İşte MEB'in hali...

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 03 Temmuz 2012 10:18, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Her kafadan bir ses. Sayın bakan dizginleri elinde tutmak istiyor. Kimse inisiyatif kullanamıyor.Kullandıkları inisiyatifler de ellerinde patlıyor. Sayın bakan da teşkilatı tanımadığından, bakanlıkta teşkilatı tanıyanlar Beşevler kampına gönderildiğinden her şey arapsaçı.

Haftalık ders çizelgeleri yayımlanmadan Norm Kadro yapıldı. Uyarılarımız sonucunda geri adım atıldı. Liseler de değişmeyecek mi? Ortaokul öğrencisi 36 saat ders yapacakken Lise öğrencileri 30'la mı devam edilecek onların ders çizelgeleri değişmeyecek mi ? diye soruldu.

Sayın bakan 29 Haziran 2012 Cuma günü Anadolu Ajansına verdiği röportajda; ''Liselerin haftalık ders çizelgesinde bir değişiklik yapılacak mı?'' sorusuna karşılık Bakan Dinçer, bu sene liseyle ilgili bir değişiklik yapılmayacağını, geçen seneki uygulamaların geçerli olacağını bildirdi. Okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması için her yıl düzenlenen yaz eğitim programlarına da ilişkin bilgi aktaran Bakan Dinçer, yaz döneminde okul öncesi eğitim için program yapılmasının çalışan velilere kolaylık sağlamak ve çocukların okula alışmalarını sağlamak için düzenlendiğini belirtti. İhtiyaç duyulan yerlerde, talebin olmasıyla yaz eğitim programlarının açıldığını belirten Bakan Dinçer, bunun gerekçesinin okula bir hazırlık çalışması olduğunu, daha önceden de yapıldığını ancak bu sene daha sistematik yapılacağını söyledi.?

Cümleleri yer aldı.

Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof Dr. Emin KARİP Hürriyete verdiği röportajda ?9'uncu sınıfların haftalık ders çizelgesinin önümüzdeki günlerde belli olacağını söyledi.? Yani bakanın sözlerinin kulaklarda yankılaması henüz sona ermeden bu işin mutfağı olan Talim ve terbiye Kurulu Başkanlığı bakanın sözlerinin aksine bir cümle sarf ediyor.

Bu da demektir ki Ortaöğretimde norm kadrolar değişecek. Norm kadrolar yeni düzenlenmişken böyle bir değişikliği yapmak ne kadar doğru? Bu 2012-2013'in ne kadar sorunlu başlayacağının göstergesi.

Geçen hafta bakanlığa gittiğimde eski kadrodan yellerin estiğine bizzat şahit oldum. Bu memlekette bürokratın yetişmesi zordur. İşin ehlinin yaratılması zaman alır emek alır. Fakat maalesef bu memlekette bürokrat harcamak çok kolaydır. Bir gece oturup KHK çıkarırsınız hepsine sizin maaşını vereceğiz ama görevden alıyoruz dersiniz.

Görevden aldıklarınızı da bir kampa gönderirisiniz. MEB'deki kampın adı da Beşevler eğitimciler kampı. İçlerinde ne cevherler var. Ne vazgeçilmezler var. Ama vazgeçildi. Büyük bir kısmı da bu hükümet döneminde göreve gelmiş, aktif görev almış kişiler. Daha düne kadar eğitme yön veren bu insanlar bugün sabah canları isterse kampa geliyorlar, çay, kahve gazete derken günü tamamlıyorlar var aybaşında da maaşlarını alıyorlar. Bu insanlar içerisinde tabii ki bu görevi hak etmeyenler de olabilir. Bunun yolu herkesi aynı kefede tutmak değil. Bunun yolu sistemin kuralları içerisinde elemek.

Bunlar içerisinde geçmişte çok kızdıklarımız karşı karşıya kaldıklarımız da var. Onlara bir şey söylediğimizde doğruyu biliyorlardı ve ne demek istediğimizi anlıyorlardı en azından ve kızdığımız zaman da haklı olabiliyorduk. Şimdi bilmeyen birine kızsanız da anlamı yok.

Sayın bakanın bir sözü var ya ?Kural yanlış olsa bile herkese uyguladığınız zaman bir adalet sağlamış olursunuz. Ama doğru kuralı bile farklı insanlara farklı uygularsanız adalet olmaz. Buna inanıyorum. Siz lütfen benim yaptığım kuralları yanlış; ama herkese uyguladığım için adil olarak kabul ediniz.? Bunu söylediği halde İstanbul Lisesi müdürlüğünde uygula(ya)mayan sayın bakanın söylemi dahi kulağa hoş geldi aslında.

Bakan kuralı da kendi koydu KHK ile uygulamaya da. Bu kamp kuruldu. Kuruldu da ne oldu. Yeni gelenlerden duyduğumu söyleyeyim. İnanın işi bilen tek tük adam var. Grup başkanının altında iş bilen şube müdürü yok. Hatta ve hatta istifade ettikleri görevlendirdikleri öğretmenlerin dahi görevlerine son verilmiş. Bir tek VHKİ'ciler kalmış biraz bir şey bilen.

20 milyon öğrencinin kaderi işte böyle yönetiliyor maalesef?

Sayın bakan artık işi ehillerine veriniz. Siz her işi kontrol altında tutmak yerine organizasyonuyla ilgileniniz. Ben sayın bakan döneminde bugüne kadar bir Genel Müdürün çıkıp alanında açıklamalar yaptığına şahit olmadım. (Uzaktan eğitimler hariç) Düşünün ki bir genel müdür öğretmenlerin yer değiştirmelerinin ne zaman başlayacağını dahi söyleyemiyor. Ya o da bilmiyor ya da elinde patlamasın diye bildiğini söyleyemiyor.

Bekleyecek ve göreceğiz. Doğruları alkışlayacak, yanlışları sonuna kadar dile getireceğiz. Yanlışlık (haksızlık) karşısında susan dilsiz şeytanlardan olmayacağız.

Maksut BALMUK
Eğitim Yöneticisi

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber