2 yıllığına geldim; ama öğretmen açığı olunca Doğu'dan ayrılamadım
"Doğu'daki özel eğitim kurumları bölgenin başarısını katladı" başlıklı dünkü manşetimiz büyük ilgi uyandırdı. Telefon, faks ve elektronik posta yoluyla gazetemize ulaşan okuyucular, öğretmenlerin de unutulmamasını istedi.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi, son yıllarda eğitimde yakaladığı başarıyı fedakar öğretmenlerine borçlu. Her türlü sıkıntıya ve terör olaylarına rağmen gönüllü olarak bölgeye gelen öğretmenlerin şimdi Türkiye'nin sayılı üniversitelerinde okuyan onlarca öğrencisi var. Şenol Düger, Doğu'nun fedakar öğretmenlerinden biri. Diyarbakır Sur Dersanesi'nde kimya öğretmeni olarak çalışan Düger, ?İki yıl kalır, giderim' dediği bölgede 7 yıldır çalışıyor. Diyarbakır'da iki yıl görev yaptıktan sonra batıda bir dersanede çalışmayı planlayan Şenol Düger, çocukların eğitime aç olduklarını görünce bu kararından vazgeçmiş. ?Bölgenin gerçek eğitimcilere ihtiyacı var.? diyen Düger, meslektaşlarına seslenmeden de geçemiyor: ?Lütfen önyargılı olmayın. Buranın insanları gerçekten çok cana yakın. Öğrenciler çok zeki ve ilgi bekliyor.?
Fedakâr öğretmenlerin gayretleriyle üniversiteyi kazanan Doğubeyazıtlı Mehmet Salih Uçar, Diyarbakır'daki öğrencilerin imdadına yetişmiş. Uçar, Doğubeyazıt'ta lise son sınıfa giderken girişimcilerin gayretleriyle bölgeye açılan dershanenin deneme sınavında dereceye girerek ücretsiz okuma hakkı kazanmış. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi'ni kazanan Uçar, öğretmenliği tercih etmesindeki nedeni şöyle açıklıyor: ?Bölgenin her yerinde şiddet yaşanıyordu. Olayların ancak eğitimle biteceğini düşünüyordum. Fakülteyi bitirdikten sonra da isteyerek Doğu'da çalışmaya karar verdim.?
Diyarbakır'a 2 yıllığına gelen; ancak bir daha gitmek istemeyen öğretmenlerden biri de Mikail Şahin. Özel bir eğitim kurumunda psikolojik danışman ve rehberlik öğretmenliği yapan Şahin, çocuklarda daha çok ezilmişlik duygusunun hakim olduğuna dikkat çekiyor. İnönü Üniversitesi'ni, çok sevdiği fedakâr öğretmenleri sayesinde kazandığını anlatan Şahin, bir öğretmenini örnek alarak bölgeye gelmiş. Manisalı olan Şahin, yarıyıl tatilinde üniversiteye gönderdiği öğrencilerle bir araya geldiğini dile getiriyor.
Terör olaylarının yaşandığı Mardin'in Kızıltepe ilçesinde tanıştığı iki öğretmen sayesinde Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Edebiyat Bölümü'nü kazanan Şerif Aydın ise bölgede meydana gelen terör olaylarına da tanık olmuş. Aydın, ?Dünya bir nesil kavgası veriyor. Bu kavgada Güneydoğu en önemli pazarlardan biri olarak görülüyor. Yıllarca akan kanı gözyaşlarımızla yıkadık durduk. Zira akan kan tanıdık, kardeş kanıdır. Bunu da ancak eğitimin mürekkebi durdurabilir.? diye konuşuyor.
?Devlet, bölgeye okul açmak isteyen girişimcileri desteklemeli?
Güneydoğu'da 50'ye yakın özel eğitim kurumunu bünyesinde barındıran Gökalp Dershaneler Birliği Başkanı ve Diyarbakır Sur Dershaneleri Genel Müdürü Muhammet Özcan, bölgedeki yakalanan başarıda fedakârca çalışan öğretmenlerin büyük katkısı olduğunu dile getiriyor. Türkiye'nin birçok yerinde çalıştığını anlatan Özcan, bu bölge kadar eğitime muhtaç çocuk görmediğini ifade ediyor. Öğretmenlerin yemek arasında bile çocuklara yardımcı olmak amacıyla soru çözdüklerini, sorunlarını dinlediklerini söyleyen Özcan, ?Öğretmenlerimiz o kadar büyük fedakârlıkta bulunuyorlar ki bazen günde 16-17 saat çalıştıkları oluyor.? diyor. Özcan, öğretmenlerin emeğinin karşılığının ise öğrencilere güzel bir üniversite kazandırmak olduğunu vurguluyor. Özel eğitim kurumlarının desteklenmesi gerektiğini belirten Özcan, ?Ben bölgeye okul açacağım, diyen birine devlet, arsayı tahsis etmeli, gerekirse vergi bile almamalıdır. Çünkü yapılan çalışmaların olumlu sonuçlarını hepimiz görüyoruz. Özel eğitim kurumları sayesinde bu yıl da yüzlerce öğrenci üniversite kapılarını araladı. Bu büyük başarı.? diye konuşuyor.
zaman