İşte bir ayda demokrat olan Defterdarın öyküsü....

Haber Giriş : 13 Nisan 2005 08:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

aktifhaber/Kaşif Doğru

Demokrat Defterdar(!)

Sevgili okuyucumdan gelen ilginç bir bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Uzun zamandır Maliye Bakanlığı içerisinde yaşanan makam kapma kavgalarından bürokratların birbirlerinin arkasından çevirdiği Bizans entrikalarından basın aracılığı ile zaten gündemi yakından takip edenler bilgi sahibi idi.

Uluslararası Para Fonunun (IMF) vergi sisteminde var olan çok başlı denetim yapısını ortadan kaldırmayı hedefleyen ve denetimi tek elde toplayan bir sistemi öngören çalışması bu mücadelenin daha açık bir şekilde yapılması sonucunu doğurmuştur.

Öyle ki bu güne kadar devletin en saygın denetim organları olarak kabul edilen ve daha ilginci aynı bakanlık bünyesindeki bu birimlerin birbirlerini aşağılayan ifadeleri, gazetelerde boy boy ilan şeklinde yer almıştı.

Ve bu mücadelenin adı ?Gelir İdaresinin Yeniden Yapılandırılması? olarak kamuoyuna yansıdı. Aslında gerçek adının ?Makamların Yeniden Yapılandırması? olarak söylemek hiç de yanlış olmaz.

Ülkemizde her gün vatandaşın boynunda var olan vergi tasması dolaylı vergiler lehine yeni düzenlemelerle artırılırken bu çarpıklığı ortadan kaldırmakla görevli olan kişilerin enerji ve mesailerini kendi makam ve gelecekleri için kullanmaları gerçekten çok düşündürücü ve acıdır.

Bu mücadelenin daha çok Maliye Bakanlığı tepesinde yer alan iki denetim birimi arasında yaşandığı, diğer denetim birimlerinin ise bu mücadelede hiç bir etkisinin olmadığı herkesçe bilinen ve kabul edilen bir gerçektir.

Gelir İdaresinin yeniden yapılandırılması çalışmalarına açıktan ve büyük tepki daha çok maliyede örgütlenen memur sendikaları tarafından yapılan gösteri ve dağıtılan bildiriler ile verilmektedir.

Bu tepki ve gösterilere üst derece bürokrasinin bakışının nasıl olduğunu söylemeye bile gerek yoktur. Bu bakışı, Vekaleten Ankara Defterdarlığı görevinde bulunan Maliye Bakanlığının en üst denetim birimine aidiyet bağı bulunan Sayın Defterdar Vekilimizin ?GİZLİ? kaşeli 03.03.2005 tarih ve 3463 sayılı ve 04.03.2005 tarihli merkez birimlere gönderdiği yazıdan da görmek mümkündür.

Sayın Defterdar Vekili bu yazıda 4688 sayılı Kanunun 19. maddesinde Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununa göre Sendika ve Konfederasyonların Yetki ve Faaliyetlerini sıralamış, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun disiplin cezaları ile ilgili 125. maddesinin Devlet Memurluğundan Çıkarılmaya ilişkin (E) fıkrasının (a) bendinde ?ideolojik veya siyasi amaçlarla kurumların huzur sükun ve çalışma düzenini bozmak boykot işgal engelleme işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak? hükmünü hatırlatmış ve 04.03.2005 tarihinde sendikal faaliyetlerde bulunanlar hakkında 657 sayılı Kanunun 125/E-a bendi gereğince Devlet Memurluğundan Çıkarılma hükmünün uygulanması ile birlikte, aynı Kanunun 125/A-a-b bendleri gereği Uyarma, 125/ D-1 bendi uyarınca Kademe İlerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmaları ve Disiplin Amirlerince gerekli işlemlerin yapılarak sonucundan bilgi verilmesi istenmiştir.

?Makamların Yeniden Yapılandırılması? sonucu Gelir İdaresi Ankara Bölge Başkanlığı kesin gözüyle bakılan ve bu amaçla geleceğe yatırım yaptığı herkesçe bilinen ve daha sonraki yazılarımızda daha detaylı bahsedeceğimiz Sayın Vekil Defterdar, Kanun Tasarısının Meclis Alt Komisyonu ve Plan ve Bütçe Komisyonundan istediği şekilde çıkmaması üzerine 04.04.2005 tarihinde yukarıda tarih ve sayılarını verdiğimiz yazıları ilgi tutarak bağlı birimlere ?Memurların sendikal faaliyetlerinin kolaylaştırılması ve eylemlerine yardımcı olunması talimatını? vererek bir ay gibi kısa bir sürede nasıl ?DEMOKRAT? olunabileceğini herkese göstermekten iftihar ediyordur herhalde.

Hatta alınan duyumlara göre, hayal kırıklığına uğrayan bakanlık üst bürokrasisi memur eylemlerini el altından destekleyerek ?Gelir İdaresi Kanun Tasarısının? geri çekilmesini amaçlamaktadır.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber