Seçimin kaybedeni YSK

Kaynak : Zaman
Haber Giriş : 15 Haziran 2011 07:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Kurul'un, illere göre milletvekili dağılımında yaptığı yeni düzenleme, bundan sonra tek başına iktidar olmayı zorlaştırıyor. Adeta koalisyonları mecbur hale getiriyor. Öyle ki, AK Parti şu ana kadarki en yüksek oyunu almasına rağmen anayasa değişikliği yapabilmek için gerekli olan 330 rakamının altında kaldı. Yüzde 13 oy alan MHP 53 vekil çıkarabilirken, yüzde 6 oy oranına sahip bağımsızlar Meclis'e 36 temsilci gönderdi. Yüzde 26 oy alan CHP ise milletvekili sayısını artıran tek parti oldu. Anamuhalefet partisi geçtiğimiz dönemde 110 vekile sahipti.

YSK'nın milletvekili dağılımıyla ilgili düzenlemeyi seçimlerden 6 ay önce yapması da bir başka tartışma konusu. Çünkü aynı Kurul, Meclis'in referandum sürecini 60 güne indiren anayasa değişikliğini, 'üzerinden bir yıl geçmesi gerekir' diyerek yürürlüğe sokmamıştı. Demokratik katılımın önünü açması gereken YSK, yurtdışındaki vatandaşların elçiliklerde oy kullanmasına da izin vermedi. Ayrıca bağımsız milletvekili adaylarını veto ederek ülkede iki gün kaos yaşanmasına yol açtı. Daha sonra gelen tepkiler ve yerel mahkemelerin müdahalesiyle hatasını düzeltti.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), her seçimde olduğu gibi 12 Haziran genel seçimleri öncesinde de tartışmalı kararlara imza attı. Öyle ki, benzer durumlarda farklı kararlar vererek kendisiyle çelişkiye düştü. Kurul, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden geçen ve referandum süresini 60 güne indiren düzenleme için "kanunun yürürlüğe girdiği tarih üzerinden bir yıl geçmesi gerektiğini" belirterek uygulamadı. Ancak aynı Kurul, adrese dayalı nüfusa göre milletvekili sayısını yeniden belirleyen düzenlemeyi seçimlere altı ay kala gerçekleştirdi ve referandum kararının aksine bir yıl beklemeden uygulamaya koydu. Bu düzenleme yüzünden AK Parti, yüzde 50 oy almasına rağmen anayasa değişikliğini gerçekleştirecek eşik olan 330 sayısına ulaşamadı. Yine gurbetçilerin yurtdışındaki konsolosluklarda kurulacak sandıklarda oy kullanmasına 'yeterli zaman yok' gerekçesiyle geçit vermedi. Bunun sonucunda 12 Haziran'da 2,5 milyon gurbetçi seçmenden sadece 122 bini gümrüklerde oyunu kullanabildi. Kurulun, seçim öncesinde çoğu BDP'li 12 bağımsız milletvekilinin adaylıklarını iptal etmesi ise sokakları karıştırdı. İki gün boyunca başta Güneydoğu olmak üzere tüm Türkiye'yi diken üstünde tutan kararı, yerel mahkemeler düzeltti. Bu örneklere dikkat çeken hukukçular, YSK'nın, ideolojik kararları ile seçimin kaderini etkilediğini belirtiyor. Bu yüzden demokrasiye hizmet edecek hale getirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Prof. Dr. Yusuf Şevki Hakyemez (Anayasa hukukçusu):

Kurul'un kararlarına yargı yolu açılmalı

Kurul, Yargıtay ve Danıştay üyelerinden oluşuyor ve kararlarda üyelerin hukuk algısı büyük rol oynuyor. YSK'da mevcut üyelere ek olarak Parlamento'da grubu bulunan siyasî partilerden temsilci ve belli sayıda kamu hukukçusu akademisyenin de bulunması faydalı olacaktır. Kurul'un kararlarına ilişkin itiraz ve yargı yolunun mutlaka benimsenmesi gerekiyor. YSK'nın belki de en fazla eleştirilebilecek kararlarından birisinin yurtdışında yaşayan seçmenlerin daha aktif oy kullanabilmelerini engelleyen tutumudur. Yurtdışında yaşayan vatandaşların oy vermemesi için adeta elinden geleni yapmıştır.

Doç. Dr. Yusuf Tekin (Siyaset bilimci):

YSK'daki sıkıntının temel kaynağı halktan kopuk olmak

12 Eylül referandumu öncesinde HSYK ve yüksek yargı hakkında yapılan tüm eleştiriler bugün YSK için yapılabilir. Bu kurumdaki sıkıntının temel kaynağı halktan kopuk olmalarıdır. YSK, son zamanlarda aldığı kararlarla vesayetçi zihniyeti devam ettiriyor. Halkın seçimlere geniş katılımını sağlamak yerine aksine daraltıyor. Referandumla ilgili süreci kısaltan değişikliği seçim kanunlarında yapılan bir değişiklik olarak gördü ve bu düzenlemenin bir yıl içerisinde yapılacak seçimlerde uygulanamayacağına hükmetti.

Daha önce verdiği bu hükme rağmen 12 Haziran seçimlerinde verdiği kararlarla ters düştü. 6 Mart 2010 tarihli ve 170 sayılı karar ile bizzat kendisinin yaptığı illere göre milletvekili dağılımı düzenlemesi varken, 26 Şubat 2011 tarihinde yeni bir karar vererek illere göre milletvekili dağılımını yeniden düzenledi. Böylece verdiği kararları tartışmalı hale getirdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber