Meclis Uludere'yi incelemeye başlıyor
TBMM Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Şırnak'ın Uludere ilçesinde meydana gelen ve 34 vatandaşın hayatını kaybettiği olayla ilgili olarak bölgede incelemelerde bulunacak.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün'ün başkanlığında bölgeye gidecek olan komisyon üyeleri, olayda hayatını kaybedenlerin aileleriyle görüşecek. Komisyon üyeleri daha sonra bölgede görevli kamu personeliyle bir araya gelerek, olay hakkında bilgi alacak.
Komisyon Başkanı Üstün, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Uludere'de 34 vatandaşın hayatını kaybettiği olayın Türkiye'de büyük üzüntüyle karşılandığını söyledi. Olayın ardından ilgili kurumların soruşturma başlattığını hatırlatan Üstün, ''Bu soruşturmalar sürüyor. Tüm kurumlarımız dört koldan bu konuyu aydınlatmak için çalışıyor. Ancak bütün bu soruşturmaların yanında olayın büyüklüğü, vahameti ve 34 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi TBMM'nin de bu olayda inisiyatif almasını gerektirdi'' dedi.
Üstün, olayla ilgili olarak bir alt komisyon kurduklarını ve komisyonun kararı doğrultusunda bölgeye gideceklerini ifade etti.
Hava şartlarının müsait olması halinde 2-3 Şubat tarihlerinde bölgede inceleme yapacaklarını aktaran Üstün, ''Öncelikle vatandaşlarımızla görüşerek taziyelerimizi ileteceğiz. Daha sonra bölgede yaşayan vatandaşlarımızla tek tek görüşeceğiz. Olayı ilk ağızlardan dinleyeceğiz. Bu şekilde acılı vatandaşlarımızın yaralarına ortak olacağız. Ardından bölgede görevli kamu personeliyle toplantı yapılacak. Onları hem makamlarında ziyaret edeceğiz hem de ifadelerine başvuracağız ve görüşlerini alacağız'' diye konuştu.
Üstün, olaya ilişkin olarak herkesin bilgisine başvurulmasını gerektiğini vurgulayarak, ilk incelemenin tamamlanmasının ardından diğer aşamalarda yapılması gerekenlere karar vereceklerini anlattı.
-''Bu olayın aydınlatılması çok önemli''-
Bu tür olayların üstüne gidilmesinin herkesin yararına olacağına işaret eden Üstün, incelemelerin ardından gerekenlerin yapılacağına vurgu yaptı.
Üstün, olayla ilgili olarak her şeyin ortaya çıkarılacağını dile getirerek, ''Türkiye artık eski Türkiye değil. Hiçbir şey karanlıkta kalmasın istiyoruz. Vatandaşlarımızın akıllarında hiçbir soru işareti kalmamalıdır. Burada bir hata varsa eğer ortaya çıkarılmalıdır. Burada başka bir şey varsa o da ortaya çıksın ki bir daha böyle acılar yaşanmasın Türkiye'de. Bu çalışmayı bu tür olayların son bulması için yapıyoruz yani. Ama bunun aydınlatılması çok önemlidir'' diye konuştu.
Olayın ardından bölge insanının yaralarını sarmak amacıyla çeşitli adımlar atıldığını hatırlatan Üstün, bu adımların çok önemli olduğunu ifade etti.
Üstün, bölgedeki yaşam kalitesinin yükseltilmesi amacıyla çalışmalar yapıldığını belirterek, hükümetin söz konusu bölgelerde gümrük noktaları oluşturmak için hareket geçtiğini dile getirdi.
Olayda hayatını kaybedenlerin yakınlarına verilen tazminatın makul bir tutarda olduğuna dikkat çeken Üstün, bunun büyük devletin göstergesi olduğunu söyledi.
-Diyarbakır'daki kazılar-
Üstün, Diyarbakır İçkale'de yapılan kazılarda bulunan kemik parçalarıyla ilgili olarak da Türkiye'de önceki yıllarda karanlık bir dönem yaşandığını aktardı.
2002'den önce Türkiye'de bazı faili meçhul cinayetler işlendiğini savunan Üstün, ''Bunun bir kısmını devlet kimliğini taşıdığını söyleyen kişiler, bir kısmını da terör örgütü gerçekleştirdi. Artık bunu herkes biliyor. Biz komisyonumuzda Kemal Burkay'ı da dinledik. O, bunları tek tek anlattı. Sadece Türkiye'de değil Avrupa'da kaç tane arkadaşının PKK tarafından katledildiğini anlattı bize'' dedi.
Terör örgütünün yanı sıra kendini devlet adamı olarak tanıtan bazı kişilerin de hukuk dışı işler yaptığını aktaran Üstün, şöyle devam etti:
''Bölge biraz şehir içinde. Eskiden cezaevi olarak daha sonra da JİTEM tarafından kullanılmış bir yer burası. Tabii teknik artık çok gelişti. Bu insanların ne zaman öldüğü artık ortaya çıkabilir. Cezaevi olduğu zaman mı bu insanlar ölmüş yoksa JİTEM tarafından mı olmuş ortaya çıkacaktır.''
Üstün, yaşanan bu olayların birer insan hakkı ihlali olduğunu vurgulayarak, bu doğrultuda yargıya güvendiklerini söyledi.
Savcılık tarafından başlatılan sürecin işlendiğini kaydeden Üstün, ''Tabii insan haklarını kim ihlal ederse etsin buna karşı sıfır tolerans gösteririz. İster devlet yetkisini kullandığını iddia eden kişi olsun isterse örgüt olsun buna karşı toleransımız yok. Şu anda yürüyen bir süreç var. Aslında süreç işlerken buna müdahil olmayı pek arzu etmiyoruz. Sistem tıkanırsa ya da aksama olursa o zaman biz müdahale ediyoruz. Ama şu anda bu olayların üzerine gidiliyor'' diye konuştu.
Üstün, olayı inceleyen yargı mensuplarına herkesin destek verdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Buradaki işleri aydınlatma yetkisi yargıdadır. Savcılar şu anda tam yetkili olarak donatılmış ve destek sahibidir. Bugün yargının arkasında herkesin desteği var. Dolayısıyla yargının bu konuyu ortayla çıkarması lazımdır. Önceki yıllarda bu destek yoktu. Aksine olağan üstü hal ilan edilerek kısıtlanmıştı. Biz yargıya cesaret vermeye devam ediyoruz. Bu destek sayesinde birçok dosya raftan aşağı indi. Bu olayda hükümetin de yasamanın da milletin de yargıya desteği tamdır.''