Çarpıklığın faturası hekime çıktı

İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nin içindeki asma katlı otoparkı n giriş katında 34 DK 2367 plakalı otomobilden inerken bir kişinin silahlı saldırısı sonucu ağır yaralanan ve daha sonra hayatını kaybeden Prof. Dr. Kalaycı'nın ölümüne ilişkin polisin soruşturması sürüyor. Polis yetkilileri, silahlı saldırının bir hasta yakını tarafından gerçekleştiği olasılığı üzerinde duruyor. Taksiyle olay yerinden uzaklaştığı ifade edilen silahlı saldırganın yakalanması için operasyonların sürdüğü belirtildi.

Kalaycı'nın genellikle makam otomobili ve şoförü ile işyerine gelip gittiğ i ancak dün kendi kullandığı arabası yla hastaneye geldiği belirlendi. Yaklaşık 1 yıl önce ameliyat ettiği ve tedavisi süren Ahmet Cevher adlı hastanı n dün gece yarısı yoğun bakımda hayatını kaybetmesi üzerine hasta yakı nlarının sabah işe gelen profesörü aracında kurşun yağmuruna tuttuğu olasılığı üzerinde duruluyor.

20 GÜN ÖNCE TARTAKLANDI

20 gün önce de asansörde tartaklanan profesörün alnından yaralandığı ve bu olay nedeniyle savcılığa suç duyurusunda bulunduğu ortaya çıktı. Yoğun bakımda dün gece yarısı hayatı nı kaybeden hastanın yakınlarının ölüm olayının ardından da gece hastanede olay çıkardıkları belirlendi. Öğretim üyeleri, doktorlar ve hastane personeli bir toplantı yaparak saldırıyı kınadı.

EŞKAL BELİRLENDİ

İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, ?Olay yerinde arkadaşlarımız inceleme yapıyorlar. 9 milimetrelik kovanlar var. Saldırganın eşkalini tespit ettik. Arkadaşlar çalışmalarını sürdürüyor'' dedi.

14 KASIM'DA DEFNEDİLECEK

Kalaycı için Pazartesi saat 09.00'da İÜ Rektörlük Binası'nda tören düzenlenecek. Cenazesi, Ataköy 5. Kısım Camii'nde öğle namazının ardından Sarıyer Mezarlığı'nda defnedilecek.

Prof. Dr. Necip Göksel Kalaycı kimdir? Türkiye'nin en iyi beş cerrahından biri seçilmişti PROFESÖR Dr. Necip Göksel Kalaycı 1939 yılında İstanbul'da doğdu. 1963 yılında İÜ Tıp Fakültesi'nden mezun olan Kalaycı 1990 yılında ''profesör'' ünvanı aldı. Türk Göğüs Cerrahisi, Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneğ i'nin kurucu üyeleri arasında yer alan Prof. Dr. Kalaycı başarılı organ nakilleriyle tanınıyor. 2002 yılında 20 ilde tıpta 32 uzmanlık alanındaki en iyileri belirlemek için yapılan bilimsel bir araştırmada 467 doktorun oyu ile göğüs cerrahisinde Türkiye'nin en başarılı 5 doktorundan biri seçildi. Tıp Doktoru Onur Ödülü sahibi Prof. Dr. Göksel Kalaycı'nın 20'nin üzerinde uluslararası yayında imzası bulunuyor. Evli ve 1 çocuk babası olan Kalaycı' nın cenazesi Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırıldı. Cenaze töreninin rektörlüğün de bulunduğu Beyazıt'taki ana binada yapılacağı açıklandı.

Saldırıların bilançosu kabarık

Prof. Kalaycı cinayeti hekimlere yönelik saldırıların ne ilki ne de sonuncusu. Türk Tabipleri Birliği, 2003 yılından beri hekimlere yapılan saldırı ve şiddet uygulamaları ile ilgili olarak ''Hasta ve yakı nlarını gerçek dışı açıklamalarla hekimler aleyhine kışkırtmak'' suçundan Başbakan Erdoğan ve Sağlık Bakanı Akdağ hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcı lığı'na suç duyurusunda bulunmuştu. Dilekçede sıralanan hekimlere yönelik saldırılar ve tarihleri şunlar:

* 14.7.2004 ve 28.7.2004'de Adana'da iki ayrı hekim bıçaklı saldırıya uğradı. 13 Şubat 2005'de Adana Devlet Hastanesi Acil Servisi'nde hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik silahlı saldırı.

* 21.9.2004'de Adıyaman Devlet Hastanesi Acil Servisi'nde bir hekim hasta yakınlarının yumruklu saldırısına uğradı.

* 6.1.2003'de Ankara'da bir hekim 1 ay sonraya biopsi için gün verdiği hastası nın saldırısına uğradı.

* 12.5.2005'de Bursa Çocuk Hastanesi'nde bir hekime hasta yakınları tarafı ndan silahlı saldırı düzenlendi.

* 20.7.2004'de Çanakkale'de bir hekim hasta yakınları tarafından dövüldü.

* 17.4.2004 ve 26.4.2004'de Denizli'de iki hekim hasta yakınlarının fiili saldırısına uğradı.

* 29.6.2005'de Edirne'de bir hekim ve sağlık memuruna hasta yakınları fiili saldırıda bulundu.

