Türkiye'yi çiniyle dünyaya taşıyor

Varlı, "Çini ihracattan öte Türkiye'nin tanıtımı konusunda, çinini büyük bir önemi var. Gittiğim ülkelerde gösteriler ile hem firmamı hem de ülkemi tanıtmaya çalışıyorum." dedi. Fabrikada 300 kişinin çalıştığını kaydeden Varlı, insanların ekmek parası için bu işe başladığını ancak çininin bir tutkuya dönüştüğünü anlattı.

Endüstri Meslek Lisesi Kimya bölümünden mezun olduktan sonra Kütahya Porselen'de 10 yıl Araştırma Geliştirme (AR-GE) bölümünde çalışıp kendi atölyesini kurduğunu belirten Varlı; "Sanat okulu kimya bölümü mezunuyum. Mezun olduktan sonra Kütahya Porselen'de 10 yıl ARGE bölümünde çalıştıktan sonra kendi atölyemi kurdum. İlk zamanlar çinici arkadaşlarıma fason çalışmalar yaptım ve birkaç fırınla üretime başladım." dedi.

Yapılan çalışmaların özgün olduğunu, Çini sanatına kendi ürettiği fikirler ile herkese hitap etmeye çalıştığını belirten Varlı, şunları söyledi: "Yaptığımız çalışmalar kedimize özgün çalışmalardır. Çinide istediğiniz şekilde istediğiniz gibi oynayabiliyorsunuz. Ben genellikle kendi sanatıma düşünce ve fikirlerimi eklemek istedim ve herkese hitap ettim. Yaklaşık 10 ülkeye direk ihracat ve ayrıca Hollanda merkezli olmak üzere Avrupa'ya dağıtım yapıyoruz. Çini sanatını kesinlikle severek ve isteyerek yapıyorum. ilk başlarda herkes gibi geçimimi sağlamak için başlamıştım ama çini inanılmaz zevkli ve güzel bir sanat. Yaklaşık işletmem de 300 kadar insan çalışmakta ve burada aile olarak çalışmayı tercih edip böyle bir ortam kurduk. Bundan hem ben hem de çalışanlarımız memnun. Bu memnuniyete de müşterilerimiz beğeni ile yaklaşıyor. Her ülkenin bir tarzı var. Bizler her ülkenin kendi tarzına göre ürünler üreterek onları kazanmaya çalıştık ve başarılı da olduk."

TÜRKİYE'NİN TANITIMINDA ÇİNİNİN BÜYÜK ÖNEMİ VAR

Birçok ülkeye yaptığı ihracatlarda Türkiye'nin yurt dışında Çini ile de anıldığını belirten Varlı, yurt dışına yaptığı ihracatlarda o ülkenin kendine has objelerinin yanı sıra Türkiye'ye özgün figürleri de kullandığını belirterek, "Çini ihracattan öte Türkiye'nin tanıtımı konusunda, çinini büyük bir önemi var. Gittiğim ülkelerde gösteriler ile hem firmamı hemde ülkemi tanıtmaya çalışıyorum. Yaptığım işler ile de bunu başardım. gördüklerimi yapma düşüncesine asla kapılmadım. Değişik ürünler, değişik koleksiyonlarla ülkelere sunum yapıyoruz. Bunda da başarılı olduk. Bazı ülkelerin kendilerine has objeler, figürleri istediklerinde biz onları sadece onların ülkelerine has figür ve objeleri kullanarak değil ülkemizin desenlerini de katıyoruz. İşte o zaman ortaya güzel ürünler ortaya çıkıyor." ifadelerini kullandı.

OSMANLI VE SELÇUKLU DESENLERİNİ UYGULUYORUZ

Çini sanatında lale ile karanfilin sevgi ve saygı anlamı taşıdığını belirten Varlı, kullandıkları desenlerde Osmanlı ve Selçukluya ait desenlerin kullanıldığını belirtti. Tahrir çizimlerinin kömür tozu kullanmak yerine doğaçlama olarak elleri ile çizdiğini belirten Varlı şunları söyledi: "Bizler genellikle modellerimizi doğaçlama olarak çalışıyoruz. Kömür tozu ile hazırlayıp deseni hiçbir zaman baskı yapmıyoruz. Genellikle herkes doğaçlama çalışmalar yapıyor. Desenler genellikle Osmanlı desenlerini çalışmaya çalışıyoruz. Bazen modernize ettiğimiz çalışmalarımız oluyor. Çini dediğimizde genellikle aklımıza gelen Osmanlı ve Selçuklu desenlerini uyguluyoruz. Genellikle de lale ve karanfili kullanmada özen gösteriyoruz. Tahrir çizimlerinin ardından hazırladığımız özel boyalarla kabartılı boyalarla elleri ile dokunduklarında daha çok tercih ediyorlar. Görsel anlamda da güzel görüntü oluşturuyor. Yurt dışına yaptığımız çalışmalarda onların kültürü ve isteklerini sunmaya çalışıyoruz."

İZNİK İLE KÜTAHYA AYRI KULVARLARDA

Kütahya ve İznik çinisi arasındaki farkın geçmiş ve bugünün yansıtıldığı sanat ile farklılık haline geldiğini belirten Varlı, İznik'in geçmişi, Kütahya'nın ise bugünü anlattığını belirttiği açıklamalarında şunlara değindi:

"İznik geçmiş dönemi yansıtıyor. Kütahya birçok şeyi aştı. Artık biz hem geçmişi hemde günümüzü yaşatmaya çalışıyoruz çinide. Modernize etiğimiz çok şey var. Biz çok renkliliği, kabartmayı devreye soktuk. Biz içimizden geleni yaptık. Geçmişi sadece kitaplarda, dergilerden, internetten görerek yansıtabilirim. Şuan ki günümüzü yaşayarak ortaya sunduklarımız var. bunlar gözardı edilemez. Biz geçmiş ile şuanı yansıtıyoruz. İznik ve Kütahya'nın ayrı yollarda yürüdüğünü ayrı kulvarda olduğunu düşünüyorum."