Vali çark etti

Kaynak : Milliyet
Haber Giriş : 01 Kasım 2006 13:48, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Artvin Valisi Cengiz Aydoğdu, aralarında TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Başkan Vekili Halim Mete, Artvin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kurtul Özel gibi işadamlarının da aralarında bulunduğu 200 kişilik topluluğa yaptığı konuşmadaki sözlerinden çark etti. Ancak görüntüler Milliyet'i bir kez daha doğruluyor.

Vali, Karadeniz yaylaları turizme açılırsa, "Müslüman - Türk kültürünün yaşadığı son yerler'in de elden gideceğini anlatarak salonda bulunanları şaşkınlığa uğratmıştı. Dün, Milliyet'te manşetten verilen bu haber üzerine bir açıklama yapan Vali Aydoğdu, haberde bazı 'aşırı yorumlar' yapıldığını söyledi. Valilikten yapılan açıklamada şöyle denildi:

"Haberin veriliş şekliyle uyandırılmak istenen intibaa ve etkiye yol açabilecek fikir ve görüşlere yakın en ufak bir ima dahi akıllara gelmemiştir. (...) Artvin, ülkemizin turizmi açısından en büyük potansiyelini taşıyan bir ilidir ve (...) elbette turizm gelirleri pastasından hak ettiği payı alacaktır." Oysaki Vali Aydoğdu, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu'nun Artvin'in turizm açısından potansiyelini anlatan konuşmalardan sonra kürsüye çıkarak, "Bugün Karadeniz ile ilgili çok yanlış bir şey konuşuluyor. Yayla turizmi!.. Müslüman Türk kültürünün yaşandığı bir tek yaylalar var, oraları da mı turizme açalım? Yaylaları kaybedersek şayet, turizmden kazandığımız kaybettiğimize kıyaslarsak, kaybettiğimiz çok fazladır" demişti.

Vali Aydoğdu'nun sözleri şöyle:

"Dünyada turizmle kalkınmış ülke yoktur. Turizm kalkınmış ülkelerin harcıdır. Dünyada turizimden en çok payı alan ülkeler İngiltere'dir, İtalya'dır, Fransa'dır, Tunus, Cezayir değildir. Uzakdoğu ülkelerini saymıyorum, onlarınki çok farklı bir turizmdir. Kaldı ki turizm dediğimiz şey ülkelerin bir şekilde kendi çağdaş gereğine göre, kendi imkanlarına göre, yaşadığı, açtığı imkanlara göre gelir. Öbür türlü çok fantezi turizmi yapılabilir. İşte dağ turizmi, yayla turizmi gibi. Ama bunlar kesinlikle kalkınmada bir kalem teşkil etmez.

Artvin Türkiye'nin önümüzdeki yıllarda en şanslı vilayeti olacak. Birazcık sabra ihtiyacımız var. Artvin'de yapacağımız şeyler, barajlar sonrasına hazırlık olarak kalmalı. Bu arada biz birbirimize sabır tavsiye etmeliyiz, Artvin için yanlış birşey yapmamalıyız. Benim korkum yanlış birşey yapmaktır. Artvin'deki bu coğrafya, Türkiye'nin ve bölgenin en çok görülmek istenen, en çok yaşanmak istenen bölgesi olacak. Şunu da hiç akıldan çıkarmayalım. Artvin, Doğu Anadolu değildir, Karadeniz de değildir. Kafkasya'nın başlangıcıdır. Çok farklı bir kültürel ve etnik yapı barındırır.

Barajların hayata geçişinde Artvin'in 20, 100 yılını hazırlamalıyız. Yoksa şu anda Artvin'de şunu yapalım, bunu yapalım... Hiç merak etmeyin ama hayalci de olmayın. Kısa vadade Artvin'de bir şey olmaz. Bugün Karadeniz ile ilgili çok yanlış birşey konuşuluyor; Yayla turizmi! Müslüman Türk kültürünün yaşandığı bir tek yaylalar var, oraları da mı turizme açalım? Yaylaları kaybedersek şayet, turizmden kazandığımızı kaybettiğimize kıyaslarsak, kaybettiğimiz çok fazladır. Bir düşünün, Akdeniz sahillerinde turizmden kazandığımızı düşünün. Uzun vadede bir de kaybettiğimizi düşünün. İnanın değmez. Onun için akıllı olacağız, temkinli gideceğiz, çok düşüneceğiz, Artvin'le ilgili sağlam hayaller kuracağız."

Valiliğin açıklaması

Valilik'ten yapılan açıklamada ise bu sözlerin arkasında durulmadığı gibi Milliyet'in haberinde 'aşırı yorumlar' olduğu belirtiliyor. Valilikten yapılan açıklamada, toplantıda yapılan konuşmanın ana eksenini TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun Artvin'i ziyareti ile yatırımcı işadamı ve kalkınmasının oluşturduğunu belirtilerek şöyle denildi:

?Bu konuda ilimiz Valisi Sayın Cengiz Aydoğdu da görüşlerini açıklamıştır. Yayla turizmi ile ilgili söylenenler tamamıyla sürdürülebilir bir kalkınmanın nasıl olabileceği hususlarında söylenmiş sözlerdir. Bilindiği gibi dünyamız ve ülkemiz çok büyük çevre ve iklim sorunları ile karşı karşıyadır. Gelişen teknoloji ve sorumsuzca harcanan çevre, insanlığın yarını için şimdiden endişe verici boyutlarda sorunları ortaya çıkarmış bulunmaktadır. Bu itibarla haberde sözü edilen konuşmada da, Artvin turizme açılırken acele edilip yanlış yapılmaması, yapılacak yatırımların baraj inşaatlarının seyri göz önüne alınarak yapılması yolunda görüş ve öneriler ortaya konulmuştur. ?Türk İslam Yaylası' gibi bir ifade telaffuz dahi edilmediği gibi, haberin veriliş şekliyle uyandırılmak istenen intibaa ve etkiye yol açabilecek fikir ve görüşlere yakın en ufak bir ima dahi akıllara gelmemiştir. Öte yandan Sayın Civaoğlu'nun yazısında yapılan yorumlar ise, malesef hiç araştırılmadan ortaya konan ilk intibalar ve erken yorumlardır. Kaldı ki gazetede verilen haberin o haliyle bile Sayın Civaoğlu'nun yorumlarını hak etmediği ortadadır.'' Turizmin, karşı olunacak veya taraftar olunacak ideolojik bir tutum olarak değerlendirilemeyeceği belirtilen açıklamanın son bölümünde ise, şöyle denildi:

?Artvin, ülkemizin turizmi açısından en büyük potansiyelini taşıyan bir ilidir ve ülkemizin her ili gibi Cumhuriyet değerlerinin yaşandığı ve en üst düzeyde benimsendiği bir ilimizdir. Elbette turizm gelirleri pastasından hak ettiği payı alacaktır. Ancak, bu süreçte bir doğa incisi olan ilimizi, telafisi imkansız çevre ve kültür kirlenmesinden koruyabilmek gibi bir şansımız vardır. Bugün Akdeniz sahillerimizdeki yanlış yapılanma ile ortaya çıkan doğa ve çevre tahribatını hiç kimse inkar edemez. Bizleri üzen çevre tahribatının Artvin'de de yaşanmaması ve sürdürülebilir, sağlıklı bir kalkınma süreci ile Artvin ilimizin, ileri, modern, çağdaş ve laik Cumhuriyet Türkiye'sinin 21'nci yüzyıldaki incisi olmaya devam etmesi en büyük hedefimizdir.''

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber