Türk doktorun doğum yöntemi literatüre girdi

2002'de evlendikten kısa bir süre sonra, hızla ilerleyen bir kanser türü olan Hodgkin's Lenfoma olduğunu öğrenen Ann Dauer, göreceği kemoterapinin ardından kanseri yense bile hamile kalma şansını büyük ölçüde kaybedeceği haberiyle yıkılmıştı. Çocuk sahibi olamayacağı için çok üzülen genç kadın, yumurtalıklarının dondurularak gelecekte tekrar kullanılması için Prof. Dr. Kutluk Oktay'a başvurdu. Kemoterapiye başlamadan önce Dauer'in bir yumurtalığını dilimleyip dondurarak saklayan Oktay, 2004'te kanser tedavisini başarıyla atlatan kadının rahim yerine karın bölgesine sağlam olan yumurtalığı tekrar nakletti.

Daha önce Belçika ve İsrail'de benzer şekilde yumurtalıkları dondurulduktan sonra normal yerine yerleştirilen iki kadının hamile kalması sağlanmıştı. Fakat Dauer vakasında çığır açan durum, yumurtalığın normal yerine değil, karın bölgesine yerleştirilmesiydi. Burada fikir, karın bölgesindeki yumurtalığın üreteceği yumurtayı IVF (in vitro fertilizasyon) yöntemi ile yapay olarak dölleyip, rahme yerleştirmekti. Çünkü karın bölgesindeki yumurtalığın, ürettiği yumurtayı rahme doğal olarak taşıyacak bir yolu yoktu. Fakat Prof. Oktay'ın liderliğindeki doktorlar daha IVF uygulamasına başlamadan Dauer'in doğal yollarla hamile kaldığını gördüler.

İKİNCİ DENEMEDE GEBELİK

Oktay'ın ?ultrasonu gördüğümde şaşkınlıktan neredeyse sandalyemden düşecektim? diye belirttiği gebelik, birkaç hafta sonra düşükle sonuçlandı. Fakat geçtiğimiz yılbaşında Ann tekrar hamile kalmayı başardı. Hamileliğini Oktay'dan ?Ann, hamilesin. Bu mucizevi bir gebelik? sözleriyle öğrenen Dauer, doğumu gerçekleştirmek üzere hastaneye yatırıldı. Bu gebelikle birlikte, menopoza girmiş veya kanser tedavisi görmüş kadınların gebeliği artık mümkün olacak. Bu şekilde kadınların istedikleri yaşta hamile kalabilmesi için umut ışığı doğdu.

akşam