'Prim affı' tasarısını bu işten anlamayan Maliye bürokratları hazırlamış

Haber Giriş : 05 Şubat 2006 12:40, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Prim affında sona doğru

05 Şubat 2006 Pazar

Yaklaşık bir yıldan beri konuşulan SSK ve Bağ-Kur prim affı nihayet TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüp Meclis Genel Kurulu'na gönderildi. Prim affı meclis gündeminin ilk sırasında yer almaktadır. Bu günlerde görüşülüp kabul edilmesi bekleniyor. Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilen tasarı hakkında sizleri bilgilendirmek istiyorum. Bağ-Kur prim affı konusunu ise gelecek haftaya bırakıyorum.

SSK primlerinin kapsamı

Kamu ve özel sektörün ödemesi gereken;

-Sigorta primi,

-Sosyal güvenlik destek primi,

-İşsizlik sigortası primi,

-İdari para cezası,

-Sosyal yardım zammı borçları,

-Asgari işçilik fark primi,

-İsteğe bağlı sigorta primi,

-Topluluk sigortası primi,

af kapsamındadır.

Hemen belirtelim ki tasarıya göre, 31 Mart 2005 tarihine kadar olan prim borçları af kapsamına alınmıştır. İsteğe bağlı sigorta ve topluluk sigortası primleri ise 1 Mayıs 2003'ten sonrası için geçerlidir.

Kanun yürürlüğe girdikten sonra iki ay içinde müracaat edenler prim affından yararlanabilecek.

Borcun silinecek kısmı

Borç ana para miktarı 100 bin YTL ve altında olanlar için 31 Aralık 1998 tarihine kadar gecikme zammı, bu tarihten sonra enflasyon (toptan eşya fiyat endeksi) esas alınarak gecikme zammı hesaplanacak ve ödenmesi gereken miktar bulunacak.

Örneğin; 1995-1998 yıllarından 80 bin YTL borç aslı ve 400 bin YTL gecikme zammı ile toplam 480 bin YTL prim borcunuzun olduğunu varsayalım. Bu borcun gecikme zammı 31 Aralık 1998 tarihine kadar hesaplanan 50 bin YTL gecikme zammı aynen kalacak. 1 Ocak 1999 tarihinden sonra (TEFE) hesabı yapılacak (2005 yılından sonra ÜFE-üretici fiyat endeksi).

Hesaplama sonucunda örneğin 200 bin YTL enflasyon artışı kadar artış tespit edilirse artı 50 bin YTL Aralık 1998 tarihine kadar olan gecikme zammı ile birlikte toplam 250 bin YTL faiz ve 80 bin YTL ana para olmak üzere borcunuz 330 bin YTL'ye inecek. Toplamda 150 bin YTL gecikme zammından kurtulmuş olacaksınız.

Borcu çok olana farklı hesaplama

Borç aslı tutarlarının (ana para) 100.000 YTL'nin üstünde olması halinde ise, ödeme süresinin bitiminden yeniden yapılandırma başvurusunun yapıldığı tarihten önceki ayın sonuna kadar, yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre gecikme zammı hesaplanmak suretiyle borç tutarı tespit edilir.

Bu tutardan;

Bilanço esasına göre defter tutan işverenlerin bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar vermiş oldukları en son gelir veya kurumlar vergisi beyannamesi eki bilançosu esas alınarak, ?(Dönen Varlıklar-Stoklar) / Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklar? işlemi sonucunda bulunacak oran 0.50 ve altında olduğu takdirde bu durum borçlu açısından ?çok zor durum? hali kabul edilerek; söz konusu oran 0.50-0.40 arasında ise % 10'u; 0.39-0.30 arasında ise % 20'si; 0.29 ve altında ise % 30'u silinecek.

Diğer defterleri tutan işverenler tarafından 31/12/2004 tarihi itibariyle beyan edilecek mali durum bildirimi esas alınarak, ?(Kasa+Banka+Kısa Vadeli Alacaklar) / Kısa Vadeli Borçlar? işlemi sonucunda bulunacak oran 0.30 ve altında olduğu takdirde bu durum borçlu açısından ?çok zor durum? hali kabul edilerek, söz konusu oran 0.30-0.20 arasında ise %10'u; 0.19-0.10 arasında ise % 20'si; 0.09 ve altında ise % 30'u silinecek.

1 Ocak 2005 tarihinden önce vergi mükellefiyeti sona eren veya haklarında iflas kararı verilenler için % 30'u terkin edilerek,

yapılandırmaya esas olan borç hesaplanır.

Ancak, bu şekilde hesaplanan borç her halükarda 100 bin YTL. nin altında olanlar için hesaplanan şekliyle bulunacak rakamdan daha az olamayacak.

Mali müşavirlere hesap görevi

Bu maddede belirtilen oranları hesaplama konusunda 3568 sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'na göre ruhsat almış meslek mensuplarına görev verilebilir. Görevlendirilen meslek mensupları, yaptıkları hesaplamaların defter, kayıt ve belgelere uygun olmasından sorumludurlar.

Bu tasarı değişmeli

Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülüp kabul edilen prim affının pratik yönü yok. Bu tasarı SSK ve Bağ-Kur hakkında hiç bilgisi olmayan maliye bürokratları tarafından hazırlanmış. Sosyal güvenlik uzmanının kaleminden bu kadar karışık, faydasız ve uygulama imkanı olmayan bir tasarının çıkması mümkün değil. Nitekim SSK ve Bağ-Kur yöneticileri bu tasarının hazine ve maliye tarafından dayatıldığını, kendi hazırladıkları tasarı ile alakası olmadığını söylemektedirler. Ancak görevde oldukları için açıklama yapamıyorlar.

Bilindiği gibi, 2003 yılından benzer bir af çıkarıldı. Bu af işleri daha da karmaşık hale getirdiği için aradan üç yıl geçmeden yeni bir af hazırlandı. Anlaşılan ne hükümet, ne Çalışma Bakanı ve ne de Milletvekilleri geçmişi hatırlamıyor. Geriye bakmıyorlar. Tarihten ders almıyorlar. Bana göre bu tasarı bu hali ile yasalaşırsa pek yakında yeni bir af tasarısını tartışırız..

Şerif Ercan/ Türkiye

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber