AA çalışanları iftarda buluştu

Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu üyeleri ile çalışanlar geleneksel iftar yemeğinde bir araya geldi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 26 Temmuz 2012 00:23, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, iftarın ardından yaptığı konuşmada, ramazanın bütün çalışanlara, ailelerine, sevdiklerine hayırlı olmasını ve bereket getirmesini temenni etti.

İslam dünyasının çeşitli coğrafyalarında sıkıntı ve acı çeken Müslümanlara Allah'tan acil yardım isteyen Öztürk, Suriye'de, Irak'ta, Burma'da acı çeken Müslümanlara Allah'ın yardım etmesini, sofralarını bereketlendirmesini, dualarını kabul etmesini diledi.

Öztürk, ''Bizim üzerimize düşen bu kardeşlerimizin acılarının haberini yapmaktır. Onu da hakkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. İnşallah bunlar bir hayra vesile olur. Oradaki Müslüman kardeşlerimizin sıkıntıları, sorunları refaha kavuşur'' diye konuştu.

Bugünkü iftarda gülen yüzler, neşeli, mutlu insanlar görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Öztürk, ''Çalışan arkadaşlarımın iş ortamının huzurlu ve çalışanlarımızın mutlu olmasını çok önemsiyorum. Bunun iş verimini çok artıracağına inanıyorum'' dedi.

Herkesin sustuğu dünyada insanlık için ses vereceğiz

Geçen bir yılda kat edilen yolun, geçmiş dönemlerle kıyaslanmaması gerektiğini belirten Öztürk, şunları kaydetti:

''Ajansın bu dönem içinde kat ettiği yol, gelecekte varacağı hedefi de çok iyi gösteren bir yoldur. O yüzden sizlerin emekleri çok büyük. Burada olmayan, Anadolu'nun, dünyanın dört bir köşesinde çalışan arkadaşların emekleri çok büyük. Şu anda Halep'te, Bağdat'ta patlamaların ortasında bulunan arkadaşımız var. Burma'da sefaletin, yağmurların ortasında bulunan arkadaşlarımız var. Dünyanın her yerinde AA'nın çalışanları, ülkesi, milleti ve insanlık için haber yapmaya çalışıyor. Bu dünyada insanlığın sesi olmaya aday bir ajansız. Bugün Burma'da Arakan Müslümanlarının o küçücük, daracık bölgelerde binlerce insanın dramını anlatan tek ajans AA'dır. Bununla gurur duyuyorum. Bu ajans herkesin sustuğu bir dünyada insanlık için ses verecek bir ajanstır. Dünyanın her yerinde olacak bir ajanstır ve hiçbir zaman da ayrım yapmayacak bir ajanstır. Bizim misyonumuz, hedefimiz, dünyanın neresinde olursa olsun insanlık adına yaşanmış bir dramı dünyanın gündemine taşımaktır.''

Burma'daki drama ilişkin görüntülerin AA yoluyla dünyaya ulaştırıldığına dikkati çeken Öztürk, ''Bugün dünyada 5 dilde yayın yapan, Burma'daki mağdur insanların dramını anlatan tek kurum biziz. Bu yüzden aslında vebalimiz ve sorumluluğumuz çok büyük. Bizden başka bu kadar yüksek duyarlılık gösteren bir ajans yoksa bu demektir ki bizim görevimiz, çok zor bir görev. O yüzden hepimizin biraz daha fazla duyarlılık gösterip daha fazla çalışması gerekiyor'' dedi.

Bu kadar güçlü bir motivasyonla çalışan ekibin önünde kimse duramaz

''Bu kadar güçlü bir motivasyonla çalışan ekibin önünde kimse duramaz'' diye konuşan Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bugün internet sitemizi açtığınızda 5 dil birden görüyorsunuz. Şu anda 100'e yakın Arapça çalışanımız var. Artık Arap ülkelerinin hemen hemen tamamında ekiplerimiz var. Şu anda Ortadoğu'nun hiçbir ülkesinde olay yok ki biz bundan haberdar olmayalım. Neredeyse Balkan gazetelerinin tamamını Anadolu Ajansı'nın Dış Haberler servisi çıkarıyor. Balkanlar'daki gazeteler başka türlü haber alamazlardı. Halep'te katliamdan, bombardımandan kaçan kamyonun üzerindeki o çocuğun yüz ifadesi sadece bizim fotoğraflarımızda vardır ve sadece bizim sayemizde Balkanlarda yayınlanıyor, görülüyor, hissediliyor. İşte misyonumuz bu kadar güçlü ve önemli.''

Ajansın sahibi gibi davranılmasını istiyorum

Anadolu Ajansı'nda çalışan her bir bireyin, ajansın sahibi gibi davranmasını isteyen Kemal Öztürk, ''Çünkü öyle. Bu ajans hiç kimsenin şahsi malı değil. Milletin malı. Milletin mücadelesini duyurmak için kurulmuş bir ajans. Şimdi de Türkiye bir mücadele içinde. Dünyaya söyleyecek sözü var ve biz de bu sözü dünyaya yayacak olan ajansız. Ekonomisinden yurt haberlerine kadar, istihbaratından, montajcısına, ışıkçısına, kameranına, idari işlerine, sekretaryasına kadar herkesin bir fert olarak bu ajansın sahibi olarak kendini hissetmesini istiyorum'' dedi.

Spekülasyonlara herkes kulaklarını tıkasın

Kişilerin inancına değil ürettiklerine baktığını belirten Öztürk, ''AA'da çalışan herkesin hakkının teminatı benim. Bu kurumda hiç kimsenin sahip olduğu haktan, bir adım dahi geri adım atılmasına izin vermem, herkesin kazandığı haklar benim teminatım altındadır'' dedi.

Bu konuda endişe duyulmamasını ve konuyla ilgili yapılacak spekülasyonlara herkesin kulaklarını tıkamasını isteyen Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:

''Kemal Öztürk bu kurumun başında olduğu sürece hiç kimsenin hakkını yedirmez. Bunu ifade etmemin bir sebebi var. Ben büyük bir hedefe kilitlenmiş ajanstan bahsediyorum. Çalışanlarının sosyal hakları teferruattır bana göre. Bu teferruatla ilgili hiç kimsenin aklının orada takılı kalmaması gerekir. Dünyanın en büyük 5 ajansından biri olma hedefinden bahsediyorum. Böyle bir ajansın çalışanlarının aklında soru işareti olmamasını istiyorum.

Hiç kimsede bir şüphe olmasını istemiyorum. Hakkınız ne ise onu alacaksınız. O yüzden kafaları karıştırmak isteyen, fitne çıkarmak isteyen arkadaşları uyarıyorum. Lütfen bizim heyecanımızı paylaşmıyorsanız bile köstek olmayın. Bizimle beraber koşmanızı arzu ediyoruz ama koşmuyorsanız size söyleyecek bir sözüm yok. Burada büyük bir hedefe doğru koşan bir ekibin hiç olmazsa aklını karıştırmayın.''

Büyük bir ajans hayalinin tek bir kişinin çabasıyla başarılmasının mümkün olmadığını vurgulayan Öztürk, bu yükün hep beraber kaldırılması gerektiğini ifade etti.

Tüm ajans çalışanlarının kurumun başarılarıyla gurur duyması gerektiğini belirten Öztürk, ''Bu ailenin bir ferdinin üzülmesine asla müsaade etmem. Ben bu ailenin bir ferdi olarak çok mutlu bir çalışma ortamında olduğumu düşünüyorum'' diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber