Nüfus politikasında Akdağ ve Arınç karşıtlığı...

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 03 Ağustos 2005 10:04, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

İktidarın nüfus politikası karışık...

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, "Herkes dilediği kadar çocuk yapmalı, nüfus artışı anne başına 2 çocuğun altına düşerse yaşlanma başlar" biçimindeki sözleriyle Türkiye'de zaman zaman alevlenen bir tartışmayı yeniden gündeme getirdi. Aynı kökten gelen deneyimli politikacı Bülent Arınç ise Recep Akdağ'ın söylediklerinin tersini savundu.

Akdağ, Türkiye'nin geri kalmışlığı, kentlerinin mezbelelik haline gelmesi, çağdaş kültür ve sosyal ortamın çöküşünden sorumlu tutulan aşırı nüfus artışıyla ilgili yeni çıkış yaptı.

AİLE PLANLAMASI KAVRAMI DEĞİŞMİŞ

Bir gazeteye verdiği röportajında "Aile Planlaması"na tanım getiren Akdağ, "Öncelikle 'doğum kontrolü' ifadesi pek tasvip ettiğim bir ifade değil. 'Nüfus planlaması', 'doğum kontrolü' ifadelerini artık kullanmıyoruz. Bunların yerine 'aile planlaması' ve 'üreme sağlığı' terimlerini kullanıyoruz.

'Aile planlaması'na da; bebek yapma ile ilgili sayılardan ziyade, bir ailenin dilediği kadar çocuk yapmasına ve bunların sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesine dair uygulamalar olarak bakabiliyoruz" dedi. Sağlık Bakanı şunları söyledi:

"Bebeklerin iki yıldan daha sık aralıklarla doğması anne ve bebek sağlığı açısnıdan bir takım sıkıntılara neden oluyor.

Bu konuyu tamamen ailelere bırakmalıyız ve aileleri eğitmeliyiz. Türkiye'de doğurganlık yaşındaki kadınların ortalama çocuk sayıları 2.2'dir. Bu sayının 2.0'ın altına düşmesinde nüfusun yaşlanması sorunu ortaya çıkacak."

DOĞRUYU HANGİSİ SÖYLÜYOR?

Deneyimli bir politikacı olan ve Recep Akdağ ile aynı siyasi gelenekten gelen TBMM Başkanı Bülent Arınç ise Dünya Nüfus Günü dolayısıyla geçtiğimiz günlerde yayımladığı mesajda Akdağ'ın aksi görüşler ileri sürmüştü. Arınç, Türkiye'nin içinde bulunduğu kontrolsüz, nüfus artışının bütün gerilik ve yozlaşmada sorumluluğu bulunduğunu belirtmişti.

Arınç, mesajında Türkiye'de nüfus artış hızının yüksekliğinin, kalkınmada yeterli seviyeye ulaşılması önünde engel oluşturduğunu, bunun, Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri olduğunu kaydetmişti.

Nüfus artışının, "yoksulluk ve geri kalmışlığı körüklediğini, doğal kaynaklar üzerinde baskı oluşturduğunu, yaşam kalitesinin düşmesine yol açtığını" vurgulayan Arınç şunları söylemişti:

KALKINMAYI ENGELLİYOR

"Ülkemizde nüfus artış hızının yüksekliği, kalkınmada yeterli seviyeye ulaşılmasının önünde bir engel oluşturmaktadır. Hem yapılan hizmet göze gözükmemekte hem de tüm çalışmalara rağmen karşımızdaki sorun büyümektedir.

Dolayısıyla hedef, sadece yüksek kalkınma hızına sahip olmak değil, aynı zamanda dengeli bir nüfus artış hızına sahip olmaktadır."

ARTIŞ HIZI KONTROL ALTINA ALINMALI

Arınç ayrıca, nüfus büyüme hızının kontrol altına alınmasının bu çabaların önemli boyutunu oluşturduğunu vurgulamıştı.


ERDOĞAN: KALİTELİ NÜFUS ARTIŞI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da Dünya Nüfus Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada "durmayalım çoğalalım" anlamına gelen bir mesaj yerine "nitelikli nüfus artışının" önemine değinmişti. Erdoğan, "Türkiye'nin amacı kaliteli nüfus artışını sağlayabilmektir. Kaliteli ve nitelikli nüfus artışı, medeniyet yarışında ülkemize katkısı olacak kişi ve topluluklar kazandıracaktır" dedi.

AKP yetkililerinin bu açıklamalarından sonra Türkiye'nin nüfus politikasının ne olduğu tam olarak anlaşılamadı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber