ulaşabilir. Böyle bir kriz yok.

Mesut Bedri Eryılmaz: Bizim polisimiz bu işi halleder diyemezsiniz. Polis hukuka aykırı hareket edemez. Savcının emri olmadan kimseyi arayamaz. Suç şüphesi ortaya çıktıktan sonra Savcının izni alınmak durumundadır. Önleyici ve adli yetkiyi iyi ayırmamız gerekir. Suçu öğrenen zabıta kendi insiyatifi olmadan hareket edemeycek. Polis olayı gördü Sacıya haber vermeden hareket edemez. Yetki sadece savcı ve hakime verilmiştir. Savcı bu yetkiyi kolluk kuvvetine veremez. Aramada elde edilen bilgilere polisin bakma ve inceleme yetkisi yok. Oysa Almanya'da polisin bakma yetkisi var ancak inceleme yetkisi yok. Eskiden kolluk kuvveti inceleyebiliyordu ancak bugün kanunla bu yetki tamamen savcıya bırakıldı. Bundan dolayı kriz doğacaktır.

Talat Şalk Türkiye AB'ye girmek için mücadele veriyor. Bunun için birçok maddeler değiştirildi. Meclis yoğun gayret sarfetti. Burada kanunlar elbette eleştirilecek. Biz meseleleri çözerken AB ülkeleri gibi düşünemiyoruz. AB'de suçlar artınca telefon dinlenmesine karar vermişler sonra özel mahkemeler çıkarmışlar. Bizde Devlet Güvenlik Mahkemesi vardı. Bu bir şekilde devam etmeliydi. AB'de kara para aklama mahkemesi organize suçlar mahkemesi var. Yeni düzenlemede gecikmesinde sakınca bulunan bir haller durumunda polisin müdahale hakkı var. Polis savcının emrinde çalışmaktan gocunmaz. Savcıdan emir alınıncaya kadar deliller kaybolabilir. Arama kararında suçun konusu ve her şey açık belirtilir. Böyle bir olay yaşandı. Polis araçta aradığı şeyi bulamıyor ancak aracın yanındaki kişinin durumundan şüphelenerek o kişi üzerinden aradığı eroini buluyor. Mahkeme kişiyi serbest bırakıyor polis suçlu bulunuyor. Savcılık yeniden itiraz ediyor. Yargıtay ve Savcılık arasındaki farklı yorumlar yüzünden olay hala Yargıtay'da. 1 Nisan sonrasında o kişi sanırım salıverilecek. Hak ve özgürlükler suç örgütlerine karşı vatandaşı koruyacağız. Eski Polis selahiyet kanunun hiçbir önemi kalkamıştır. Hatta Anayasa bile değişmesi gerekir. Ancak burada uygulamaya konacak yasalar AB'de bile yok. Burada rahatça mücadele etmek için yasaları ona göre çıkarmak gerekir.

haber7

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber