Bakan Dinçer'den 'Arapça dersi' açıklaması

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Arapça dersinin öğretim programına kabul edilmesinin; Türkçe, fen ve teknoloji derslerinin ders saatleriyle ilgisinin bulunmadığını bildirdi.

CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger'in soru önergesini yanıtlayan Dinçer, tüm yabancı dil öğretim programlarının hem seçmeli hem de zorunlu ders olarak okutulabildiğini belirtti.

Dinçer, ''Yabancı dil olarak Arapça dersi öğretim programının kabul edilmesi çizelgeye yeni bir dersin eklenmesi şeklinde olmayıp, mevcut yabancı dil çeşitliliğinin arttırılması ve öğrencilere alternatif sunma şeklindedir. Türkçe, fen ve teknoloji derslerinin ders saatleriyle ilgisi bulunmamaktadır'' dedi.

2004 yılından sonra fen ve teknoloji ile Türkçe öğretim programlarının da içinde olduğu tüm ilköğretim programlarının güncellendiğini hatırlatan Dinçer, şunları kaydetti:

''Yabancı dil olarak Arapça öğretiminde çağdaş bir yaklaşım olan 'Avrupa Ortak Başvuru Metni ve iletişimsel yaklaşım temel alınmıştır.

İlköğretim Arapça yabancı dil dersi öğretim programı; küreselleşen dünyada yabancı dil öğretimi, bireylerin iletişim kurmaları, gereksinimlerini karşılayabilmeleri, farklı kültürleri tanımaları, sosyal ve kültürel yönden kendilerini geliştirerek öğrenmeyi öğrenmeleri, sürekli ilerlemeyi sağlamaları, kendi değerlerini fark edebilmeleri, farklı olana karşı hoşgörü gösterebilmeleri ve öğrendiklerini hayata aktarabilmeleri gibi amaçları içermektedir.

Günümüzde bilim ve teknolojide meydana gelen yenilikler ile ekonomik gelişmeler, uluslararası ilişkileri hızlandırmış, yabancı dil bilen yetişmiş insan gücü potansiyelinin önemini artırmıştır. Bu bağlamda örgün eğitim kurumlarımızda, 'Yabancı Dil Eğitimi ve Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun' kapsamında; İngilizce, Fransızca, Almanca, Japonca, İtalyanca, İspanyolca, Rusça, Çince ve Arapça dillerinin eğitim ve öğretimi yapılmaktadır. Ayrıca yaygın eğitim kurumlarımızda bu 9 dilin yanında Hollandaca, İbranice ve Yunanca'nın da eğitim öğretimi yapılmaktadır. Bu diller ikili ve uluslararası siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerimizin üst seviyede olduğu ülkelerin dilleridir.''

Dinçer, örgün eğitim kurumlarında Arapça eğitim-öğretim yapılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının, belirtilen gerekçeler ve bu dilin öğretimine duyulan talepler göz önünde bulundurularak alındığını bildirdi.

-9 dil arasında-

Arapça'nın; siyasi, ekonomik ve kültürel ilişkilerin çok yoğun bulunduğu ülkelerin dili olduğunu ifade eden Dinçer, ''Bu nedenle söz konusu yabancı dil, ülkemiz örgün eğitim kurumlarında eğitim öğretimi yapılan dokuz dil arasında yer almaktadır'' dedi.

Dinçer, Arapça alanı öğretmenliğine Arapça öğretmenliği mezunları ile pedagojik formasyon programını tamamlayan Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunlarının başvuru haklarının bulunduğunu, KPSS'de alınan puan üstünlüğü sırasına göre atandıklarını bildirdi.

Bakanlığa bağlı resmi eğitim kurumlarında Arapça alanında 11 öğretmene ihtiyaç olduğunu dile getiren Dinçer, şunları kaydetti:

''632 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile toplam 62 bin 90 sözleşmeli öğretmenin kendi kurumunda kadrolu öğretmenliğe atamaları gerçekleştirilmiş olup sözleşmeli öğretmen istihdamına son verilmiştir. Bu nedenle bu bölümlerden mezun olanlar Arapça derslerinin okutulduğu eğitim kurumlarındaki Arapça öğretmeni ihtiyacı çerçevesinde sadece kadrolu öğretmenliğe başvuruda bulunabileceklerdir.

2010 ve 2011 KPSS'ye katılmış 364'ü Arapça alanında olmak üzere toplam 247 bin 543 potansiyel öğretmen adayı bulunmaktadır.

İngilizce, Fransızca, Rusça gibi diller yanında yabancı dil olarak Arapça dersinin de örgün eğitim kurumlarında okutulması, Bakanlar Kurulunun 8 Nisan 2010 tarihinde aldığı kararın bir gereğidir.

Birleşmiş Milletler tarafından kullanılan 6 resmi dil içerisinde olan Arapça, Bakanlar Kurulu Kararı ile en son kabul edilen yabancı dil öğretim programıdır. Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen 9 yabancı dilin öğretim programlarından bir kısmı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nca kabul edilmiş bir kısmının ise inceleme ve değerlendirme süreci devam etmektedir.''