Uzmanlardan sinüzit uyarısı

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 09 Şubat 2012 14:06, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Özel Diyarbakır Veni Vidi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Yekta Helbest Akgül, sinüzitin tedavisinde geç kalınması durumunda, göz iltihabı, menenjit, beyin apsesi gibi ciddi hastalıkların görülebileceğini söyledi.

Özel Diyarbakır Veni Vidi Hastanesi KBB Uzmanı Dr. Yekta Helbest Akgül, "Burun etrafında içi hava dolu olan kemik boşluklarının iltihaplanması" olarak tanımladığı sinüzitle ilgili önemli bilgiler verdi. Sinüzitin iltihabın süresine göre üçe ayrıldığını belirten Akgül, "Akut sinüzitler bir ile otuz gün süresince devam eden hastalıklardır. Eğer hastalık otuz gün ile iki ay devam ederse subakut, üç aydan uzun sürerse kronik sinüzit olarak adlandırılır. Akut ve subakut sinüzit genellikle ilaçla kolaylıkla

tedavi edilebilirken, kronik sinüzitte bazen ilaç tedavisi yetersiz kalabilir ve ameliyat gerekebilir" dedi.

Sinüzit hastalığının başlangıcında sinüslerde ve burunda şeffaf akıcı bir akıntı olduğunu kaydeden Akgül, iltihap nedeniyle sinüs kanallarında ödem gelişip tıkandığında sinüs içerisinde koyu kıvamlı ve sarı yeşil renkli iltihap biriktiğini söyledi. Erken dönemde sinüs kanalları açılmazsa uzun süreli hastalık ortaya çıktığını belirten Akgül, Akut sinüzitin oluşumunu anlattı. Akgül, "Akut sinüzitlerde hastanın en sık şikayeti yüz bölgesinde ağrıdır. Ağrı bazen burun kökünde, göz çevresinde veya gözlerin

arkasındadır. Şakaklarda ağrı olabilir ve bazen de dişlere vuran ağrı olur. Bunun yanında halsizlik, ateş, öksürük gibi genel şikayetlerle beraber burun tıkanıklığı, burun ve geniz akıntısı görülür. Akut sinüzit sıklıkla nezle-grip türü bir üst solunum yolu hastalığı sonrası ortaya çıkar. Akut sinüzitin uygun bir şekilde tedavi edilmemesi, burun içerisinde kemik eğriliği, burun etlerinin büyük veya anormal olması ya da sinüs kanallarının doğuştan tıkalı olması sinüzitin kronikleşmesine neden olur"

ifadelerini kullandı.

"ALERJİLİ HASTALARDA SİNÜZİT DAHA ÇABUK GELİŞİR"

Sık sık hapşırma, beyaz renkli burun akıntısı, burunda kaşıntı, damakta kaşıntı, gözlerde kızarıklık şikayetleri olan hastalarda alerji olduğunu belirten Akgül, alerjisi olan hastalarda sinüzitin çok daha sık ve kolay geliştiğine dikkat çekti. Kronik sinüzitte burun akıntısı, geniz akıntısı ve burun tıkanıklığı daha ön planda olduğunu dile getiren Akgül, "Tüm şikayetler akut sinüzite karşı daha hafiftir. Sinüs kökenli baş ağrıları çoğunlukla sabahları kalkıldığında olan, öne eğilme ve ıkınma ile ortaya

çıkan basınç şeklinde ağrılardır. Diş ağrıları ise tipik olarak akşamları, sancı şeklinde gelirler" dedi.

Akgül, akut sinüzitlerde teşhis kolaylıkla muayene ile konulabilirken, kronik sinüzitin tanısında ve sebebinin belirlenmesinde bilgisayarlı tomografinin gerektiğini söyledi. Akut ve kronik sinüzitin yetersiz tedavi edilmesi veya hiç tedavi edilmemesi durumunda seyrek olarak komplikasyonların geliştiğini ifade eden Akgül, "Bunlar gözlerin ani şişmesi ile ortaya çıkan gözlere iltihabın yayılması, beyin zarı iltihabı olan menenjit, beyin absesi, beyin damarlarının iltihabıdır. Bunların yanında yüz cildinde

ve cilt altında iltihap, yüz kemiklerinde iltihap, gözyaşı kanalında iltihap dayine seyrek olarak görülebilir. Sinüzitler geniz akıntısına neden olduklarından bu yolla bazen nefes borusunda iltihap ve bazen de bronşite neden olurlar. Bazen de üst dişlerin köklerine iltihap yayılabilir" diye konuştu.

"İLAÇ TEDAVİSİ İLE SİNÜZİTİN TEDAVİ ŞANSI OLDUKÇA YÜKSEK"

Sinüzit ilaçla tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu belirten Akgül, "Erkenden başlayan uygun ilaç tedavisi ile sinüzitin tedavi şansı oldukça yüksektir. Herhangi bir yere yayılmamış sinüzit tedavisinda ilaç kullanımı genellikle on gündür, çocuklarda bazen bu süre üç aya kadar devam edebilir. Kronik sinüziti olan çocuklarda geniz eti var ise enfeksiyon kaynağı olarak geniz eti düşünülür ve ilaç tedavisine cevap alınamadığı durumlarda geniz eti alınır. Erişkin hastalarda ise burunda mevcut kemik

eğrilikleri düzeltilir, burun etlerindeki hastalıklar ortadan kaldırılır ve sinüs kanalları açılır. Tüm bunlara yönelik ameliyatlar lokal anestezi ile kolaylıkla yapılabilen ve ameliyat sonrası iyileşmenin çok hızlı olduğu ameliyatlardır" şeklinde konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber