Davutoğlu: Terör örgütünü barış havarisi gibi gösteriyorlar

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 25 Ekim 2015 17:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Davutoğlu: Terör örgütünü barış havarisi gibi gösteriyorlar

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Birileri bu meydanda toplanan bu kardeşlerimizi, Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez, Sünni, Alevi diye ayrıştırma, bölme hesapları yapabilir. Ancak burada İstanbullular olarak bulunuyoruz. İstanbullular olarak biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz" dedi.

Davutoğlu, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı tarafından "Sen Ben Yok Türkiye Var, Yenikapı'da Birlik Var, Kardeşlik Var" sloganıyla Yenikapı Meydanı'nda düzenlenen mitinge helikopterle geldi.

Başbakan Davutoğlu'nun geldiği anonsu yapılınca, vatandaşlar Türk bayrakları ve parti flamalarını sallayarak, Davutoğlu'nu selamladı. Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu, yürüyerek geldikleri platformda vatandaşlar tarafından sevgi gösterisiyle karşılandı. Bu esnada Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu da vatandaşları selamladı. Davutoğlu, konuşmasına başlamadan önce alanda vatandaşlar tarafından büyük bir Türk bayrağı açıldı.

Konuşmasında, "Haydi Bismillah" diyerek başlayan Davutoğlu, alana toplananları sevgiyle muhabbetle selamladığını söyledi.

"Efendimizin fetihle müjdelediği bu mübarek şehri, bu şehrin her bir köşesini, her bir insanını muhabbetle ve yürekten selamlıyorum" diyen Davutoğlu, Hazreti Yuşa'dan başlayarak, Eyüp Sultan'ı, Aziz Mahmud Hüdayi'yi, Yahya Efendi ve bütün manevi önderleri saygıyla selamladığını ifade etti.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu, fetih ordularını, Fatih Sultan Mehmet'i, Yavuz Sultan Selim'i, Kanuni Sultan Süleyman'ı, Abdülhamid Han'ı, Mimar Sinan'ı selamladığını anlattı.

İstanbul'un ilçelerine selam yollayan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Gençlerimizin omuzunda yükselen al bayrağı selamlıyorum. İstanbul'un taşını toprağını selamlıyorum. Rüzgar demeden, soğuk demeden bu meydanı dolduran yüzbinlerce kardeşimi yürekten selamlıyorum. İstanbul'un ruhuna, tarihine, şühedasına insanına selam olsun. Bu İstanbul, 'Geldikleri gibi gidecekler' diyen Gazi Mustafa Kemal'in, bu İstanbul demokrasiyi ayağa kaldıran Adnan Menderes'in, bu İstanbul Türkiye'yi dünyaya açan Turgut Özal'ın, bu İstanbul milli davayı omuzlayan Necmettin Erbakan Hocamızın ve bu İstanbul İstanbul'a aşık Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın şehridir. İstanbul'u bize Hazreti Peygamberimiz müjdeledi. İstanbul, bize Fatih Sultan Mehmet Han'ın mirası oldu. 'Bu şarkı burada bitmez' diyen Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Cumhurbaşkanımız şarkısını İstanbul'da söyledi."

- "AK Parti hareketinin tohumu İstanbul'da atıldı"

AK Parti hareketinin tohumunun İstanbul'da atıldığını ifade eden Davutoğlu, kentin Türkiye'nin özeti olduğunu vurguladı.

Genel Başkan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, İstanbul'un Türkiye'nin kalbi ve yüreği olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"İstanbul, Balkanların, Asya'nın, Avrupa'nın, Afrika'nın kıtaların düğüm noktasıdır. İstanbul, Türkiye'nin hülasasıdır. Anadolu'nun, Rumeli'nin her bir köşesi bugün bu meydanda. Sivas burada, Kastamonu burada, Malatya burada, Trabzon burada, Konya, Diyarbakır, Mardin, velhasıl Türkiye'nin doğusu, batısı, kuzeyi, güneyi burada. Akdeniz burada. Karadeniz, Fırat ve Dicle, Sakarya, Meriç hepsi burada. İşte bugün bütün Türkiye burada, bu meydanda. Birileri bu meydanda toplanan bu kardeşlerimizi, Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez, Sünni, Alevi diye ayrıştırma, bölme hesapları yapabilir. Ancak burada İstanbullular olarak bulunuyoruz. İstanbullular olarak biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz. İstanbullular bir miyiz? Beraber miyiz? Diri miyiz? İri miyiz? Tek bir yürek miyiz?"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Ellerindeki medya gücünü kullanıp bunlar 40 yıllık terör örgütünü barış havarisi gibi gösteriyorlar. Doğu'da terörü kutsayanları, terörün en has destekçilerini makyajlıyorlar, allıyorlar, pulluyorlar, barış güvercini yapmaya çalışıyorlar. Allah aşkına terörden barış güvercini olur mu?" dedi.

Davutoğlu, partisinin Yenikapı Meydanı'nda düzenlenen mitingdeki konuşmasında, 1 Kasım seçimlerine değindi. Katılımcılara "1 Kasım'da tek bir vicdan olarak inşallah yeniden milli irade diyecek miyiz?" diye soran Davutoğlu, bu medyandan, bu soğuğa rağmen yükselen sesin, aşkın, muhabbetin, memleket sevdasının sesi olduğunu vurguladı.

İstanbul'un bir ve birlik olmasıyla, Türkiye'nin bir ve birlik olacağına dikkati çeken Davutoğlu, 7 Haziran'dan bu yana milletin bir kez daha terörle imtihan edildiğini söyledi.

Başbakan Davutoğlu, "Bir kere daha yüreklerimizi kanatan alçakça saldırılara uğradık. Askerlerimiz, polislerimiz, çeşitli hizmetlerde görev yapan insanlarımız, sivil vatandaşlarımız şehit edildiler. Katledildiler. Buradan bir kere daha kaybettiğimiz canlara rahmet diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Bu yüz binlere bir kez daha şehitlerimiz için bir Fatiha okuma ricasında bulunuyorum. Bu Fatiha al bayraklarla birlikte göklere yükselirken, o hainler ve alçaklar bilsinler ki, İstanbul bu meydandayken, Türkiye bu meydandayken hiçbir alçakça pusuya geçit vermeyeceğiz" diye konuştu.

Bu insanlık dışı eylemlerin hedefinin Türkiye'nin, milletin, birliğin, dirliğin ve kardeşliğin olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Hiç şüpheniz olmasın ki, bu saldırılar Türkiye'nin önünü kesmek için yapılıyor. Türkiye'de 13 yıldır devam eden huzur ve istikrarı ortadan kaldırmak için yapılıyor. 1 Kasım'da gerçekleşecek seçimleri etkilemek, milletimizin sandığa yansıyacak iradesini zaafa uğratmak için yapılıyor. Türkiye'nin seçimlerden sonra istikrarlı ve güçlü bir hükümete ulaşmasını engellemek için yapılıyor. Türkiye 13 yıldır, imza attığımız büyük başarılarla, hayata geçirdiğimiz projelerle, sizlerin sayesinde, verdiğiniz destek sayesinde şaha kalktı. Ancak bu yürüyüşe çelme takmak istediler. Rant kapıları bir bir kapananlar, Türkiye'nin büyümesini, güçlenmesini, zenginleşmesini istemediler. Bundan rahatsız oldular. Türkiye'nin istikrarını bozmak için hesaplar yaptılar, tuzaklar kurdular. Susacağımızı, bu yüz binlerin sineceğini, bu yoldan vazgeçeceğini zannettiler. Biz çıktığımız yoldan geri döner miyiz? Bu tuzaklar karşısında köşemize çekilir miyiz? Meydanı bu alçaklara bırakır mıyız? İşte İstanbullularla birlikte, 78 milyonla birlikte dimdik durduk. Sizlerin hayır duaları, destekleri sayesinde dimdik durduk."

- "Geldik bunları milletimize şikayet ettik"

Başbakan Davutoğlu, vatandaşın AK parti kadrolarını tanıdığını ifade ederek, kendilerinin ne düşündülerse evirmeden, çevirmeden, oyunlar yapmadan milletle paylaştıklarını ifade etti.

Bu ülke üzerinde yapılması istenen ameliyatı, kurdukları planları, tuzakları bir bir anlatmak istediğini aktaran Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Gelin 2013 Mayıs ayına gidelim. Hani 3. havalimanı ki, şimdi finansman anlaşmasını da imzaladık, 3 köprü ki, yükseliyor inşallah bitecek, bütün bunlar gerçekleşirken Cumhuriyet tarihinin en bereketli baharı, en güzel mayısı yaşanırken, birileri devreye girdi. Bizim gibi çevreye, doğaya aşık olanları ağaç bahanesiyle itham ederek, Gezi olaylarını başlattılar. Gençlerimizin hassasiyetlerini kullanılarak onların aralarına terör örgütleri sızdı. Sokaklarımızı yaktılar, yıktılar. Esnafımızın ekmeğine, vatandaşlarımızın güvenliğine saldırdılar. Biz ne yaptık? Dik durduk. Geldik bunları milletimize şikayet ettik. Sayın Cumhurbaşkanımız ile bu meydanlar doldu taştı. Sizler bu meydanları doldurdunuz, bize 'Bunlara boyun eğmeyin' dediniz. Biz bunlara boyun eğdik mi? Şimdi tehdit edenlere boyun eğer miyiz?"

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Fatih Sultan Mehmet'in torunlarının fetih tamamlanmadan, büyük Türkiye kurulmadan durmayacağına işaret ederek, şöyle konuştu:

"İşte bütün bu güzel seslerle yürüdük. Onlar da hak ettikleri cevabı aldılar. Ama durmadılar. Gezi'de başaramadıklarını 17-25 Aralık'ta, yıllardır koynumuza soktukları bir yılanı devlete, millete sızmış bir ihanet çetesini devreye sokarak denediler. 80 yılda yapılmayanı 10 yılda yapan bu hükümete yolsuzluk iftirası attılar. Biz yolsuzlukların, hortumların hepsini kestiğimiz için 13 yılda kalkınıyoruz. Yolsuzluklara, yoksulluklara, yasaklara 2001'de savaş açtık ve bundan sonra da kim bunlara bulaşırsa aramızda yeri hiç olmadı, olmayacak. Ağa babalarından aldıkları talimatla harekete geçtiler. Beddualarla, montaj kasetlerle bu yürüyüşü durduracaklarını zannettiler. Biz Atlantik ötesinden, diğer mihraklardan gelen seslere karşı milletimizin sesine döndük. Sizin yüreğinize, vicdanınıza döndük. Bütün bu hainlere 1 Kasım'da hadlerini bildirmeye var mısınız? Siz bize inandınız, bizi anladınız ve yine evladınıza, bağrınızdan çıkan AK Parti kadrolarına destek verdiniz. Allah sizden razı olsun. Allah gece boyu bu hareketin başarısı için dua eden ninelerden, dedelerden razı olsun. Bu hareketi durdurmak isteyenlere karşı yiğitçe yürüyen gençlerimizden Allah razı olsun. Her bir köşesinden bu harekete yönelen aziz vatandaşlarımızdan Allah razı olsun."

- "Nişantaşı'ndan Kandil'e köprüler kuruyorlar"

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bu ülkeyi hainlere hem milletin hem de kendilerinin yedirmediğini dile getirerek, "Ama bu şer cephesi vazgeçmedi. Gezi kalkışmasının bir benzerini Kobani bahanesiyle yapmaya kalktılar. Tam Cumhurbaşkanlığı makamına Cumhurbaşkanımız oturmuşken, yeni hükümet kurulmuşken, birden malum eş başkan talimat verdi. Hani şimdi, 'Katil devlet' diye küstahça konuşan adam, o zaman Kobani olaylarını bahane ederek insanları sokağa çıkmaya davet etti. Silahlanmaya davet etti" ifadelerini kullandı.

Devletin ne kadar merhametli olduğunu meydanlardan hep paylaştıklarını aktaran Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Eski devlet değil bu. 90'lı yıllarda faili meçhullerin olduğu dönem değil. Şimdi devletle milleti buluşturan AK Parti kadrolarının kurduğu kudretli Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. Kobani'de DAEŞ teröründen kaçan yüz binlerce kişiye kucak açan Türkiye'nin sokaklarını karıştırdılar, vatandaşlarını hedef aldılar. 50 vatandaşımız hani Yasin Börü ile simgelenen o gencecik bedenler, onlar tarafından katledildi. Baktılar ki AK Parti bu tür oyunlarla devrilmiyor, bu sefer başka bir planı devreye soktular. Emanet oylarla, yalan ve iftiralarla bu kardeşliği, birlik ve beraberliği bozmak için hain bir senaryoyu harekete geçirdiler. Şimdi de Nişantaşı'ndan Kandil'e köprüler kuruyorlar. Onlar nefret köprüleri, onlar şiddet, terör köprüleri kursunlar. Biz gönül köprüleri kuruyoruz. Türkiye'nin her köşesini birleştirecek gönül köprülerini kurmaya hazır mısınız? Türk'ü Kürt'e, Zaza'yı Arap'a, Sünni'yi Alevi'ye ebediyen kardeş kılmaya var mısınız?

Ellerindeki medya gücünü kullanıp 40 yıllık terör örgütünü barış havarisi gibi gösteriyorlar. Doğu'da terörü kutsayanları, terörün en has destekçilerini makyajlıyorlar, allıyorlar, pulluyorlar barış güvercini yapmaya çalışıyorlar. Allah aşkına terörden barış güvercini olur mu? Allah aşkına bir sabah Diyarbakır'da bir çorbacıyı tarayıp, orada garson Şehmuz'u, çorba içen Osman Bey'i, Türk, Kürt demeden katledenden barış güvercini olur mu? Her gün sivillere saldıranlar, güvenlik güçlerimize pusu kuranlar bunlar değil mi? Sonra da iki kelimelerinden biri barış. Hendek kazarak mı barışı inşa edeceksiniz? Pusu kurarak mı, masum sivilleri öldürerek, katlederek mi bunlar barışı inşa edecek? Bu iki yüzlülüktür, bu yalancılıktır. Bunların iki yüzlülüğünü görüyor musunuz? Yapılan ihanetin, oynanan oyunun, kurulan tuzağın farkında mısınız? Peki, bu tuzakları boşa çıkaracak mıyız? Bu tuzakları başlarına çalacak mıyız?"

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber