Branş öğretmenlerine zoraki tayin

Milli Eğitim'in doğru düzgün bir öğretmen politikası yok. Öğretmen yetiştirme sistemi, her 10 yılda bir değişiyor. Gün geldi lise mezunlarını üç ayda öğretmen yaptı. Gün geldi veteriner, ziraatçı, mühendis, bankacı, kimi bulduysa sınıfa soktu. En komiği de Fransızca ve Almanca derslerini kaldırıp bu dersin öğretmenlerini İngilizce öğretmenleri olarak atamasıydı...
Şu anda yaşanan kriz ise yine evlere şenlik. Önceki yıllarda, Fen-Edebiyat Fakültesi mezunu on binlerce öğretmeni, zoraki olarak ilköğretim okullarında görevlendiren MEB, şimdi bu öğretmenlere yeni bir dayatmanın içerisinde. Hem de öğretim yılının ortasında ve hiç fikirlerini almadan.
Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Fizik, Kimya gibi branş öğretmenlerine, kendi kadrolarına yönlendirme yerine, ya bulunduğunuz okullarda Türkçe, Fen, Sosyal öğretmeni olursunuz ya da başka okullara gidersiniz tehdidinde bulunuyor. Bu konuda hemen her gün yüzlerce mail geliyor. Kendi branşlarımıza atanmadığımız sürece norm kadro fazlası tehdidiyle karşı karşıyayız. Bakanlığın bu yaptığı düpedüz şantaj diyorlar.
Bu akşam saat 20.00'de, CNN Türk'teki Pozitif Eğitim'de, bu konuyla birlikte diğer öğretmen sorunlarını da masaya yatırıyoruz. Konuğumuz Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddin Dinçer ve öğretmenlerimiz. Çok çarpıcı tespitlerin ve eleştirilerin olacağı kesin. Bakanlık ise her zamanki gibi suskun. Ben yaptım oldu dayatmacılığından bir türlü kurtulamıyor...
ÖSYM, sınav sistemiyle ilgili gelişmeleri, düzenli aralıklarla, kamuoyuna duyuruyor. Başkan Yarımağan, şişirilmiş notların nasıl ayrıcalıklı olmaktan çıkarılacağını, cuma günü düzenlediği basın toplantısında anlattı. Ama sınavla ilgili konularda MEB'den tık yok.

OKS ne olacak?
Hatırlanacağı gibi anadolu liseleri, fen liseleri, öğretmen liseleri, anadolu meslek liseleri ve sınavla öğrenci alan diğer ortaöğretim kurumlarının giriş sınavları, OKS adı altında tek sınavda toplanmıştı. Kolejlere giriş de bu sınavla gerçekleşecekti. Ama özel okullar, Başbakan Erdoğan'a gidip ağlayınca, uygulama bir yıl sonraya ertelenmişti. Bakan Çelik de gelecek yıl yani bu sınav döneminde, kesinlikle ayrı bir sınavın yapılmayacağını açıklamıştı. Ancak ortada hâlâ bir sınav takvimi yok.
Söz konusu tek sınav ne zaman yapılacak? Başvuruları ne zaman başlayacak? Hangi anadolu liselerinin hazırlık sınıfları olacak?
Hiçbir şey belli değil. Oysa geçen yıl başvurular aralık ayında başlamıştı. Eğer bu ay içerisinde gerçekleşmezse, ta şubata kalır. Çünkü ocak, Kurban Bayramı ve yarıyıl tatiliyle geçecek.
Bakanlık, elini çabuk tutmalı ve yapacağı muhtemel yanlışları önleyebilecek zamanı da kendisine bırakmalıdır. Sınava beş kala alınan kararlar hep eksik ya da hatalı oluyor. Geçen yıl bunun onlarca örneğini gördük. Hiç olmazsa bu yıl her şey yolunda gitsin... Anadolu liselerinde hazırlık sınıflarının kaldırılması büyük bir hataydı. Yanlıştan bu yıl kısmen dönülecek. Donanımlı okullara yeniden hazırlık sınıfı açılacak. Ama ya geçen yılki öğrenciler ne olacak? Sistem kurbanı mı yoksa bakan kurbanı mı?
Cağaloğlu, Bahçelievler, Gaziosmanpaşa, Üsküdar ve Kartal Anadolu gibi bazı anadolu liseleri ciddi anlamda Almanca eğitimi yapıyor ve mezunları Almanya, Avusturya gibi ülkelere gittiklerinde hiç dil eğitimi almadan direkt üniversiteye başlayabiliyorlardı. Hazırlık sınıfları kalkınca bu uygulamaya da doğal olarak son verdiler. Bunun gibi çok örnek var.
Özetin özeti: MEB, bazen çok hızlı, bazen de aheste. Ama bir şey var ki, o hiç değişmiyor: Alınan tüm kararlar tartışmalı!..

milliyet/abbas güçlü