Türk Sağlık-Sen'den hastane birimlerinin özelleştirilmemesi için dava..

Kaynak : İhlas Haber Ajansı
Haber Giriş : 22 Haziran 2006 15:38, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

TÜRK SAĞLIK-SEN'DEN SAĞLIK BAKANLIĞI'NA "ÖZELLEŞTİRME" FRENİ

Türk Sağlık-Sen, Sağlık Bakanlığı'nın, devlet hastanelerinin birimlerini ihaleyle özelleştirilmesi uygulamasının durdurulması için Danıştay'a dava açtı.

Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Gaziantep'in Nizip İlçesi'nde başlayan ve Ankara'daki hastanelerde devam eden özelleştirmeyle hastanelerin parça parça satıldığını iddia etti. Kahveci, dün Bey Sofrası Restorant'ta sağlık muhabirleriyle akşam yemeğinde bir araya geldi. Kahveci, Nizip'te laboratuvar, röntgen ve ameliyathane, Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Keçiören Devlet Hastanesi'nde laboratuarının ihaleyle özelleştirildiğini ifade etti.

Sağlık Bakanlığı'nın "özerkleştirme" adı altında hastaneleri parça parça sattığını ileri süren Kahveci, bu birimlerde çalışan yetişmiş memurların ise alakasız bölümlere gönderildiğini kaydetti. Uygulamanın kısa bir süre sonra tüm Türkiye'deki devlet hastanelerine yayılacağını savunan Kahveci, böylece devletin sağlık hizmetlerinden elini çekeceğini vurguladı. Uygulamanın durdurulması için Danıştay'a dava açtıklarını belirten Kahveci, bu yanlıştan dönülmesi gerektiğini ifade etti. Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın temelinde sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi düşüncesinin yattığını anlatan Kahveci, "Hastaneler birer işletmeye dönüştürülecek birinci basamak sağlık hizmetleri aile hekimliği adı altında özelleştirilecek, sağlık hizmetlerinin finansmanında genel vergiler yerine Genel Sağlık Sigortası adı altında yeni bir sağlık vergisi getirilecek, sağlık kurumları ve personeller kamusal hizmet anlayışı yerine rekabeti esas alacaktır. Kamu yerine piyasayı öngören bir bakış açısının uzantısı olan sağlıkta dönüşüm programı çerçevesinde devlet sağlık alanından giderek çekilecek, sağlık hizmetleri alınır-satılır bir mala dönüştürülecek ve böylece kamusal hak olmaktan çıkarılarak parası olanın erişilebileceği bir hizmet anlayışına dönüşecektir" diye konuştu.

Sağlıkta Dönüşüm Programı'nın gerçek yüzünün halktan gizleyerek özelleştirmeye dönük uygulamaların aşama aşama hayata geçirilmeye devam ettiğini söyleyen Kahveci, şunları kaydetti:

"Aile hekimliği, hizmet alımı, sözleşmeli personel istihdamı, genel sağlık sigortası, özel hastanelerin teşvik edilmesi, koruyucu sağlık hizmetlerinin göz ardı edilmesi, ve benzeri uygulamalar özelleştirme zincirinin halkalarını teşkil etmektedir. Bu uygulamalardan en dikkat çekicisi olanı ise bir çok ilde faaliyet gösteren hastanelerin röntgen, laboratuar, ameliyathane ve acil servis hizmetleri gibi üniteler personeli ile birlikte ihale edilerek özel sektöre verilmesidir. Bu birimlerde görev yapan personeller ise başka birimlerde görevlendirilmiştir. Söz konusu Kamu İhale Kanunu'nun 4. maddesinde yer alan taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanması hükmü Sağlık Bakanlığı'nca yanlış yorumlanarak ilgili birimlerde ihale usulüyle personel istihdam edilebileceğinin hukuk ihlali olmadığını ileri sürmüştür. Ayrıca, hizmet satın alınmasının gerekçeleri arasında yer alan eğitimli personel yetersizliği ifadesi halen kamu görevi yürüten personellere hakaret niteliği taşıdığı gibi personellerin gelişen teknolojiye ayak uydurabilmesi için hizmet içi eğitimlerle eğitilmemesi Sağlık Bakanlığının eksikliğini ortaya koymaktadır. Sağlıkta dönüşümden sağlık hizmetlerinin piyasaya açılarak özelleştirilmesini anlayan Sağlık Bakanlığı, ilk olarak Nizip Devlet Hastanesi'nde başlatarak diğer devlet hastanelerine yaygınlaştırmaya çaba gösterdiği sağlık hizmetlerinin satın alınması suretiyle gördürülmesi girişimleri doğru bir uygulama değildir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber