Sosyologlardan Bakan Fatma Şahin'e açık mektup

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 18 Ekim 2012 00:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Sayın Bakanımız,

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Türkiye için önemli bir boşluğu doldurmak üzere kurulmuş, stratejik bir bakanlık olmuştur. Sizin iyi niyet ve heyecan dolu yaklaşımlarınız da övgüye değer nitelikte.

Fakat Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın yeni bir bakanlık olması ve bünyesinde Sosyal Hizmetler'den gelen bazı personelin, belirli bir meslek alanında olması ve bu bakanlığı, sadece belirli bir mesleğe adapte etme çabaları geçmişteki birçok örnek ile kendisini hissettirmiş ve halen de bu tutum ağırlık göstermektedir.

Bakanlığın önümüzdeki günlerde yapılacak eleman alımlarında bazı tehlikelere şimdiden işaret etmek istiyoruz.

Sosyal Hizmet ve Dayanışma Vakıflarında eleman alımları:

Bu Vakıflarda, ASDEP kapsamında çalışacak elemanların alımında, bazı keyfi ve amaçlarına uygun olmayan eleman alımları ve eşitlikçi olmayan bir kadrolaşma çabaları görülmektedir. Bu konuda, Diyarbakır, Adıyaman ve Yenimahalle Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma hizmet vakıflarında olan keyfi alımlar ve adam kayırma ya yönelik hareketleri örnek verebiliriz. Bu keyfi tutumların bazıları, mahkemelere taşınmıştır. Öyle sanıyorum ki, bu konuda ciddi bir araştırma yapıldığında, çeşitli keyfilikler ve adam kayırma yönünde başka örneklere de rastlanabilecektir.

Bu Vakıfların, kontrolü ve yapılan haksızlıkların hesabı nasıl sorulacaktır?

ASDEP'e sosyal branşların dışında eleman alımı çabaları:

ASDEP için bundan sonra alınacak eleman alımlarının, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına bırakılacağı yönündeki açıklamanız, sosyal bilim menşeli mezun gruplarında ciddi bir kaygıya yol açmıştır. Aile saha araştırmalarında istihdam edilecek bu elemanların; sosyoloji, psikoloji, PDR ve Sosyal hizmet gruplarının dışındaki alanlardan eleman alınması, hangi aile problemine çözüm olacaktır, bunu merak ediyoruz. Sosyal kaynaklı bir alana neden başka alanların elemanı alınmakta ve bu tür uzak dallardan gelen uzmanların, hangi amacı yerine getirecekleri de izaha muhtaç bir durum olmaktadır.

Uzman alımlarında, uzak dallara yönelik branşlara ağırlık verilmesi:

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığında açılan yeni uzman yardımcısı kadrolarına baktığımızda, sosyal branşlardan gelen mezunlardan 20 kişilik alınacağına karşılık, iktisat, işletme, Çalışma Ekonomisi ve Aile Tüketici bilimleri gibi konu ile endirekt alakası bulunan branşlardan 60 kişi gibi üç kat fazla kadro açılması, acaba nasıl izah edilecektir? Bütün bunlara, açıklayıcı bir cevap almak istiyoruz.

Eski elemanların, ASDEP kadrolarına yerleştirilmesi:

Son günlerde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile temasa geçen çok sayıda sosyolog ve sosyal bilimci arkadaşlarımıza, bazı birimlerin yetkili kişilerinden, bakanlıkta daha önce yer alan ve belli bir meslek grubundan olan kişilere öncelik tanınacağı söylenmektedir. Bu mesleki grubu, şimdiye kadar Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme döneminden kalan Sosyal Hizmet mensubu kişiler olduğu da açıkça belirtilmektedir.

Bu örneklerden de anlaşılacağı gibi, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının yoğun iş hacmi ve henüz çalışma politikalarının netleşmemesi sebebiyle, Aile konusu ile direkt ilişkili olan Sosyoloji, Psikoloji, PDR gruplarının Türkiye'deki Ailedeki yozlaşma, dağılma, boşanma ve Aile ilişkileri gibi alanlarda istihdamının ikinci plana atılması ve böylece, belli gruplara bilinçsiz veya keyfi yaklaşımlarla öncelik kazanması Türkiye'nin geleceğini tehlikeye atmak olacaktır. Bu ve benzeri konularda, bazı yetkililerle Dernek Başkanımızın yaptığı görüşmelerde, adaletli bir yaklaşım ve politika uygulanacağı söylenmesine rağmen, bazı haksızlıkların ortaya çıkması, bu husus; en üst merci olan size ulaştırmak ihtiyacını duyduk. Siz Bakanımızın samimiyet ve iyi niyetine güvendiğimizden acilen bakanlığınızın kendi ilgi alanındaki elemanların alınması konusunda gerçekleşen yanlışlıkları, el atılmasını bekliyoruz.

Saygılarımızla.

Sosyologlar Derneği

İstihdam Komisyon

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber