Başbakan Yardımcısı Bozdağ: Savcı, İlker Başbuğ için terör örgütü yöneticisi dememeliydi

Kaynak : Türkiye
Haber Giriş : 15 Ocak 2012 08:35, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

?Bir ülkenin genelkurmay başkanlığını yapmış birisinin yargılanması sırasında savcı biraz daha özen göstermeliydi. ?Terör örgütü kurmak ve yönetmek' dememeliydi. TCK'nın 312'nci maddesine istinaden yargılama yapılıyor deseydi daha özenli olurdu? ifadelerini kullandı.

Yücel KAYAOĞLU

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, bir grup gazeteci ile yaptığı özel yetkili mahkemelerle ilgili gündeme getirilen rahatsızlıkları ve Genelkurmay eski Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un tutuklanmasını değerlendirdi. Özel yetkili mahkemelerin DGM'lerin yerine getirildiğini hatırlatan Bozdağ, ?Pek çok ülkede örgütlü suçlarla ilgili yargılama usullerine baktığımızda benzer uygulamalar var. Özel yetkili mahkemeler kaldırılırsa polis-asker terör ve örgütlü suçlarla mücadele edemez hale gelir. Bence özel yetkili mahkemeler kalmalı? dedi. Bir ülkenin genelkurmay başkanlığını yapmış birisinin yargılanması sırasında savcı biraz daha özen göstermesinin beklendiğini kaydeden Bozdağ, Başbuğ'un tutuklanmasını şöyle değerlendirdi: ?Başbuğ'la ilgili ?Terör örgütü kurmak ve yönetmek' demeye mecbur muydu? Bunu dememeliydi. ?TCK'nın 312'inci maddesine istinaden yargılama yapılıyor' deseydi daha özenli olurdu. Tutuklanması konusu yasanın değil, uygulamanın sorunu. Hiçbir yasada ?tutuklanmalıdır' diye bir hüküm yoktur. Her halde mahkemenin takdirine bırakılıyor. Ben bir siyasetçi olarak tutuklamanın bir istisna olması gerektiğini söylüyorum. Tutuklama bir tedbirdir. İstisnai olarak bu yola başvurulmalıdır. Mesela 301'inci madde bizim dışımızdaki bazı ülkelerde daha ağırdır. Fransa, Belçika ve İspanya gibi, biz tüm örnekleri inceledik. Bu ülkelerde daha ağır olmasına rağmen yargılanan insan sayısını iki elin parmaklarını geçmez. Ama bizdeki daha hafif olmasına rağmen yargılanan insan sayısı daha fazla. Tutuklama müessesinin istisna olmaktan çıkması, davalarda gerekli hassasiyetin gösterilmemesi durumunda, o davalara ilişkin bakışı da olumsuz etkiler. Kıymeti konusunda kafalarda bir azalma duygusu oluşur. O nedenle yargılama usullerinin doğru işlemesi lazım?

YÜCE DİVAN TARTIŞMASI

Başbuğ'un yargılamasının Yüce Divan'da yapılması gerektiğine yönelik tartışmaları da değerlendiren Bozdağ, ?Mahkeme yapılan işin hizmet ve görev suçu olup olmadığına karar verecek. Eğer görev suçu sayarsa görevsizlik kararı verir. Yani Yüce Divan'da yargılanıp yargılanmayacağına yine o mahkeme karar verecek? dedi. Genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanlarının görev suçları sebebiyle Yüce Divan'da yargılanmasına ilişkin Anayasa değişikliğinin yapılmasına rağmen uyum yasası henüz çıkmadığını hatırlatan Bozdağ, ?Fakat bu durum nasıl yargılanacağına ilişkin bir probleme sebep olmaz. Eskiden Yüce Divan nasıl yargılama yapıyorsa bugün de öyle yapar. Yani Başbakanlar, bakanlar Yüce Divan'da nasıl yargılanıyorsa bunlar da öyle yargılanır. Uyum yasası olmasa da yargılama olur. Eğer mahkeme yüce divan kararı verir ve yargılama oraya alınırsa, ikinci aşamada Yüce Divan davaları birleştirme kararı verebilir. Bu da Yüce Divan'ın takdirindedir? görüşünü dile getirdi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber