Çinçin'de kimse 1400 liraya çalışmak istemiyor

Ankara'da 2 bin polisin katılımıyla suç örgütüne yönelik gerçekleştirilen operasyonla Çinçin ve etrafındaki bölgenin sıkıntıları yeniden gündeme geldi.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 20 Temmuz 2013 14:54, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Çinçin'de kimse 1400 liraya çalışmak istemiyor
*Ankara'da 2 bin polisle suç örgütü operasyonu

Çinçin üzerine değerlendirmelerde bulunan Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdem "Buradaki insanlar yasa dışı işlere bulaştığı için kayıt dışı gelire sahipler. Kimse 1400 liraya memuriyet yapmak, asgari ücretle çalışmak istemiyor. Çinçin etrafında yaşayan çocuklar silah taşımanın gurur verici olduğunu düşünüyor. Polis amca eğitimleri ile birçok çocuk topluma kazandırılabilir" dedi.Çinçin'de üç yıl önce yaptığı sosyolojik araştırma sonucu bu bölgeyle ilgili bilgiler derleyen Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tevfik Erdem, konuyu değerlendirdi. Prof. Dr. Erdem, başkentin en eski tarihi yerleşim yeri olan Ankara Kalesi civarına Cumhuriyet'in ilanından sonra Ulus'taki inşaatlarda çalışan işçilerin yerleştiğini, 1940-1950'lerde göç oranının artmasıyla bu bölgede yasa dışı işlerin yürütülmeye başlandığını söyledi.

KAYIT DIŞI GELİRLERE SAHİPLER

Ankara Kalkınma Ajansı ve Altındağ Kaymakamlığı ile 2010'da yürütülen Altındağ'ın Sosyokültürel Dokusu Projesi ile söz konusu bölgeyi daha iyi tanıma imkanı bulduğunu belirten Erdem, Çinçin'in kentsel dönüşüm projeleriyle korkulacak yönünün azaldığını dile getirdi. Medyada Çinçin'in "belalı" olarak nitelendirildiğini ancak Çinçin'de kentsel dönüşümün ardından Yenidoğan ve Hıdırlıktepe mahallelelerinin emniyet açısından sıkıntılı iki bölgeye dönüştüğünü ifade etti.

Suç işlemeyen veya pişman olan ailelerin bölgede maddi sıkıntı çektiğini ve ailelerin parçalandığını anlatan Erdem, eğitim seviyesinin oldukça düşük olduğu mahallede çocukların çevresinde devlet dairesinde çalışan hiçbir rol model bulunmadığına dikkati çekti. Aile fertlerinin kamu kurumlarında çalıştırılmaya teşvik edilmesi ve bunun desteklenmesi gerektiğini belirten Erdem, şöyle konuştu: Buradaki insanlar yasa dışı işlere bulaştığı için kayıt dışı gelire sahipler. Kimse 1400 liraya memuriyet yapmak, asgari ücretle çalışmak istemiyor, yüksek gelir elde etmek istiyor. Belki bir iki tanesi 'Ben az ama huzurlu hayat istiyorum' diyecek. 'Polis yaklaştığı zaman korku yaşamak istemiyorum' diyenler çıkacaktır.

"OLAĞANÜSTÜ ÇİNÇİN İMAJI VAR"

Erdem, mahalle sakinlerinin sigortalı olmaları durumunda yardımların kesileceğini düşündüğünü bu yüzden meslek kurslarına gitme konusunda da istekli olmadıklarını öne sürdü. Türkiye genelinde "Olağanüstü Çinçin imajı" ile karşı karşıya olduklarını belirten Erdem, "Çinçinliyim" demenin de özel bir misyon taşıdığını veya diğerlerinin gözünde suçlu, suç işlemeye eğilimli kişi olarak damgalandığını aktardı.

Altındağ'ın Sosyokültürel Dokusu Projesi kapsamında Çinçin'in bazı mahallelerinde gece arabayla dolaştığını ve kendisine "66" veya "Kubar" diye tabir ettikleri uyuşturucudan isteyip istemediğinin alenen sorulduğunu anlatan Erdem, geceyarısı sokak kenarında bekletilen çocukların, büyükler tarafından uyuşturucu satışı için kullanıldığını söyledi.

Çinçin'deki çocukların silah taşımanın gurur verici olduğunu düşündüğüne dikkati çeken Erdem, "Polis amca eğitimleri ile birçok çocuk topluma kazandırılabilir" dedi. Suça karışmamış veya tövbe etmiş ailelerin, çocukları uyuşturucuya bulaşmasın diye evlerine bilgisayar aldığını dile getiren Erdem, "İnternet aracılığıyla çocuları eve bağlayarak uyuşturucudan ve suçtan uzak tutmaya çalıştığına şahit oldum. Burada ki bazı aileler de huzurlu bir hayat istiyorlar" diye konuştu.

'OPERASYON ETKİLEYİCİ AMA...'

Hıdırlıktepe'de bir sokağın kenarındaki bir evden başka birinin evinin bahçesine geçmenin çok kolay olduğunu, suçlunun bu karışık yolları çok iyi bildiği için labirent gibi dar sokakların kaçmasını kolaylaştırdığını belirten Erdem, "Ama bu karmaşık yapı polisin zanlıyı yakalamasını imkansızlaştırıyor" ifadesini kullandı.

Ankara'da şafak operasyonuyla 170 adrese eş zamanlı baskın düzenlenmesini çok etkileyici bulduğunu vurgulayan Erdem, şunları kaydetti: "Hava destekli operasyonla kimin nereye kaçtığı takip edilebiliyor, aşağıdaki ekipleri yönlendirebiliyorsunuz. Ankara Emniyet Müdürlüğünün başarısı, hava desteğinden ve asayiş, narkotik, organize, kaçakçılık ve terörle mücadele ekiplerinin işbirliğiyle çalışmasındandır. Çünkü burada tek bir suç çeşidi yok. Her bir aile kendi alanında uzman.” Erdem, operasyonla çeşitli suç örgütlerinin elebaşları yakalandığı için uyuşturucu satışlarının yer değiştireceğini ancak bu süre zarfında çete faaliyetlerinin takip edilmesi gerektiğini söyledi.

"KADIN VE ÇOCUKLARA YÖNELİK PROGRAMLAR ETKİLEYİCİ OLUR"

Bölgede yürütülen toplum destekli polis eğitimlerinin ve insanları kazanmaya yönelik çalışmaların artarak sürmesi gerektiğini belirten Erdem, özellikle kadın ve çocuklara yönelik programları etkili olacağını dile getirdi. Operasyonların tek başına buradaki sıkıntının giderilmesi için yeterli olmayacağını savunan Erdem, şöyle devam etti: Yenidoğan ve Hıdırlıktepe inanılmaz sıkıntılı bölgeler. Yenidoğan ve Hıdırlıktepe Mahalleleri ıslah edilmedikçe, suça bulaşmamış yeni nesli kurtarmadıkça, Ankara genelindeki suç oranı azalmayacak. Sadece suç işleyen gruplar yer değiştirecek, bölgede mekansal değişim yaşanacak. Bu ailelerin başka yerlere taşınmasıyla diğer bölgelerde ki suç oranları artıyor. Sincan'a ve Altındağ'ın bir başka mahallesine taşınanlar bunu gösterdi.

Erdem, doğrudan suçluyla uğraşma yerine suçluyu rehabilite edecek veya bir sonraki nesli kurtaracak yöntemler üretilmesi gerektiğine işaret etti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber