Teziç canlı yayında duygulandı
YÖK Başkanı Erdoğan Teziç, Van 100'üncü yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın tutuklanmasında 'usul hatası' yapıldığını, kendilerinin yargıya müdahale etmediklerini açıkladı.
CNN TÜRK'te yayınlanan Ankara Kulisi programına katılan YÖK Başkanı Erdoğan
Teziç, Nur Batur ve Fikret Bila'nın son günlerde hükümet ile YÖK arasında yaşanan
gerginlikle ilgili sorularını yanıtladı.
Teziç, Rektör Aşkın'ın tutuklanması ile ilgili olarak, yargıya müdahale etmek
gibi bir niyetlerinin olmadığını belirterek, Van'a Aşkın'a destek olmak için
gittiklerini söyledi.
Prof. Aşkın'ın olayında 'görev uyuşmazlığı' yaşandığına dikkat çeken Teziç,
"bu soruşturma önce bize gelmeliydi. Bizim takipsizlik kararımızdan sonra
nihai kararı Danıştay birinci dairesi vermeliydi. Rektörler idari izinle yargılanabilir"
ifadesini kullandı.
Tarihi eser kaçakçılığı suçlamasıyla ilgili savcılıktan kendilerine yazı geldiğini
belirten Teziç, bu noktada usule uyulmuştur, ama çok geç kalınmıştır. Rektör
boş yere suçlanmış ve tutuklu kalmıştır. Biz hiç yargıya ters gitmedik hatta
destek olduk. Hukuku söyletelim istedik" dedi.
Kamuoyunda bu olayın siyasi zemine çekilmek istendiğini ifade eden Teziç, son
günlerde yöneltilen suçlamaların büyük bilgi eksikliğinden kaynaklandığını belirtti.
Teziç, "Aşkın için üzüntü ve endişe içindeyiz. Anayasa'nın bize tanıdığı
hakları kullanmak istiyoruz.Yargının bağımsızlığından şüphe etmiyoruz. Bize
yöneltilen suçlarımaların hepsi siyasi boyuttta. Hukuki dayanağı yok" açıklamasını
yaptı.
Aşkın'ın Van'daki laiklik uğraşının o bölgedeki çevreleri rahatsız ettiğini
söyleyen Teziç, "Van'da bunun belirtilerini gördük. Rektörlerin toplu hareketinin
temelinde Aşkın'a dayanışma var" diye konuştu.
"Hukuku kullanamadık"
Aşkın'ın tutuklanma sürecinde, hukuku kullanamama sıkıntısı yaşadıklarını ifade
eden Teziç, yaptığımız şey körü körüne değildi. Kendimizi hukuk yolu ile ifade
etmeye çalıştık. Ama başaramadık. Mahçup olduk" dedi.
YÖK'ün bu olayı örtbas etmesinin söz konusu olmadığını belirten Teziç, "bizim
de kendi içimizde soruşturmalarımız var. Bizim karşı çıktığımız nokta bu olaydaki
sebeplerin net ve somut bir şekilde ortaya konması" dedi.
Rektör Aşkın'a yönelik ihale suçlamasına da değinen Teziç, "1999'da ihaleye
ilk soruşturmayı başlatan zaten Prof. Aşkın'dır. 2000, 2002 ve 2004 yıllarında
ihbar geliyor. Ama Aşkın hakkında itham bulunmadığı için tek yetkili o oluyor.
Ama temmuz 2005'te birden mahkeme, Aşkın hakkında tutuklama kararı veriyor"
dedi.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek'i açıklama yapmaya çağıran Teziç, "bizim artık
başvuracak biryerimiz kalmadı. Hukuki yollarımız kapatıldı. Elimiz kolumuz bağlandı.
Olay, bize intikal etmiş olsadı, böyle olmazdı" diye konuştu.
Teziç duygulandı
Aşkın'ı görmeye Van'a gittiklerinde cezaevi girişinde tepeden tırnağa arandıklarını
belirten Teziç, "ben bundan rahatsız olmadım. Kurallar içinde kolluk kuvvetleri
arama yapmak isterse buna karşı gelinmez. Kurallara uymak vatandaşlık görevidir"
dedi.
Cezaevinde Prof. Yücel Aşkın ile camlı bölmeden görüştüklerini belirten Teziç,
program sırasında gözyaşlarını tutamayarak, "camı görünce çok şaşırdım.
Hiç beklemiyordum. Aşkın'la görüşmem çok zor oldu. Bu kadar" diyebildi.
Ömer Dinçer'in intihal olayının hükümetten bir intikam olup olmadığı sorusuna
ise Teziç, Rektör Aşkın'ın tutuklanmasının Dinçer'den sonra gerçekleştiğini
belirterek "böyle bir şey söz konusu değil. Hatta, intihalle suçlama bize
geldiğinde zamanaşımına uğramıştı. Bilirkişi incelemesi yapıldı. Bir intikam
olarak bakılıyorsa yanlıştır. Herşeyden öte, ortada bir şahıs yok nesne var.
Hepsi bilgi eksikliğinden kaldırılıyor" dedi.
cnntürk