* 18.4.2004 ve 16.3.2005'de Eskişehir'de iki ayrı hekime hasta yakınları saldırdı.

* 2002-2004 yılları arasında İstanbul'da 10 hekime hasta ve yakınları tarafından fiili saldırıda bulunuldu.

* 2002-2005 yıllarında Karabük'te 6 hekime fiili tehdit, silahlı saldırıda bulunuldu.

* 2002-2004 yıllarında Karabük'te 2 hekim dövüldü ve bıçakla yaralandı

* 12.6.2003'de Manisa'da bir hekim darp edildi, 13.4.2005'de bir başka hekim silahlı saldırıda yaralandı.

* 3.7.2005'de Antakya Devlet Hastanesi'nde bir hastanın ölüm olayının ardından hasta yakınları tarafından 4 hekim tehditle dövüldü.

* 22.10.2004'de Mersin'de iki hekim hasta yakınlarının fiili saldırısına uğradı

* 2005 yılında Sakarya'da bir hekim hasta yakını tarafından dövüldü

* 2003 yılında Tekirdağ'da bir sağlık memuru dövüldü, 2004 ve 2005 de 2 hekim hastane bahçesinde bıçaklandı, 10.6.2005'de bir hekim acil serviste hasta yakınlarının saldırısına uğradı

* 2002-2003 yıllarında Trabzon'da görevli 4 hekim fiili saldırıya uğradı, bu hekimlerden birinin aracı kundaklandı.

TEPKİLER

»''Hekim tanrı değil, elimizden geleni yapıyoruz''

Prof. Dr. Mesut Parlak (İÜ Rektörü): Hocamız son derece iyi yetişmiş bir akademisyen, dalında da çok ünlü biridir. Kimseyle en ufak bir problemi olmamıştı. Yaşamında kimseye bir fiske vurmadı. Çok yazık oldu. Hekim arkadaşlarımız bu olaylar artarsa çok ciddi sıkıntı içine girerler. Hocamızla yıllarca birlikte çalıştık. Hekim tanrı değil, biz elimizden geleni yapıyoruz. Eşi haberi olmadan hastaneye geldi. Öğrencisi olan Profesör Şükrü Dilege ile birlikte eşine haberi biz verdik. Ailesine, çocuğuna sabır diliyorum. Bütün arkadaşlarımızın başı sağolsun.

»''Olay hükümetin üniversitelere yönelik saldırgan davranışının sonuçlarından''

Prof. Dr. Tahsin Yeşildere, (Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı): Bu olay hükümetin üniversite üyelerine karşı son dönemdeki saldırgan davranı şının vatandaş üzerindeki sonuçlarındandır. TC vatandaşlarının vergisi ile bu hocalar yetişiyor. Bunca insanı iyileştirmiş, operasyonlarıyla yüzlerce insanı yaşama döndürmüş, kendini insan sağlığına adamış bir bilim insanına yönelik bu tür saldırılar ne yazık ki çok keder verici. Tüm sorumluları görevlerini yapmaya davet ediyoruz. Bu üniversiteye, bilime, düşünen insanlara yapılmış bir saldırıdır. Televizyonlarda da zaman zaman kötü örneklerden yola çıkılarak zaman zaman hekimleri karalayı cı yayınlar yapılıyor. Bunun da saldırganlar üzerinde olumsuz etkisi olduğunu düşünüyorum. Ülkemizde bugüne kadar ne yazık ki birçok öğretim üyesi öldürüldü. Acımız büyük, tüm üniversite camiasına başsağlığı diliyorum.

»?Bu şartlarda hekimlik görevi yerine getirilemez''

Prof. Dr. Mustafa Geçer (İ.Ü. Tıp Fakültesi Dekanı): Bugün genel kurul toplantısını yapacaktık. Ama coşkulu toplantı yerine sabah saatlerinde üzücü olayın haberini aldık. Yaşamları nı insanların hayatlarını kurtarmaya vakfeden doktorlara yönelik yapılan bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Bu şartlarda hekimlik vazifesinin yerine getirilemez. Basın olayın iç yüzünü öğrenmeden hastalarla ilgili yanlı ş bir haber yaparsa, doktorlar hedef haline getirilebilir. Bizi bu tip haberlerle hedef meslek grubu haline getirmeyin.

»''Çok çirkin bir saldırı''

Prof. Dr. Burhan Şenatalar: Olay hasta yakını cinayeti gibi görünüyor. Hangi nedenle olursa olsun son derece kınanması gereken bir durum. Hiçbir nedenle mazur görülemez. Çok çirkin bir saldırı. Bütün kalbimle kınıyorum. Çok değerli bir bilim insanı ve bilim camiası için büyük bir kayıp. Hekimlere yönelik en ufak şiddeti kınamamız gerekiyor.

»''Çarpık sistemin faturası hekimlere çıkarılmasın''

İstanbul Tabipler Odası Başkanı Gençay Gürsoy: Sağlık sistemindeki çarpıklığın faturasının hekimlere çıkarılmasından vazgeçilmeli. Bu yönde bir hafifliği zaman zaman siyasilerin de gösterdiği gerçektir. Bir insana 10 kurşun sıkmak için nasıl bir ruh halinde olunur tasavvur edilemez. Acı olayı umarım yapıcı unsurlara dönüştürmek mümkün olur.