Sinirlioğlu: Moskova özür diledi

Suriye topraklarında savaş uçaklarıyla operasyon yürütürken Türkiye'nin hava sahasını 3 Ekim'den buyana defalarca ihlal eden Rusya, Ankara'nın kararlı tutumu sonrası geri adım attı. Krizin yaşandığı günlerde Genelkurmay'dan bir heyeti 'bilgilendirmek üzere' Moskova'ya davet eden Rusya, Türkiye'nin bunu kabul etmeyişi sonrası görevledirdiği bir askeri heyeti Ankara'ya gönderdi. Rusya Hava Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Tümgeneral Dronov başkanlığındaki askeri heyet, Genelkurmay Başkanlığı'nı ziyaret ederek Türkiye'den defalarca özür diledi. Ankara'da basın mensuplarıyla konuya ilişkin detayları açıklayan Dışişleri Bakanı Feridun Sinirlioğlu, "Ruslar birkaç kez özür dilediler, istemeden olduğunu söylediler. Bir daha olmaması için tedbirler aldıklarını söylediler. Bir çalışma grubu kurulmadı aramızda" dedi.

'KAZA' OLABİLİR

Sinirlioğlu, hava harekatının Türkiye sınırı yakında yapılmaması için Rus meslektaşı Lavrov'u New York'ta uyardığını ve "Türkiye sınırında yapılacak harekat, 'kazalara' sebebiyet verecek kadar ciddi bir durumdur" dediğini aktardı. "Siz Suriye'yi bölmek mi istiyorsunuz?" sorusuna, "Böyle bir niyetimiz yok" yanıtını veren Rus tarafının Suriye'de Beşşar Esed'in yüzde 14'lük 'butik devlet' sınırlarını tahkim edecek tarzda bombalamalar yaptığını söyleyen Sinirlioğlu, "Harekatın IŞİD ile hiçbir alakası yok. Ruslar daha çok Esed'in kontrol ettiği Suriye'nin yüzde 14'lük alanın dış sınırlarında harekat düzenliyorlar. Bu, Suriye'nin bütünlüğünü sağlamaz" diye konuştu.

AB Türkiye'yi yeniden keşfetti

Göçmen krizine çözüm bulmak için Avrupa'nın Türkiye'ye sunduğu tekliflere değinen Feridun Sinirlioğlu, AB'nin Suriyeliler için harcanmak üzere ilk etapta 500 bin Euro önerdiğini, üstelik bunu Türkiye için ayrılmış fonlardan vermeyi planladığını hatırlatarak "Bu kabul edilemezdi" dedi. AB ile müzakere edilen son rakamın 3 milyar Euro olduğunu ise doğrulayan Dışişleri Bakanı, "Bu rakam bir yıllık fon. Plan henüz kesinleşmedi. AB, Türkiye'ye bir göç eylem planı sundu. Şu anda ortada bir taslak var. Türkiye'deki Suriyeliler için harcanmak üzere bir çeşit külfet paylaşımı... Planın kesinleşmesi halinde Türkiye ve AB tarafı ortak çalışma grubu oluşturacak. Paranın nasıl harcanacağı bu grup tarafından belirlenecek" dedi. Türkiye'nin tarihi itibarıyla 'Avrupalı bir ülke' olduğunu kaydeden Sinirlioğlu, "AB, Türkiye'yi yeniden keşfetti. Sık sık geliyorlar, arıyorlar. Ancak Türkiye, kriz anında hatırlanacak, taktik işbirliğine girilecek bir ülke değildir. Türkiye büyük bir Avrupa devletidir ve öyle kalacaktır. Kendimizi 'onlar Avrupa, biz Türkiye'yiz' gibi bir noktaya sokmamalıyız. AB'ye üyeliğimiz, Türkiye'yi Avrupalı yapmayacak. Çünkü Türkiye zaten Avrupa'daki dört büyük ülkeden biri ve öyle de kalacak. Eğer AB, Türkiye'yi 'taktik işbirliği yapılacak bir ülke' gibi görürse, bizim de AB ile işbirliğimiz sınırlı olur" diye konuştu.