Lübnan'da kaçırılan pilotlar, İstanbul'a ulaştı

Kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan Türk pilotlar, İstanbul'da

- Murat Akpınar ile Murat Ağca'nın bulunduğu uçak, İstanbul Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı

İSTANBUL (AA) - Lübnan'da kaçırıldıktan sonra serbest bırakılan Türk pilotlar Murat Akpınar ile Murat Ağca, Türkiye'ye getirildi.

Akpınar ile Ağca'nın içinde bulunduğu uçak, saat 23.10'da İstanbul Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı.

Lübnan'da kaçırılan Türk pilotları serbest bırakıldı. Özel uçakla Türkiye'ye hareket ettiler.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Bayram sevincimize sevinç katan haberi artık paylaşabiliriz, "Pilotlarımız Türk yetkililere teslim edildi." dedi.

"MUTLU HABERİ VERDİM"

Davutoğlu, "Pilotlarımız Büyükelçimizin yanındalar şuan. Türkiye'ye doğru yola çıkacaklar. Pilotların eşleriyle görüşüp mutlu haberi verdim. Lübnan ve Katar Dışişleri Bakanları'na teşekkür ederim." ifadelerini kullandı.

"SELAMLARI VAR"

Ahmet Davutoğlu, "Büyükelçimizin yanında şuanda güvende olan pilotlarla şimdi görüştüm tüm halkımıza selamları var." şeklinde konuştu.

DAVUTOĞLU: PİLOTLARIMIZ, AZ SONRA TÜRKİYE'YE DOĞRU YOLA ÇIKIYORLAR

Beyrut'ta kaçırılan THY pilotları Murat Akpınar ile Murat Ağca'nın serbest bırakılması ile ilgili olarak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu sosyal paylaşım sitesi Twitter'deki hesabından açıklamalarda bulundu. Pilotların Türkiye'ye doğru yola çıkmak üzere olduklarını ifade eden Davutoğlu, "Bayram sevincimize sevinç katacak güzel haberi artık paylaşabiliriz. 9 Ağustos'tan bu yana Lübnan'da alıkonulan THY pilotlarımız Murat Ağca ve Murat Akpınar yoğun girişimlerimiz sonucu büyükelçimizin yanında kendileri ile şimdi görüştüm. Tüm halkımıza selamları var. Az sonra Türkiye'ye doğru yola çıkıyorlar" ifadelerini kullandı.

"ÇEKTİĞİMİZ ACILARI ALLAH BİR DAHA ÇEKTİRMESİN"

Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta geçtiğimiz Ramazan Bayramı'nın birinci günü kaçırılan Türk Hava Yolları pilotları Murat Akpınar ve Murat Ağca bu akşam Lübnün polisine teslim edildi.

Kaçırılan pilotlardan Murat Akpınar'ın babası Rıfat Akpınar da pilotları beklemek için İstanbul'a hareket etti. Baba Akpınar, hareketinden önce Adnan Menderes Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, "70 gün beklemek kolay olmadı. Çok acılar çektik. Çektiğimiz acıları, Allah bir daha çektirmesin" dedi.

"EN MUTLU GÜNÜM"

Akpınar, şunları söyledi: "Bir baba olarak oğluma kavuşacağım için en mutlu günümü yaşıyorum, çok sevinçliyim. Bu süreçte çocuğum tatil, ticaret veya ziyaret için gitmiş olsa ayrı ama çocuğumuzun kimin elinde olduğunu bilemiyorduk. Kaçıranlar kim? Onun için endişeliydik"

"SEVİNCİMİZİ AİLE İÇİNDE YAŞAMAK İSTİYORUZ"

Kaçırılan pilotlardan Murat Akpınar'ın kardeşi Bülent Akpınar da, aile olarak bu süreçte ön plana çıkmadıklarını belirterek, "Şimdi de bu sevinci kendi içimizde aile içinde yaşamak istiyoruz" dedi.

Haber: Türk Pilotlar Türk Yetkililere Teslim Edlidi

- Dışişleri Bakanı Davutoğlu: (2)
- "Pilotlarımız, hiçbir kötü muameleye maruz kalmadıklarını, yaptığımız bütün girişimlerden haberleri olduğunu, bütün bunların onlara güven hissi verdiğini, Türkiye Cumhuriyetinin ve hükümetin arkalarında olmasından doğan özgüvenle davrandıklarını ifade ettiler"
- "Seslerinde, ifadelerinde en ufak bir titreme ya da şaşkınlık ve tereddüt hali yoktu. Ben gurur duydum, onların sesindeki bu özgüvenden. Ülkelerine duydukları bu güvenden dolayı da müteşekkiriz"

KONYA (AA) - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Lübnan'da 9 Ağustos'tan bu yana alıkonulan Türk pilotlarla görüştüğünü belirterek, "Pilotlarımız, hiçbir kötü muameleye maruz kalmadıklarını, yaptığımız bütün girişimlerden haberleri olduğunu, bütün bunların onlara güven hissi verdiğini, Türkiye Cumhuriyetinin ve hükümetin arkalarında olmasından doğan özgüvenle davrandıklarını ifade ettiler" dedi.

