İzmir'e de Başbakanlık ofisi açacağız

Başbakan Davutoğlu, seçimden sonra İzmir'e bir Başbakanlık ofisi açıp, toplantıların bir kısmını İzmir'de yapacaklarını söyledi.

Kaynak : Akşam
Haber Giriş : 31 Ocak 2015 14:05, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
İzmir'e de Başbakanlık ofisi açacağız

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin Halkapınar Spor Salonu'nda gerçekleştirilen 5. Olağan İl Kongresi'nde, kenti "ufuk şehir" olarak nitelendirdi.

Kentin her bir köşesinin yanı sıra Çakabey'e, Osmanlı leventlerine, ilk kurşunu sıkan Hasan Tahsin'e, Çakıcı Mehmet Efe'ye, Kocatepe'den başlattığı yürüyüşü İzmir'de istiklalle noktalayan Gazi Mustafa Kemal ile ordularına ve şehit Başbakan Adnan Menderes'e selamlarını ileten Davutoğlu, kenti tarihin sembol şehirlerinde biri olarak nitelendirdi.

İzmir ile her zaman gurur duyduklarını ama bugün bir başka gurur duyduklarını ifade eden Başbakan Davutoğlu, "İzmir bugün diyor ki İzmir hiç kimsenin kalesi değildir, İzmir milletimizin kalesidir, istiklalimizin kalesidir ve bugün istiklalimizin teminatı olan AK Parti'nin kalesidir" diye konuştu.

İzmir'i bilmeyenin tarihi bilmeyeceğini belirten Davutoğlu, kentin tarihi önemine değindi. 1071'de Anadolu'nun vatan kılındığını, 1081'de ise Çakabey'in Akdeniz'e ulaştığını anlatan Davutoğlu, "10 yılda Malazgirt'ten Akdeniz'e. Selçuklu Devleti'ni bir Akdeniz devleti kılmış. Hani şimdi birileri Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kökünden koparmak istiyor ya onlara seslenerek söylüyorum İzmir'den, Çakabey'le Hasan Tahsin'i ayıramayacaklar" ifadesini kullandı.

"Hep İzmir öncülük etti"

"Bu vatanın vatan kılınması da vatanın istiklale kavuşması da İzmir'ledir, İzmir'le birliktedir" diyen Başbakan Davutoğlu, Osmanlı Devleti'nin 16. yüzyılda Akdeniz'i Türk gölü yaptığında kentin Girit'e, kuzey Afrika'ya, Balkanlar'a, Akdeniz'e mesaj gönderdiğini söyledi. Davutoğlu, kentin 19. yüzyıldaki çağdaşlaşma hareketine de öncülük ettiğini ifade etti.

Cumhuriyet kurulurken istiklalin ekonomiyle taçlandırıldığı kongrenin de İzmir'de gerçekleştirildiğini anımsatan Davutoğlu, "Demokrasimiz de burada kökleşti. Hep İzmir öncülük etti, İzmir bir ufuk şehir olarak yeni ufuklara yürümemize zemin teşkil etti" dedi.

AK Parti iktidarları döneminde İzmir'e 26 milyar liralık yatırım yaptıklarını, kenti her yönüyle ihya etmeye çalıştıklarını vurgulayan Başbakan Davutoğlu, şunları söyledi:

"Yerel yönetimlerdeki zaaflara rağmen İzmir'i çağdaş bir şehir haline getirme konusunda yerel yönetimlerde CHP'nin zaaflarına rağmen biz İzmir'i hep başımızın tacı bildik. İzmir'i tekrar Akdeniz'in en büyük şehri yapmaya kararlıyız" diye konuştu.

Kentte hükümet tarafından yapılan yatırımlara ilişkin bilgi veren Davutoğlu, şunları söyledi:

"Şimdi size bir müjde vereceğim, Nasıl Selçuklu'nun ufuk şehri İzmir ise, nasıl Osmanlı'nın Akdeniz'i Türk gölü yaptığı dönemde merkez limanı İzmir ise nasıl Cumhuriyet'in meşalesi İzmir'de yanmışsa gelirken bir karar alarak geldim. Ankara dışında başbakanlığımızın bir tek İstanbul'da ofisi var. Birçok toplantıyı İstanbul'da yaparız. İnşallah seçimden sonra İzmir'de bir başbakanlık ofisi açıp toplantıların bir kısmını İzmir'de yapacağız."

Salondakilerin "İzmir seninle gurur duyuyor" sloganlarına, "Biz de İzmir ile gurur duyuyoruz" karşılığını veren Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Bunu yapış sebebimiz şu, bu güzel İzmirimiz bu yerel yönetimlerin etkisi altında daha doğrusu etkisizliği altında çok zor günler yaşadı. İstiyoruz ki İzmirimizi bütün Akdeniz'in merkez şehri yapalım. İnşallah önümüzdeki dönemde İzmir'de bir başbakanlık ofisi açacağız. Ben en az ayda birkaç günümü İzmir'de geçireceğim. Bununla bütün ülkemize şunu ilan etmiş olacağız, İzmir bizim için sembol şehirdir, ufuk şehirdir ve siyasetimizin de merkez şehridir."

"Ben, Konyalı Ahmet..."

Kente yönelik hizmetlere devam edeceklerini dile getiren Davutoğlu, İzmir- İstanbul otoyolunun en kısa zamanda tamamlanacağını söyledi. Böylece Başbakanlık ofisinin bulunacağı İzmir'in Osmanlı payitahtıyla buluşacağını dile getiren Davutoğlu, hızlı tren demiryolu tamamlandığında ise kentin Cumhuriyet'in başkentiyle buluşacağını söyledi.

"Selçuklu'nun başkentinde doğmuş olan ben, Konyalı Ahmet, İstanbul'u, Ankara'yı, Konya'yı, İzmir'de buluşturacağız inşallah" ifadesini kullanan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Şimdi bir Cumhuriyetçilik dersi verme vakti değil mi? Hani İzmir'e gelip Cumhuriyetçilik dersi vermeye kalkanlara, CHP'ye bir Cumhuriyetçilik dersi verme vakti değil mi? Cumhuriyet'in temeli cumhurdur yani millettir. Milletten kopuk olanlar Cumhuriyetçi olamaz. Milletin fertleri arasında ayrım yapanlar, Afyon'dan, Kocatepe'den, İzmir'e, Ege'ye, Akdeniz'e yürüyen bu yiğit dedelerimizin torunları arasında ayrım yapanlar cumhuru anlamayamazlar."

Salondakilerin "AK gençlik seni örnek alıyor" sloganları üzerine Başbakan Davutoğlu, "Öyle mi, örnek mi alıyorsunuz? O zaman sözümü ve talimatımı dinleyeceksiniz. Bizim kuralımızda 24 saat yetmez ise 25. saati bulmak var. Gece gündüz çalışmaya hazır mısınız? Hiçbir mazeret ileri sürmeden 24 saat yetmezse 25. saati Rabbimizin feyzi ve bereketiyle doldurmaya hazır mısınız? İzmir'i ayağa kaldırmaya hazır mısınız? Selçuklu, Osmanlı, Cumhuriyet'in sembol şehri İzmir'i geleceğe AK Parti bayrağı altında yürütmeye hazır mısınız" diye sordu.

Salondakilerin "Evet" karşılığı üzerine Başbakan Davutoğlu, "O zaman söz verin. Haziran 2015 seçimlerinde bu sene inşallah İzmir'de birinci parti AK Parti" diye seslendi.

Davutoğlu, milli iradeye saygı göstermeyenlerin, cumhuriyetçi olamayacağını belirterek, "Eğer Sayın Kılıçdaroğlu, gerçekten cumhuriyetçi olsaydı, gerçekten cumhurun değerlerine güvenip, cumhura sığınabilseydi cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olurdu" dedi.

Davutoğlu, Başbakanlığın büyük onur olduğunu ama en güzelinin millete baş hadim (hizmet eden), baş hizmetkar olabildiğini söyledi.

Milletin hizmetkarı olduklarını dile getiren Davutoğlu, cumhuriyet felsefesinin esasında cumhura inanmanın ve güvenmenin bulunduğunu vurguladı.

Davutoğlu, son 1 aydan hareketle Cumhuriyet'ten ne anladıklarını gösterdikleri bazı ziyaretlerde bulunduklarını anımsatarak, Aydın, Muğla, Osmaniye, Mersin, Diyarbakır ve Batman'a gittiklerini bildirdi.

"Muğla'da, Osmaniye'de yörük obalarıyla buluşursak nasıl coşkuyla karşılanmışsak, bugün İzmir'de, geçen haftalarda Aydın'da efelerle nasıl büyük bir coşkuyla buluşmuşsak Diyarbakır'da da Batman'da da ordaki Kürt, Zaza kardeşlerimizle aynı coşkuyla buluştuk. Tekirdağ'daki Evlad-ı Fatihan ile aynı coşkuyla buluştuk" diyen Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Çünkü bizim zihniyetimizde, cumhur arasında ayrım yapmak, cumhur arasında fark gözetmek yoktur. Cumhuriyet'in esası budur. Şimdi soruyorum. Cumhuriyet Halk Partisi Doğu Anadolu'da var mı? İç Anadolu'da yüzde 5'i, yüzde 10'u geçebiliyor mu? Peki cumhuru nasıl kuşatacak Cumhuriyet Halk Partisi? Cumhurla nasıl buluşacak? Cumhurla buluşmayan bir parti Cumhuriyetçi olabilir mi, olabilir mi? Peki MHP, Doğu'da, Güneydoğu Anadolu'da var mı? Peki HDP İç Anadolu'da var mı? Şimdi soruyorum. Doğu Anadolu'da, Güneydoğu Anadolu'da, Ege'de Trakya'da, Karadeniz'de, İç Anadolu'da olan, yegane olan parti hangi parti? Cumhuru kucaklayan parti, hangi parti? Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da kim var? İç Anadolu'da kim var? Kıyılarda kim var? Dağlarda kim var.

Biraz önce Anadolu Filarmoni Orkestrası'nın söylediği türküler, sonra seyrettiğimiz gösteride olduğu gibi vatanımızın her köşesinde kim var? Sadece AK Parti var."

Davutoğlu, cumhuriyetçilik anlayışlarının, cumhurun tümünü kucaklamakla başladığına işaret ederek, "Ders bir. CHP, ey CHP, İzmir'de cumhuriyetçilik yapmayacaksın. Anadolu'nun her yerinde cumhurla buluşmadan cumhuriyetçilik yapılmaz. Biz cumhuru yüreğimizde hissetmişiz. Ona yüreğimizle bağlanmışız. Yüreğimizi parçalamamışız. Yüreğimizde Hakkari'de var, Edirne'de var, Muğla'da var, Artvin'de var. Daha da ötesi var. Bizim yüreğimizde İzmirimizde bulunan Türkiye harmanın her bir köşesi olduğu gibi Balkanlar'da var Kafkaslar'da var, Ortadoğu'da var" değerlendirmesinde bulundu.

"Nevzuhur bir devlet değiliz"

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, nevzuhur bir devlet olmadığını vurgulayan Davutoğlu, "Tarihi bir gelenek içinde gelip, Selçuklu ve Osmanlı halkasıyla köklü devlet geleneğimizin son yüce halkasıdır" ifadesini kullandı.

Davutoğlu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti onur ve itibar kazandıkça insanlığın da onur ve itibar kazanacağını anlattı.

Türkiye'de nasıl cumhuru kucakladıklarsa aynı aşkla, aynı azim ve aşkla Balkanları da kucakladıklarını kaydeden Davutoğlu, Cumhuriyet'in orada kendisini Evlad-ı Fatihan olarak gördükleri kardeşlerini de bağırlarına bastıklarını aktardı.

"Milli irade hiçbir zaman onlara vize vermez"

Başbakan Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"İkinci prensip, eğer cumhuriyetçi olacaksanız milli iradeye saygı göstereceksiniz. Milli iradeye saygı göstermeyenler cumhuriyetçi olamaz. Şimdi CHP'nin tarihine bakın. 60 ihtilalinin arkasında, darbelerin arkasında onlar var. 28 Şubat ikna odalarını yapanlar CHP'de milletvekili. Son olarak 17-25 Aralık kumpaslarıyla milli iradeyle işbaşına gelmiş hükümeti, Başbakanımız o zaman Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı, 'dönemin başbakanı' diye adlandıran paralel çeteyle işbirliği yapanlar cumhuriyetçi olamaz. Eğer Sayın Kılıçdaroğlu, gerçekten cumhuriyetçi olsaydı, gerçekten cumhurun değerlerine güvenip, cumhura sığınabilseydi cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olurdu. Aday olmaya cesaret edebildi mi? Edemedi. Çünkü cumhurun ona destek vermeyeceğini biliyor. Madem cumhuriyetçiydiniz kendiniz aday olacaktınız. Kendiniz milletin karşısına çıkacaktınız. Çıkamazlar. Çünkü bilirler ki milli irade hiçbir zaman onlara vize vermez."

"Milli irade her zaman yüreğimizde olmuştur"

Milli iradenin her zaman yanlarında olduğunu bildiklerine dikkat çeken Davutoğlu, "Milli irade bizim önümüzde olmuştur. Bizim arkamızda, sağımızda, solumuzda ama en önemlisi de yüreğimizde olmuştur" şeklindeki görüşünü paylaştı.

Davutoğlu, yüreğiyle milli iradeye sahip çıkamayanların, laflarıyla, kelamlarıyla sahip çıkamayacaklarını söyledi.

"Elhamdülillah artık IMF'den borç isteyen bir Türkiye yok"

Başbakan Davutoğlu, "Cumhuriyetimize tam manasıyla bağlanan İzmirli kardeşlerime sesleniyorum" diyerek, şunları kaydetti:

"Cumhuriyet'i onurlu kılmak için gece gündüz çalışan AK Parti kadroları adına sesleniyorum. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bundan 12 yıl önce, bu al bayrak ve devletimizi temsil eden, Cumhuriyetimizi temsil edenler, bir IMF memurunun talimatını dinler hale gelmişlerdi. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyetimizi kurmadan önce İzmir İktisat Kongresi'nde Cumhuriyetin ekonomik temellerini attı. Ama ondan 80-85 yıl sonra, 90'lı yıllarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti, IMF'den gelecek 5 sente, 1 milyon dolara muhtaç hale getirildi. Cumhuriyet'e sahip çıkmak bu mu? Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni onurlu kılabilmek için 12 yıldır gece gündüz çalışıyoruz ve elhamdülillah artık IMF'den borç isteyen bir Türkiye yok. IMF'ye borç veren bir Türkiye var.

Davutoğlu, ''Bizim milliyetçilik anlayışımız şu veya bu bölge adına, şu veya bu etnik grup adına başkalarına karşı yürütülen bir mücadele değildir. Ulusalcılık adına şu veya başka gruplarla iş birliği yapıp, milleti, vatanı bölme, ayrıştırma davası değildir'' dedi.

Davutoğlu, cumhuriyetçiliğin lafla, sözle olmayacağını, cumhura güvenmek, milli iradeye saygı göstermek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni değil namerde, merte dahi muhtaç etmemek gerektiğini söyledi.

"Bizim dönemimizde devletimiz, Cumhuriyetimiz, herhangi bir otorite karşısında boyun eğdi mi, borç istedi mi? Daha önce borçları ödedik mi? Başımız her yerde dik mi'' diye soran Davutoğlu, Anadolu'nun her köşesinde olduğu gibi Avrupa'da buluştuğu vatandaşların da hepsinin başının dik olduğunu vurguladı.

Davutoğlu, "Allah bize bu yetkiyi, emaneti, bu sorumluluğu verdiği her anda Cumhuriyetimizi başı dik bir devlet yapmak için gece gündüz çalışacağız. Bizim cumhuriyetçilikten anladığımız budur'' ifadelerini kullandı.

Milliyetçilik, vatanperverliğin de lafla değil devletin gücüyle, kudretiyle, şefkatiyle olacağına işaret eden Davutoğlu, ''Gücü, şefkati, kudreti olmayan bir devletin siyasileri eğer milliyetçilik, vatanperverlik yapmaya kalkarlarsa bu sadece hamasi nutuk olur'' dedi.

''Önemli olan milletin başını öne eğdirmemek''

Ocak ayının başında Savunma Sanayi İcra Komitesini topladıklarını ve bazı kararlar aldıklarını anımsatan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Şimdi bir kıyaslama yapmanızı istiyorum aziz İzmirliler. Cumhuriyetimizin onurunu, milletimizin itibarını her zaman savunmuş Hasan Tahsin'in torunları, bir mukayese yapın. Biz iktidara gelmeden önce, 1990'lı yıllarda, 2001'de Türkiye başka ülkelerden hibe silah alıyordu. Şu demek, 30-40 yıl başka bir ülke kullanmış silahları, 'Artık benim işim bitmiş' demiş, tankları Türkiye'ye yolluyor. Biz o tankları alıp başka bir ülkeye, ülke isimlerini zikretmiyorum ama siz bilirsiniz. Bugün her yerde başı dik Filistin'i savunduğumuz için bilirsiniz, İsrail'e modernizasyon için gönderiyorduk. Bu mudur milliyetçilik? Sayın Bahçeli'nin devri iktidarında Türkiye Cumhuriyeti Devleti dışarıdan gelen hibe silahlara muhtaçtı. Tanklarını bile modernize edemiyordu. İzmir'e gelip milliyetçilik yapmak kolaydır. İç Anadolu'ya gelip, yapmak kolaydır. Ama önemli olan milletin başını öne eğdirmemek.''

Davutoğlu, Savunma Sanayi İcra Komitesinde önemli bazı kararlar aldıklarını ifade ederek, ''Bir kez daha paylaşıyorum sizlerle. Vatanperverliğimizin, gerçek, ayrıştırıcı, dışlayıcı olmayan, milliyetperverliğimizin esası olarak zikrediyorum, son aldığımız kararla milli savaş uçağımızın ön tasarım aşamasına geçildi. 2023 yılında bu özgür semalarda Türk yapımı milli savaş uçağı uçacak. İşte milliyetperverlik, milliyetçilik, vatanperverlik budur. Hasan Tahsin'in ilk kurşunundan şimdi bütün semalarımızda yüzde yüz Türk yapımı, Türk malı, Türk mühendislerinin ürünü olan milli savaş uçağımız, onurla al bayrağı semalarımızda dalgalandıracak'' diye konuştu.

''Kimseye boyun eğmiyoruz''

Uzay teknolojisine geçiş için çok ciddi adımlar attıklarını da belirten Davutoğlu, ''İşte milliyetçilik anlayışımız bizim bu. Bizim milliyetçilik anlayışımız şu veya bu bölge adına, şu veya bu etnik grup adına başkalarına karşı yürütülen bir mücadele değildir. Ulusalcılık adına şu veya başka gruplarla iş birliği yapıp, milleti, vatanı bölme, ayrıştırma davası değildir. Aksine bizim millet anlayışımız herkesi bir ve eşit gören, özgür gören, demokrasiye bağlı gören gerçek bir vatandaşlık anlayışına dayanır'' dedi.

Bu vatandaşlık anlayışıyla Filistinli babanın da hakkına, hukukuna sahip çıkarak, onurlu bir dış politika takip ettiklerini vurgulayan Davutoğlu, ''Kimseye boyun eğmiyoruz. Ama mazlumlar bize doğru yönlerini döndüğünde işte onlara sahip çıkıyoruz. Soydaşlarımız bizden yardım istediğinde onlara sahip çıkıyoruz'' ifadesini kullandı.

''Rumeli'de her haneye üç emanet gönderiyoruz''

Kongreye Rumeli'den gelen misafirlerin olduğunu, Balkanlar'ın İzmir'de nasıl temsil edildiğinin bilindiğini belirten Davutoğlu, bir müjdeyi daha paylaşmak istediğini söyleyerek, şunları kaydetti:

''Aralık ayında Üsküp'e gittiğimde, orada soydaşlarımızla buluştuğumda, soydaşlarımız bizden bayrak istemişlerdi. 'Al bayraklardan bize binlerce gönderir misiniz' demişlerdi. Biz de demiştik ki, 'Madem ki böylesine al bayrağa bağlısınız, madem ki Kosava'dan, Makedonya'dan, Saraybosna'dan, İstanbul'a, Ankara'ya, Konya'ya, İzmir'e sadakatla bağlısınız. Size üç emaneti göndereceğiz.' İsteyen herkese. Sadece Üsküp'te değil, Makedonya'da değil, Kosova'da değil bütün Rumeli'ye her haneye üç emanet gönderiyoruz. Üç emanet Türkiye'den, İzmir'den al bayrak, Kur'an-ı azimüşşan ve Türkçe sözlük. İşte sahip çıkmak bu.''

Son Bakanlar Kurulu toplantısında bu konudaki kararı kesinleştirdiklerini, bir ay içinde ilk teslimatların başlayacağını belirten Davutoğlu, ''Biz milleti böyle savunuruz. Orhun Anıtları'na restorasyon mu gerekir, o restorasyon Ankara'dan gider. Kırım Tatarları'na ev mi gerekir, onu AK Parti iktidarları inşa eder. Gagavuz Türkleri'ne su mu lazım, biz göndeririz. Filistin'e hami mi lazım, biz oluruz. Suriye'deki Bayırbucak Türkmenleri'ne, Tel Abyad taraflarına, Haseke'de, Halep'teki Kürt kardeşlerimize sahip çıkmak mı gerekir, biz sahip çıkarız. Hiçbir ayrım olmadan hepsini bağrımıza basarız. Bizim millet anlayışımız, birlik, beraberlik anlayışıdır'' diye konuştu.

''İzmir'den zafer bekliyoruz''

Davutoğlu, salondaki vatandaşların sloganları üzerine, ''Biz de sizlerle gurur duyuyoruz. Ama AK Gençlik gurur duymak yetmez, çalışacaksınız, sizden müjde bekliyoruz. İzmir'den müjde bekliyoruz, İzmir'den zafer bekliyoruz. Milli irade zaferi bekliyoruz'' dedi.

Cumhuriyetçiliklerinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni güçlü kılmak olduğunu bir kez daha vurgulayan Davutoğlu, ''Bizim milliyetçiliğimiz, bütün bir milleti bütünleştirip bir kılmaktır. Yurtdışındaki gönüldaşlarımıza, tarihdaşlarımıza sahip çıkmaktır'' diye konuştu.

"Cumhuriyet'i yücelten parti hangi parti?"

Davutoğlu, ''Buradan CHP'ye bir ders daha verelim, sosyal demokrasi dersi'' diyerek, Ailenin ve Dinamik Nüfusun Korunması Paketi gelecek ay Meclis'ten çıktığında anne olan herkese bir altın hediye edeceklerini söyledi.

İlk çocuğa çeyrek, ikinci çocuğa yarım, üçüncü çocuğa tam altın verileceğini hatırlatan Davutoğlu, bunu annelere, kadınlara saygı duydukları ve milletin dinamik nüfusla güçlü bir yapıya kavuşması için yaptıklarını dile getirdi.

Davutoğlu, 90'lı yıllarda Türkiye'de "besleyemeyiz" diye doğum kontrolü yapıldığını, şimdi ise annelere ve yeni nesile sahip çıkan bir iktidar olarak, çalışan kadınlara annelik iznini 12 aydan sonra ilk çocuk için 2 ay, ikinci çocuk için 4 ay, üçüncü çocuk için de 6 ay yarı zamanlı olarak uzattıklarını, kadınların 4 saat çalışıp 8 saat ücret alacaklarını söyledi.

"İşte bizim sosyal devlet anlayışımız budur, çağdaş devlet anlayışımız budur" diyen Davutoğlu, "Çalışan kadınlarımızı anne olmakla kariyer sahibi olmak arasında tercihe zorlayan eski Türkiye alışkanlıkları bitti. Biz kadınlarımızı anneler olarak başımızın tacı, çalışan, üreten, çağdaş kadınlar olarak da ülkemizin gücü olarak görüyoruz" dedi.

Davutoğlu, geçen ay esnaflara ilişkin devrim niteliğinde paket açıkladıklarını belirterek, "2001'de Başbakanlık ofisinin önüne gelip yazarkasa fırlatan esnaf ile bu ay içinde beni binlercesiyle ağırlayıp, bir esnaf çocuğu olarak bağrına basan esnaflarımızın gururu arasında büyük bir fark yok mu? Artık bu ülkede bereket var, artık bu ülkede ekonominin gücü var. Bir daha hiçbir şekilde esnafımızı namerde muhtaç etmeyeceğiz, yazarkasalar hesap için dönecek, kırılmak için alınmayacak" diye konuştu.

Esnafların alışveriş merkezlerine kurban olmaması için Perakende Ticaret Kanunu'nu çıkardıklarını, ilk ev sahibi olacak ortadirek vatandaşın biriktirdiği her miktar için yüzde 15 devletten ek destek alacağını anlatan Davutoğlu, "CHP'ye inatla soruyorum, gerçek cumhuriyetçi parti hangi parti? Cumhuriyet'i yücelten parti hangi parti? Gerçekten milleti buluşturan, miliyetperver, vatanperver parti hangi parti? Esnafına, çalışan kadına, vatandaşına, ev sahibi olmak isteyen vatandaşına sahip çıkan, gerçek sosyal devlet anlayışına sahip çıkan parti hangi parti" diye sordu.

Davutoğlu'nun bu sözleri üzerine partililer "AK Parti" cevabını verdi.

"Madem cumhuriyetçiydiniz"

Başbakan Davutoğlu, CHP'nin cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına çıkma cesareti gösteremediğini, çatı aday bularak seçimlere girdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Madem cumhuriyetçiydiniz, milliyetçiydiniz niye karşısına çıkamadınız? Cesaret edemediler, çünkü onların cumhurdan anladığı sadece kendi mahalleleri, onun dışına çıkamazlar, ama biz cumhuru, milleti, devleti, Cumhuriyet'i yücelten AK Parti kadrolarıyız. Bizim siyaset felsefemizde ayrımcılık, dışlama yoktur. Bizim siyaset felsefemizde milli iradeye darbe vurmak isteyenlere karşı boyun eğmek yoktur. Başımız diktir, alnımız açıktır, yüreğimiz iman ile doludur."

"Dünyanın her yerinde İzmir bilinsin, sayılsın"

İzmir'de yerel yönetimin çıkardığı engellere rağmen Karşıyaka, Göztepe stadlarının tamamlanacağını, 2017 sonunda Körfez geçişiyle tamamlandığında İzmir-İstanbul otoyolunun 3,5 saate, Ankara-İzmir hızlı treni ile 14 saatlik yolun da 3,5 saate ineceğini, şehrin kuzey ve güneyine şehir hastaneleri kurduklarını dile getiren Başbakan Davutoğlu, AK Parti iktidarında İzmir'e yapılan yatırımlardan bazılarını anlattı.

Konak Tüneli'nin de yakında tamamlanacağını, İzmir'e ilk ziyaretinde buranın açılışını yapacağını, İzmir-Manisa arasındaki Sabuncubel Tüneli'nin de bitirileceğini ifade eden Davutoğlu, "İnşallah en kısa zamanda uygun mekanda İzmir'de Başbakanlık ofisini açacağız, hayırlı mübarek olsun. Bazı yurtiçi ve dışı görüşlerimizi İzmir'de yapacağız, ta ki dünyanın her yerinde İzmir bilinsin, sayılsın, İzmir adı Akdeniz'de, Ege'de, Balkanlar'da, Afrika, Asya ve Avrupa'da yükselen bir yeni şehrin, yeni Türkiye'nin yeni İzmir'i olsun" değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Davutoğlu, konuşmasına İzmirlilerden genel seçimlerde AK Parti'ye en yüksek desteği vermeleri konusunda söz alarak, konuşmasını "Haziran ayında İzmir'i AK Parti'nin birinci olduğu, kalesi olduğu şehir yapacak mıyız, 'İzmir bizim kalemizdir, ne yapsak oy alırız' diyenlere bir ders verecek miyiz, yeter artık vakit geldi İzmir de AK Parti ile buluşuyor diyecek miyiz" diyerek bitirdi.

Opera sanatçısı parti üyesinden konser

Başbakan Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu, salona gelişinde Türk bayrakları, AK Parti flamaları, sloganlar ile Mehter takımının kısa konseriyle karşılandı.

Salon içini çevreleyen platformdan geçerek vatandaşları selamlayan Davutoğlu ve eşi karanfil dağıttı. Bu sırada çalan, Davutoğlu için uyarlanan "Kiziroğlu Mustafa Bey" şarkısına salondakiler de eşlik etti.

Kongrede, Davutoğlu için AK Parti İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Lütfi Tuna tarafından bestelenen "Selam Olsun" ve "Kutlu Yürüyüş" parçaları da orkestra eşliğinde çalındı.

İzmir Anadolu Filarmoni Orkestrası'nın çaldığı, Tuna'nın seslendirdiği şarkılar salondakiler tarafından alkışlarla karşılandı. Tuna daha sonra "İzmir'in Kavakları" türküsünü de seslendirdi. Mini konserin ardından Başbakan Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu platforma çıkarak, Tuna ve beraberindekileri tebrik etti, fotoğraf çektirdi.

AK Parti İzmir İl Başkanlığı yönetim kurulu üyesi aynı zamanda halkla ilişkiler başkan yardımcısı olan Tuna'nın, opera sanatçısı olduğu bildirildi.

"Paralel burada doğdu burada bitecek"

Mini konserin ardından Ottoman Tiyatral Danslar Topluluğunca "Tarihten bugüne yeni Türkiye'nin doğuşu" gösterisi sahnelendi. Dev perdeye yansıtılan görüntüler eşliğinde gerçekleştirilen gösteri salondan büyük alkış aldı.

Kongrenin yapıldığı salonda Türk bayrağı, Atatürk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu posteri yer aldı. Balonlarla da süslenen salonda "İzmir AK Gençlik" imzalı "Paralel burada doğdu burada bitecek"in yanı sıra "Yeni Türkiye yolculuğu devam ediyor", "Medeniyetin beşiği İzmirimize hoşgeldin bilge adam", "Biriz, beraberiz, birlikte Türkiyeyiz", "Ustamızın çırağı Hocamızın öğrencisiyiz", "Çamlarınız kurumasın, güzelleriniz farımasın, sularınız ılımasın, Başkent'in yiğidi hoşgeldin" pankartları da yer aldı.

Kongreye Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Süleyman Soylu, Nükhet Hotar, Öznur Çalık, İzmir ve bazı bölge milletvekillerinin yanı sıra Kosova Devlet Bakanı Edita Tahiri ile Bulgaristan milletvekilleri Şaban Ali Ahmet ve Aydoğan Ahmet de katıldı.

İzmir'deki AK Partili belediye başkanlığı sayısı 7'ye çıktı

Kongrenin sonunda Davutoğlu, AK Parti'ye geçen Kiraz Belediye Başkanı Saliha Özçınar Şengül'ü kürsüye davet ederek rozetini taktı.

AK Parti'nin İzmir'deki belediye başkanlığı sayısı, Kiraz Belediye Başkanı Şengül'ün katılımıyla 7'ye yükseldi. Böylelikle AK Parti'nin İzmir'de, Kemalpaşa, Ödemiş, Torbalı, Selçuk, Menderes ve Kınık'taki belediye başkanlıklarına Kiraz da eklendi.

Kiraz Belediye Başkanı Şengül, yerel seçimlerde MHP'den belediye başkanlığına seçilmişti.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber