Okul müdürlerinden Sayın Bakana açık mektup!

Bakan Ömer DİNÇER'e bir okul müdüründen mektup var. Biz de bu mektubu kamuoyuyla paylaşıyoruz.

Sayın Ömer DİNÇER'e Mektup

Sayın bakanım göreve geldiğiniz günden bugüne kadar yaptığınız icraatlarda kararlılığınızın varlığını görmekteyiz.

Bu kararlılık hukuki yada vicdani olsun olmasın sürmektedir. Bulunduğunuz makamın öneminin farkında olduğunuzun farkındayız. Fakat teşkilata hakim olmadığınızı size yön verenlerin de yanlış yönlendirdiklerini düşünüyorum.

Devlet adabım gereği size saygısızlık yapmak gibi bir amacım olmadığını bilmenizi isterim.

Koltuklar gelip geçicidir baki olan devletimizin bekasıdır.

Sayın bakanım bir okul yöneticisiyim ve yıllardır bu işi yapıyorum. Her defasında yetkililerimiz tarafından açıklama yapılır, kayıtta bağış almayın, alan yanar denilir. Bu yıl da aynı tarzda bir genelge yayımlandı ve bu genelge doğrultusunda nice soruşturmalar açıldı. Soruşturmanın konusu neden bağış alındığı değil neden bakanın emrine uyulmadığı şeklinde oldu.

Tamam haklısınız emre uyulmamıştır. Bu emre uymayanlar suçlu iseler bu emrin neden uyulmadığını sorgulamamak suç değil midir?

Genelgenin akabinde okulları eğitim öğretime hazırlayın talimatları gelmiştir. Okulu eğitim öğretime hazırlamak;

Okulun tebeşirini almak,

Kırığı döküğü onarmak,

Temizlik yapmak,

?

ise bunlar parasız yapılabilir mi sayın bakanım? Ayrıca her yıl zorunlu olarak okulları sigorta yaptırıyoruz. Yaptırmazsak hırsızlık olduğunda müfettişin ilk sorusu sigortanız var mı? Oluyor. Yine yangın tüplerini doldurtuyoruz, bilgisayarları onarıyoruz, temizlik yapıyoruz, yani eğitim öğretim sağlıklı yürüsün diye kırk takla atıyoruz sayın bakanım?

Siz çıkıp da "bağış alınmayacak" dediğinizde vatandaş başlıyor sormaya bedava kitap veren devlet hizmetli vermiyor mu? Ödenek vermiyor mu? Diye. Cevap hayır olunca kafasında kuruyor ve bakanda böyle dediğine göre müdür parayı cebine mi indiriyor diye düşünüyor? Vatandaş haklı koca bakana mı inanacak yoksa onun atadığı müdüre mi?

Sayın bakanım emin olun ki okullarımızda var olan donanımların tamamı geçmişten günümüze kadar Koruma Dernekleri yada Okul Aile Birlikleri yani veliler tarafından gerçekleştirilmiştir.

Sayın bakanım siz eğer Okul Aile Birliklerine bağış yapılmadan okullarımız dönebilir. Her tür ihtiyacını karşılayabilir diyebiliyorsanız bunu üstüne basa basa lütfen açıklayın.

Eğer Okul Aile Birliklerine yapılan bağışlar olmadan okullarımızda hijyenik ortamda, sağlıklı ve güvenli eğitim yapılması mümkün değildir diye düşünüyorsanız lütfen bunu açıklayın.

Okul müdürleri para toplamaya heves değillerdir sayın bakanım. Okul müdürleri okulun düzeni sağlamaya hevestirler.

Ayrıca göreve geldiğiniz günden itibaren okullarımıza (temizlik, kırtasiye, fotokopi, bilgisayar onarım ve alımları? ) için ne kadar ödenek gönderdiğinizi bir açıklayın ki kamuoyu bilgilensin.

Bine yakın öğrencisi bulunan bir lisenin müdürüyüm ve bize hiç ödenek gelmediğini hatırlatmak isterim sayın bakanım. Peki istedim mi, evet istedim. İlçeme yazdım ihtiyacımı ve Aile Birliği bu işin altından kalkamayacak, ödeneğe ihtiyacım var dedim aylar öncesinden. Ne cevap geldi diye sorarsanız söyleyeyim. Cevap dahi gelmedi aylardır.

Ödenek gelmedi de okul nasıl dönüyor diye aklınıza takılırsa onu da söyleyeyim.

Kayıt döneminde 250 öğrenci kaydedildi öğrencinin kaydı yapıldıktan sonra Aile Birliği velilere okulun ihtiyaçlarını anlattı. Veliye banka hesap numarası verildi ve veliler bağışta bulundular ne kadar mı 250 öğrencinin yaptığı toplam bağış tutarı 18binTL civarında.

Her ay rutin olarak 4-5bin TL harcamamız olduğunu (4 Personel ve diğer harcamalar için) düşündüğümüzde bu paranın da bittiğini anlamak mümkün olacaktır. Buna kısıtlı kantin kira geliri de eklenerek bugüne kadar gelinmiş.

Veli para verdi de ne oldu söyleyeyim mi?

Emrinizle müfettişler geldi. Velilerle görüştü. Müdür rencide edildi. Velinin kafasında acaba bir şey mi var, paralarımız heba mı oldu soru işaretleri bırakıldı ve soruşturma sonucunda okul müdürü ile hiç görüşmedikleri, kayıt şartına bağlı olarak bağış alınmadığı fakat okul aile birliğinin kendilerini bankaya yönlendirdiği ortaya çıktı.

Müfettişler de genelgeye uyulmasında ve velinin bankaya gitmesinde gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle soruşturulması uygun görüldü.

Şikayetçi yok. Zorla alan yok. Vermezsen kayıt yapmayız da yok. Müdür hiç işe karışmamış fakat soruşturmayı geçiren müdür. Bak bakanın işine?

Önemli değil ceza da takdir edilecek yakında fakat size sorarım.

O dönemde banka hesabında yada Aile Birliği hesabında hareket olmayan neredeyse yok.

Bunlar içerisinde yüz binler alan da var.

Benimle beraber savunması alınan müdürümüzün okulunda ifadesi alınan bir velinin ifadesi Aile Birliği benden zorla para aldı şeklinde olmuş. Alınan paraya baktığımızda 20,00TL okulun kayıt aldığı öğrenci sayısı 200 civarında. Toplanan bağış ne kadar diye sorarsanız söyleyeyim 1500TL evet binbeşyüz TL toplam bağış tutarı.

Şimdi soralım: Herkesin hesabında hareket varsa yani kayıt döneminde okula kayıt olan velilerden her okul az yada çok bağış almışsa neden bazılarına soruşturma açıldı?

Genelge gereğine uymamaktan dolayı açılan soruşturmaların tamamına açılması gerekmez miydi?

Peki sayın bakanımızın da söylediği gibi kayıt karşılığı fahiş taleplerde bulunanlar var cümlesinin karşılığını bulduğu okullarla ilgili soruşturma açıldı mı? Ben söyleyeyim hayır. Yani müdür bir şekilde ikna edip parayı okul aile birliğine yönlendirmediyse yani kayda girmediyse bu kişiye soruşturma açmak ancak ve ancak şikayetle mümkün. Aksi halde mümkün değil.

Fakat Okul Aile Birliği tarafından istenip okulun hesabına yatırılan paralara şikayet dahi olmaksızın soruşturma açılabiliyor.

Bu adalet midir?

Bir soru daha:

Okula bağış alınmaması emredildiği halde okulun ihtiyaçları için İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne yazı yazan okul müdürüne neden cevap dahi verilmedi?

Veliden alınmayacaksa, bakanlık da vermeyecekse nasıl dönecek bu okullar?

Son soru:

Sayın bakanım artık yeter bizim üzerimizden siyaset yapılacağına, siyasetin bizim üzerimizdeki yükü kaldırması için mücadele etseniz ve okullarda ne ad altında olursa olsun (Kızılay, deprem yardımı? dahil) para toplanmasını yasaklasanız ve bu okulların ihtiyaçlarının bakanlıkça karşılanmasını sağlasanız daha iyi olmaz mı?

Allah aşkına bizi zan altında bırakmaktan vazgeçilsin ve gerçekler vatandaşa dosdoğru anlatılsın?

Ya gerçekten okulların ihtiyaçları bakanlıkça karşılansın yada biz Aile Birliklerine muhtacıs gerçeği açıklansın.

Saygılarımla?