Ölümsüz aşka UNESCO koruması istenecek

DENİZLİ'nin Çal İlçesi'ne bağlı Aşağıseyit Köyü'nde, rivayete göre 8 asır önce Oğuz boylarından bir çobanın ağa kızına olan tutkulu aşkını anmak için düzenlenen 'sudan koyun geçirme yarışmasının' Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Teşkilatı'nın (UNESCO) 'Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınması için çalışma başlatıldı.

Kaynak : DHA
Haber Giriş : 13 Ocak 2013 12:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Ölümsüz aşka UNESCO koruması istenecek

İlçesi'nin Aşağıseyit Köyü'nde her yıl Ağustos ayının son haftası düzenlenen yarışmada Çal, Baklan ve Çivril yörelerinde yaşayan çobanlar, şenlik günü sürülerini Büyük Menderes Nehri'ne çekiyor. Sürünün önünde suya atlayan çoban, 'El koyun' adı verilen sürü liderinin arkasından atlaması ve onun arkasından da diğer koyunların suya atlamasıyla yaşadığına inanılan büyük aşkı anıyor. Sadakat ve sevgi gösterisine dönen yarışlarda, koyunu en seri ve hızlı ardından atlayan çoban birinci oluyor.

Çal Kaymakamı Fatih Arıkoğlu, yarışmanın UNESCO Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'ne alınması için çalışmalara başladıklarını söyledi. Denizli'nin, Türkistan'dan Anadolu'ya gelen Oğuz boylarının yerleştiği bir bölge olduğunu dile getiren Arıkoğlu, neredeyse 900 yıllık geleneğin devamının UNESCO koruması altına alınması için Pamukkale Üniversitesi ve Ege Üniversitesi'nde görevli bazı akademisyenlerin de görev aldığı komisyon kurduklarını söyledi. Arıkoğlu şöyle dedi:

"Komisyonumuz çalışmalarını tamamladı. Hazırladığımız proje bir hafta sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı'na gönderilecek. Ardından da proje UNESCO'nun Paris'teki merkezine sunulacak ve beklemeye geçeceğiz. Bu prosedürler birkaç ayda bitmiyor. UNESCO'nın 2015 yılı gündemine bile girsek bizim için büyük sevinç olacak. Yörede yaşandığına inanılan büyük aşkın ve hala devam eden Türk geleneğinin miras listesine alınması için elimizden geleni yapacağız."

EFSANEDEKİ ÖLÜMSÜZ AŞK

Aşağıseyit Köyü'nde her yıl düzenlenen yarışmaya ilham olan efsane ise şöyle:

"Karakoyunlu aşiretinden bir çoban, Çal yöresine yerleşen Oğuz beylerinin birinin yanına işe girer. Çoban ile beyin kızı birbirlerine aşık olur. Yörede çok sevilen çoban, beyden kızını ister, ancak kızını vermek istemeyen bey, çobana gerçekleştirmesinin imkansız olduğunu düşündüğü bir görev verir. Bey, çobana kızıyla evlenebilmesi için 'Koyunlara 3 gün boyunca tuz yedireceksin ve Büyük Menderes Nehri'nden su içirmeden karşıya geçireceksin' der. Bu şartı kabul eden çoban, denildiği gibi koyunları su içirmeden karşıya geçirir. Çobanın denileni başarmasına karşın bey yine de kızını vermez. Bey kızının aşkından hastalanması üzerine çoban yöreden kovulur, kız ise bir süre sonra ölür. Çoban, bundan sonraki ömrünü kaval çalarak dağlarda geçirir".

Yöre halkı, bu tarihten itibaren her yıl kendi aralarında sudan koyun geçirme yarışması yaparak, bu büyük aşka olan saygılarını gösteriyor.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber