Kamu-Sen'den 'Etik Sözleşmesine' tepki
Türkiye Kamu-Sen Bursa İl Temsilcisi Ramazan Karakoç, Cumhurbaşkanı, TBMM üyeleri,
Bakanlar Kurulu üyeleri, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları, üniversiteler ve
yargı mensuplarından istenmeyen "etik sözleşmesi"nin diğer memurlara
dayatılmasının doğru olmadığını söyledi.
Sendika binasında düzenlenen toplantıda, 13 Mart 2005 tarihinde Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürürlüğe giren "Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri ile
Başvuru Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik" hükümlerine göre, bütün memurlara
etik sözleşmesi imzalattırılmak istendiğini belirten Karakoç, 657 sayılı Devlet
Memurları Kanunu'nda, memura imzalattırılmaya çalışılan sözde sözleşmede yer
alan taahhütlerin tamamı ve yapılmaması halinde verilecek cezaları belirleyen
hükümlerin zaten mevcut olduğunu hatırlattı.
Sanki şimdiye kadar memurun veya herhangi bir kamu görevlisinin rüşvet veya
hediye almasına müsaade eden bir boşluk varmış gibi bir intiba uyandığını ifade
eden Karakoç, "Siyasi iktidar, gizli emellerini masum ve kamuoyunun hoşuna
gidecek isimlerde saklamaktadır. Siyasi irade, önce kendi üzerindeki kamburu
atmalıdır. Dokunulmazlık kaldırılmalı, sözü geçen etik sözleşmesini bütün siyasiler
imzalamalıdır. Başbakan, bakanlar, milletvekilleri, belediye başkanları, encümen
üyeleri bu sözleşmeyi imzalamalıdır. Ayrıca, yeni işe giren sözleşmeli kapsamdaki
personele de bu sözleşme imzalattırılmalıdır. Rüşveti memur almıyor. Ama kurumlara
aldırtıyorlar. Kim mi? Hükümet. Nasıl mı? Devlet dairelerinin hemen hemen tamamı,
kırtasiyeden onarıma, yedek parçadan inşaata kadar birçok alanda vatandaşın
cebine kurum nüfuzunu kullanarak el atmaktadır. Bunun adı da 'ödenek yok' olmaktadır"
dedi.
Bir yerde sözleşme varsa, şartlarının da olduğunu kaydeden Karakoç, "Şartları varsa, uyulmaması halinde cezası vardır. Bu sözüm ona sözleşme, bir niyet ve temenni gibi ciddiyetsiz, ama memurun huzurunu kaçıran yapıdadır. Memur, imzasının nasıl ve nerede ne maksatla istismar edileceğini bilmemekte ve endişe etmektedir. Bu gerekçelerden hareketle hükümet bu yanlış uygulamadan derhal vazgeçerek, yanlış anlamaların ve kurumlardaki huzursuzluk ve endişenin ortadan kalmasını sağlamalıdır. Hükümet yetkililerinin şunu iyi bilmesini istiyoruz. Memurlarla ikinci kez nikah tazeleyerek olayların dışında kalamaz ve kendinizi kurtaramazsınız. Biz, Türkiye Kamu-Sen'e bağlı sendikaların yöneticileri olarak, gayri ahlaki olan bu sözleşmeyi imzalamayacağız. Ancak, ilimizin seçilmişleriyle birlikte kamuoyu önünde imzalamayı taahhüt ediyoruz" şeklinde konuştu.