Üniversite arazisinde 'Paralel kumpas' iddiası

Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca, "Paralel Devlet Yapılanması"na dair hazırlanan iddianamede, üniversitesine arazisinin devrinde birçok usulsüzlük yapıldığı öne sürüldü.

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 10 Ağustos 2015 11:29, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Üniversite arazisinde 'Paralel kumpas' iddiası

METİN BOLAT

Konya Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen "Paralel Devlet Yapılanması"na ilişkin soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, Selçuk Üniversitesinin (SÜ) arazisinde yer alan, sadece turizm amacıyla kullanılabilecek alışveriş merkezinin Mevlana Üniversitesine devri için birçok usulsüzlük yapıldığı öne sürüldü.

Paralel Devlet Yapılanması iddialarıyla ilgili soruşturma kapsamında, 74 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamedeki bazı ayrıntılar dolayısıyla örgütün amaçları doğrultusunda her türlü yolu denediği savunuldu.

İddianamede, SÜ'ye ait arazideki otelin yanında bulunan, sadece turizm amaçlı kullanılabilecek alışveriş merkezinin Gevher Sultan Eğitim Araştırma Kültür ve Sağlık Vakfı (GESAV) tarafından kurulan Mevlana Üniversitesine tahsisi sürecindeki gelişmelere yer verildi.

Rektör karşı çıkınca tutuklandı

Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ/PDY) mensup Konya yapılanmasında yer aldığı iddia edilen bazı kişilerin, SÜ'ye ait arazinin Mevlana Üniversitesine devredilmesi konusunda SÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Okudan'a gerçekleştirilen operasyon öncesi ve sonrasında bazı görüşmeler yaptıkları belirtilen iddianamede, görüşmeleri yapanlar arasında dönemin İl Emniyet Müdürü Mehmet Salih Tuzcu ve operasyonu gerçekleştiren KOM Şubenin Müdürü Anadolu Atayün'ün de bulunduğu bildirildi.

Üniversiteye ait araziyi GESAV'a tahsis etmemesi ve Mevlana Üniversitesine hami olmaması nedeniyle gerçekleştirildiği ileri sürülen operasyonda Okudan'ın tutuklandığı aktarılan iddianamede, şüphelilerin bir süre sonra cezaevinden tahliye edilen Okudan ile irtibatlarının Mevlana Üniversitesinin kuruluşuna kadar geçen sürede arttığı kaydedildi.

Gerçeğe aykırı bilirkişilik

İddianamede, örgüt üyeliğinden tutuklu avukat M.O. ile M.H.H'nin örgütsel faaliyet kapsamında "gerçeğe aykırı bilirkişilik yapmaya" azmettirmek suretiyle suça iştirak ettiklerinin anlaşıldığı ileri sürüldü.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber