Kızamık hastalığına dikkat
Kızamık hastalığı konusunda bilgi veren Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Halit İmdat, "Kızamık hastalığından korunma aşı ile mümkündür" dedi.
Kızamığın; virüslerin neden olduğu çocukluk çağının yaygın çok bulaşıcı bir hastalığı olduğunu belirten Dr. Halit İmdat, "Kızamık hastalığı ülkemiz gibi ılıman iklimin hakim olduğu ülkelerde kış sonu ve ilkbahar başında salgınlara sebeb olmaktadır. Kızamık virüsü hasta bir insanın hapşırma veya öksürme sonucu havaya bıraktığı virüslerin konjoktiva, burun, ağız yolundan solunan hava ile alınması ile insana bulaşır. Hayvanlardan bulaşma olmaz. Ateş ve öksürüğün başlamasından önceki 1-3 gün bulaştırıcılık
en yüksektir. Döküntüler başladıktan sonra bulaştırıcılık hızla azalır" diye konuştu.
Kızamık enfeksiyonunun virüs alındıktan 10-12 günlük bir inkübasyon döneminden sonra yüksek ateş, burun akıntısı, gözlerde sulanma, sert ve kuru öksürük ile başladığı bilgisini veren İmdat, "Bu dönem oldukça bulaştırıcıdır. Döküntüler başlamadan önce ağız mukozasında kırmızı zemin üzerinde serpilmiş tuz taneleri şeklinde lekeler görülebilir. Bu belirtilerden 2-4 gün sonra kulak arkası ve yüzden başlayan küçük kırmızı (makülopapüler) döküntüler ortaya çıkar. Döküntüyle beraber ateş çok yükselir.
Döküntüler 2 veya 3. gün pik yapar ve 3-7 gün içinde solmaya başlar. Döküntüler solarken ciltte soyulmalar olabilir. Döküntüden başka öksürük, eklem ağrıları olabilir. Kızamığın tedavisi yoktur. A vitamini verilmesi hastalığın şiddetini ve kızamığa bağlı ölümleri azaltmaktadır. Hastalık esnasında destekleyici tedavi çok önemlidir. Anne sütü alan düzenli ve dengeli beslenen çocuklarda hastalık hafif seyreder" ifadelerini kullandı.
Kızamığın komplikasyonlarıyla ilgili olarak detaylı bilgi veren Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Halit İmdat, "Kızamık çocuklarda ciddi komplikasyolara sebep olan bir hastalıktır. Kızamık virüsü çocuklarda 3 hafta ve daha uzun süre öksürükle seyreden zatüre, ishal, hepatit, apandisit ve orta kulak enfeksiyonlarına sebep olabilir. Bu tür komplikasyonlar beslenmesi bozuk, yeterli anne sütü almayan çocuklarda daha sık görülür. Kızamığın en ciddi komplikasyonu virüsün
beyin dokusuna yerleşerek oluşturduğu hastalıklardır. Bunlardan en sık görülen ateşli dönemde ateşe bağlı ateşli havaledir. Ateşli havale sık görülmesine rağmen sekel bırakmadan iyileşir. Seyrek görülen fakat ciddi, kalıcı özür bırakan, hatta öldürücü olabilen hastalık ise postenfeksiyoz ensefalit veya subakut sklerozan panensefalittir(SSPE). Subakut sklerozan panensefalit kızamıktan yıllar sonra ortaya çıkar, ilerleyici, ölümle sonuçlanan bir hastalıktır ve tedavisi yoktur. Gelişmekte olan ülkelerde
kızamık hastalığı, bu bahsettiğimiz komplikasyonlara bağlı olarak yüzde 10 oranında ölümle sonuçlanmaktadır" dedi.
Kızamık hastalığından korunmada aşının çok önemli bir faktör olduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Halit İmdat, şunları söyledi:
"Kızamık hastalığından korunma aşı ile mümkündür. Bebekler anneden geçen koruyucu antikorlar ile 6-9 aya kadar korunurlar. Bu nedenle 9'uncu aydan önce aşı yapılması önerilmez. Aşı dokuzuncu ayda yapılırsa koruyuculuğu yüzde 80-86 civarında olur. Yaş ilerleyip anneden geçen antikorlar azaldıkça etkinliği artar. 12. ayda aşı yapılırsa yüzde 90'ın üzerinde koruyucu olur. Ülkemizde aşı 12'inci ayda ve ilkokul 1'inci sınıfta kızamık-kızamıkcık-kabakulak şeklinde yapılmaktadır. Aşının en sık görülen yan
etkisi ateş ve döküntüdür. Kızamık aşısı gebelere, immün yetmezliği olanlara yapılmamalıdır."