Davutoğlu, Konya'daki konutunun önünde gazetecilere yaptığı açıklamada, kaçırılan Türk pilotlarının ailelerinin de çok zor bir süreç yaşadığını söyledi.

Kendileriyle defalarca telefonla görüştüğünü, sürekli temas halinde olduğunu ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Sayın Başbakanımız aradı, Sayın Cumhurbaşkanımız görüştüler. Kendileriyle yüz yüze görüştüğümüzde yaptığımız çalışmaları anlattık ve bu meselenin hepimiz için onur meselesi olduğunu paylaştık. Her iki pilotumuzun eşleri Dilek ve Nur Hanım da gerçekten çok vakur bekleyiş içindeydiler. Aile büyükleri ve çocuklarıyla biraz önce konuştum. Millet adına teşekkür ettim. Biz bundan önce de birçok süreç yönettik. Son 10 yılda 178 vatandaşımızı değişik şartlardan kurtardık, ailelerine kavuşturduk. Her aileye kavuşturmak bizim için bayramdır. Ben tekrar pilotlarımıza ve ailelerine 'geçmiş olsun' diyorum. 'Allah, bir daha onları ayırmasın' diye niyazda bulunuyorum. İnşallah bundan sonra birlikte olurlar, en kısa zamanda bir araya gelecekler, biz de hasret gidereceğiz."

Davutoğlu, pilotların kötü muameleye maruz kalıp kalmadıklarına ilişkin soruyu şöyle yanıtladı:

"Hayır. Pilotlarımızın her ikisi de özgüven içinde telefonda konuştular. Pilotlarımız, hiçbir kötü muameleye maruz kalmadıklarını, yaptığımız bütün girişimlerden haberleri olduğunu, bütün bunların onlara güven hissi verdiğini, Türkiye Cumhuriyetinin ve hükümetin arkalarında olmasından doğan özgüvenle davrandıklarını ifade ettiler. Seslerinde, ifadelerinde en ufak bir titreme ya da şaşkınlık ve tereddüt hali yoktu. Ben gurur duydum, onların sesindeki bu özgüvenden. Ülkelerine duydukları bu güvenden dolayı da müteşekkiriz. Bu, nihayet ülkemiz için iftihar vesilesidir. Hem vatandaşlarımıza sahip çıkma gücümüz ve kudretimiz açısından hem de vatandaşlarımızın kendi devletlerine duydukları güven açısından...

Ben tekrar geçmiş olsun diyorum."

- "Türkiye'ye intikal ediliyorlar. En kısa zamanda inmiş olacaklar"

Pilotların ülkeye ne zaman dönecekleri sorusu üzerine Davutoğlu, "Şu anda uçağa bindiler. Türkiye'ye intikal ediliyorlar. En kısa zamanda inmiş olacaklar" diye konuştu.

Davutoğlu, geçen yıl kaçırılan Lübnanlı hacıların durumuyla ilgili soru üzerine de bu iki süreci başından itibaren ayrı tuttuklarını, Lübnanlı hacıların kurtarılması için de çok büyük çaba sarf ettiklerini dile getirdi.

Sadece Lübnanlı hacıların değil, 48 İranlının da Suriye'den çıkarılmasına Türkiye'nin diğer bazı ülkelerle aracılık yaptığını anlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Lübnanlı hacılarla da yakından ilgilendik. İlk andan itibaren sorumluluk alanımızda olmamasına rağmen bütün bu meseleleri Türkiye, insani olarak değerlendirmiştir ve elimizden gelen her türlü çabayı gösterdik ancak bu iki olay arasında bağlantı kurulmasının doğru olmadığını ilkesel olarak ifade ettik. Suriye'de kontrolümüz, egemenliğimiz yok. Oradaki bir olay... Dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve vatandaşları sorumlu tutulamaz. O, ayrı bir süreçtir. Yine onlara destek olarak Suriye'de tutuklu bulunan bazı muhalif hanımlarla ilgili başka süreç işledi. O olayla bunun arasında irtibat kurulmaması gerekir ancak onların da kurtarılmasına Türkiye çok ciddi katkı sağladı. Onların da ailelerine kavuşmasından mutluluk duyuyoruz. Bölgemizde hangi eve ayrılık ateşi düşerse bizim evimize düşmüş gibi hissederiz. Bu ateşin yaktığı evin şu veya bu mezhebe, şu veya bu etnik gruba mensup olması bizim için hiçbir anlam ifade etmez. Onun için çok yoğun çaba sarf ediyoruz.

Özellikle MİT ve ilgili güvenlik birimlerimiz yoğun çaba içindeydi. Onlar da ailelerine bugün itibarıyla kavuşacaklar ama bu ayrı işleyen bir süreçtir. Onların da ailelerine kavuşmalarından, bu bayramı geç de olsa idrak etmelerinden dolayı mutluluk duyuyoruz."