Faruk Çelik'ten sözleşmeliye kadro açıklaması

"(Sözleşmeli kamu personelinin kadroya alınması) Yerel yönetimlerin dışındaki sözleşmelilerle ilgili kesin alınmış bir karar yok"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 02 Mayıs 2013 15:51, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, sözleşmeli personelin kadroya alınmasına yönelik çalışmalara ilişkin, "Yerel yönetimlerin dışındaki sözleşmelilerle ilgili kesin alınmış bir karar yok. KİT'ler şu anda değerlendirme kapsamımızda değil. Geri kalan 80 bin sözleşmeliyle ilgili, yerel yönetimdeki sözleşmelilerle birlikte toptan değerlendirilmesinin uygun olacağı şeklindeki çalışmamızı yürütüyoruz" dedi.

Bakan Çelik, 1. Şanlıurfa Tanıtım Günleri etkinliğine gelişinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Sözleşmeli kamu personelinin kadroya alınmasına yönelik çalışmaların geldiği noktanın sorulması üzerine Çelik, yerel yönetimlerdeki sözleşmeli personelin kadroya alınmasının kesinleştiğini ve bunu daha önce kamuoyuyla paylaştıklarını söyledi.

*80 bin sözleşmeliye kadro mu geliyor? - Video

*Memur-Sen: 4B ve 4C'liler kadroya alınmalı

Daha önce bazı sözleşmeli personelin kadroya alındığını ancak belediyelerde çalışan sözleşmelilerin bu kapsamda yer almadığını anımsatan Çelik, belediyedeki sözleşmeli personelin kadroya alınması için çalışmaların yürütüldüğünü ifade etti. Çelik, şöyle devam etti:

"Bu çalışmayı yaparken, 164 bin sözleşmeli personel var şu anda. Bunların 75 bini KİT'lerde. KİT'ler şu anda değerlendirme kapsamımızda değil. Geri kalan 80 bin sözleşmeliyle ilgili, yerel yönetimdeki sözleşmelilerle birlikte toptan değerlendirilmesinin uygun olacağı şeklindeki çalışmamızı yürütüyoruz. Bunun netleşmesi Sayın Başbakan'a takdimimizden sonra olacak. Şu anda yerel yönetimlerin dışındaki sözleşmelilerle ilgili kesin alınmış bir karar yok. Ama yerel yönetimlerdeki sözleşmeli personeli kadroya aldığımız zaman da diğer sözleşmelilerin talepleri devam ediyor. 'Bunu acaba köklü bir şekilde çözüme kavuşturabilir miyiz' diye yaptığımız çalışmayı tamamlamış bulunuyoruz. Şu anda KİT'lerin dışında 80 bin sözleşmeli var."

-"Taksim'i anma açısından hiç kimseye kapatmadık"-

Çelik, gazetecilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde Taksim Meydanı'nda yaşanan olayları hatırlatması üzerine, 1 Mayıs'ın AK Parti iktidarında bayrama dönüştürüldüğünü belirterek, Taksim'in 1977 olaylarından dolayı emek kesimi açısından önemi olduğunu söyledi. "Buna saygı duyuyoruz. Bu açıdan da Taksim'i kapatmış değiliz. Taksim açık" diyen Çelik, sendikaların Taksim Anıtı'na çelenk koyabileceğini, bildiri okuyabileceğini, bazı kesimleri de telin edebileceğini kaydetti.

Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Taksim, bir miting alanı olsun düşüncesi konusunda Sayın Başbakanımız taraflara çok net şeyler söyledi. 'Biz İstanbul'un Anadolu, Avrupa yakasına iki dev miting alanı yapmak üzereyiz. O talimatı verdim. Bu alanlarda bütün etkinlikler gerçekleştirilsin' dedi. Bu görüş, doğru bir görüştür. 14 milyonun yaşadığı İstanbul'daki mekanlar gelişi güzel kullanılmamalı. 14 milyona karşı sorumluluğumuz var. Hükümet, bununla ilgili bir çalışmayı gerçekleştiriyor ama bu yıl açısından bakacak olursak o kadar yoğun bir inşaatın olduğu yerde bazı sendikaların hala Taksim'de ısrarcı olmaları doğru olmamıştır. Görüntüler de Türkiye'nin hak ettiği görüntüler maalesef değil. Bir çok sendika ve bir çok emekçi, Türkiye'nin Diyarbakır'ından Çanakkale'sine kadar güzel etkinlikler yapmışlardır. Dünyada da etkinlikler olumsuzluklara vesile olmadı. O halde Emek ve Dayanışma Günü'nde emeğin haklarını, sorunlarını konuşmamız gerekiyor. Meydan kavgalarından vazgeçelim. Taksim'i de biz anma açısından hiç kimseye kapatmadık, kapatmayacağız."

-"Demokraside kurallar vardır"-

Bir gazetecinin "CHP liderinin dünkü olaylarla ilgili açıklamaları olmuştu. Sizleri de eleştirdi" sözleri üzerine Çelik, şunları kaydetti:

"Bizim Türkiye'yi hangi noktaya taşıdığımızı Sayın Kılıçdaroğlu göremiyor. Bizim Türkiye'yi nereye taşıdığımızı bütün dünya biliyor. 'Herkes her yerde gösteri yapabilir, her şeyi yapabilir' anlayışı da çok demokratik bir yaklaşım değil. Demokraside kurallar vardır. Bu kurallar çerçevesinde hareket etmek gerekiyor. Siz başkasının hukukunu zedelediğiniz zaman meydana gelen tabloyu nasıl telafi edeceksiniz- Dün Şişli'nin ve Taksim'in etrafındaki iş yerlerinin durumunu hepiniz gördünüz. Bu mudur demokrasi, bu mudur gösteri- Bunu hangi vatandaşımız onaylar- Bu anlayışlar artık çok geride kaldı. 20'nci yüzyıl sendikacılık bakışıyla, 20'nci yüzyıl hak arayışıyla, 21'inci yüzyıl hak arayışı metotları arasında farklar var. Bunları artık sendikalarımızın görmesi lazım." dedi.

Muhabir: Fatma Can / Eda Ünlü Özen

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber