İnternette satılan omega 3'ün içinden ayçiçek yağı çıktı!

Eczacı Ayşegül Birlik, 'spor eczacılığı'nı Türkiye'de yaygınlaştırmak için çalışan ve kendisi de sporcu olan bir isim. Kendisine vitaminlerden protein tozlarına, aminoasitler'e günümüzde çok fazla kullanılan gıda takviyelerini sorduk. Özellikle spor yapanlar önerilerine kulak vermeli...

Kaynak : Star Gazetesi
Haber Giriş : 15 Kasım 2015 09:00, Son Güncelleme : 15 Ağustos 2021 19:01
İnternette satılan omega 3'ün içinden ayçiçek yağı çıktı!

İnci Döndaş

Çevremizdeki spor salonlarının sayısı her geçen gün artıyor, koşan daha çok insan görüyoruz, pilates ve yoga stüdyoları ise mantar gibi çoğalıyor. Spor yapmak iyi hoş ama işin içine rekabet duygusu, hırs, bilinçsiz beslenme girince dikkat edin de sağlığınızdan olmayın. Kullandığınız bir vitamin bile size zarar verebilir ya da vücudunuzda eksik bir madde performansınızı etkileyebilir. O halde işin uzmanına kulak vermekte fayda var. Türkiye'de yeni bir dalı 'sporcu eczacılığı'nı icra eden ve iki sporcuyla çalışan Eczacı Ayşegül Birlik'e protein tozlarından vitaminlere, alkali beslenmeye merak edilenleri sorduk.

Lütfen bize sormayın

Birlik, aynı zamanda koşucu. Uzun yürüyüşler yaparken beş yıl önce bir de koşmayı deneyen Birlik, 2, 3,4 km derken sonra koşu tutkunu olduğunu söylüyor. İlk 10 km koşusunu 2011'de seyahat için bulunduğu İngiltere'de yaptı: "Bir şehri koşarak gezmenin keyfini yaşadım. İnsanların ilgisi, desteği ve alkışı motive edici bir güç" diyen Birlik, sonrasında yurtdışında yarı maratonlara katıldı; ilk maratonunu ise geçen mayıs ayında Paris'te koştu.

Spor yapan bir eczacı olarak her türlü gıda takviyesinin kullanımı, dozu ve içeriklerini de iyi biliyor. Bu ürünlerin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de son yıllarda çok popüler hale geldiğini göz önüne aldığımızda Birlik'in verdiği örnek işin boyutunu ortaya koyuyor: "Yurtdışına gidip valizini gıda takviyesiyle doldurup gelenler var!" İyi de bu ürünleri kendi istediğimiz gibi satın alıp kullanabilir miyiz? Birlik ilk olarak "İnternetten satın aldığınız bir ürünü lütfen eczacınıza danışmayın. İçinde ne olduğunu, biz de gerçekten bilmiyoruz" uyarısında bulunuyor. Öyle bir örnek veriyor ki akıllara ziyan: "Omega 3 diye satılan ürünlerin analizinde ayçiçeği yağı çıktı! Kaplandığı jelatinden tutun paketine kadar sağlıklı ürün diyemeyeceğiniz her şeye rastlıyoruz. O nedenle testleri ve onayları bilinmeyen ürünü eczacı da bilemez." İnternette satılan bazı vitaminlerin ise üzerinde yazdığı vitamini ya içermediği ya da içinde eser olarak bulunduğunu belirten Birlik "Mesela bir multi vitamin çıkıyor, içinde sporculara önerdiğimiz coenzym Q-10 maddesinin olduğu belirtiliyor. Ama kattığı o kadar az ki onun normal bir insana bile faydası yok!"

Spor eczalığını başlıyor

İşte bu noktada eczacıların devreye girmesi, tüketiciyi doğru yönlendirmesi gerektiğini söylüyor Birlik: "Eczacılar gıda takviyelerine çok hakim. Son yıllarda markaların artması, verilen eğitimler, eczacıların kendi araştırmaları, onları bu konuda bilinçlendirdi. Birkaç eczacı bir araya geldi, eczacılığa yeni vizyonlar katmak amacıyla ArGeVis adında bir organizasyon kurdu. Beni de davet ettiler, geçen eylül ayında Mersin'de 'spor eczacılığı'nı anlattık. Farklı şehirlerde bu tip toplantılarımız devam edecek. Hedefimiz eczacılık fakültelerinde spor eczacılığının anabilim dalı olarak yapılandırılması. Bu çok önemli. Artık spor salonlarında bile streoid dediğimiz hormonal enerji performans artırıcı, kas hacmini artırıcı yasaklı maddeler kullanılıyor. Çünkü yaptırımlarda açık var. Uluslararası alanda ünlü bir sporcunun kanında doping maddesi çıkmış, yazın bunu Antalya'da bir eczaneden satın aldığını söylemişti, kayıtlara geçmişti. Bu konudaki yaptırımların artmasını sağlayıp halka bunun zararlarını anlatmayı hedefliyoruz. Moda diye her şeye saldırmayalım. Bilinçli olmak lazım. İnsanlar tahlillerini yaptırıp bize geldiklerine onlara tavsiyelerde bulunabiliriz, gerekirse doktora yönlendirebiliriz."

Protein tozu böbrek hasarına yol açıyor

Dünyanın hemen her yerinde çok satılan protein tozları kasları geliştiriyor ama ya uzun vadede zararı var mı? Ayşegül Birlik bu soruya şu yanıtı veriyor: "Protein kasları artırır ama bunun fazlasının atılımı da var. Atılım böbreklerden oluyor. Bunu sürekli kullananlar müthiş bir böbrek hasarına doğru gidiyor. Ayrıca içindeki peynir altı suyu dediğimiz izole maddeler yani proteini çekmek için işlemden geçiriliyor. Dolayısıyla doğallığını kaybediyor, ortaya sentetik bir madde çıkıyor. Bunun da vücuda kanserojen etkileri var. Ayrıca vücudu asitliyor. Zaten sporcuların içeride oluşan enerji dönüşümüyle açığa çıkan artık maddeler sonucu vücutları asitleniyor. Bir de bu protein tozlarıyla vücudu daha çok asitlersek ve bu devam ederse ileride çok büyük çöküşler ve böbrek hasarları yaşayacaklardır."

Birlik, kreatin ve aminoasitlerin dozunda kullanılması için laboratuarda yapılan testlerle kişinin protein seviyesine bakılması gerektiğini söylüyor. "Bir antrenörle tanıştım, kaslarını artırmak için testesteron kullandığını söyledi. Henüz 25 yaşında! Testereron kullanıp da spor yapanlar bize gelmesin, çünkü onlar spor yapmıyor."

Vücuttaki asidi detoksla temizleyin

Vücut asitlendiği için o asidi atacak şekilde alkali beslenmek gerektiğini belirten Ayşegül Birlik'in önerileri ise söyle: "Kırmızı et iyi bir proteindir ama fazlası vücudu asitler. Süt içmeye gerek yok. Doğada hiçbir canlı anne sütünden kesildikten sonra başka bir canlının sütüyle hayatına devam etmiyor. Badem sütünü öneriyoruz. Ama yoğurt çok önemli, soframızdan eksik etmeyelim. Bazen vücut sindirimden o kadar yorulur ki o zaman sindirimi çalıştırmadan tüm besleyenleri hücreye kadar vermek istersiniz. Burada sıvı beslenmeyi öneriyorum. Böyle ürünlerle yapacağınız detoksla vücudu temizleyebilirsiniz."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber