ÜAK adına hareket eden 9 rektörle yapılan pazarlık neticesinde YÖK yasası şekillendi

Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) adına hareket ettikleri belirtilen 9 rektörün sık sık Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı ile yaptıkları pazarlıklar ardından imam hatiplerin önün açıldı, YÖK tırpanlandı buna karşın rektörlerin ne görev sürelerinde ne de yetkilerinde herhangi bir değişiklik gerçekleşti.

Bir haftalık süreçte yasalaşması beklenilen Meclis gündemindeki YÖK Yasası`nda değişiklik öngören tasarının yaklaşık 1.5 yıllık hazırlanma sürecinde bilimsel-akademik çabalardan öte ``koltuk pazarlıkları`` yaşandı. Erkan Mumcu`nun Milli Eğitim Bakanlığı sırasında başlayan, YÖK`ün başında da Prof.Dr. Kemal Gürüz`ün bulunduğu dönemde yasaya değişikliğine ilişkin ortak tavır sergileyen YÖK ve rektörler, Hüseyin Çelik`in bakanlığıyla birlikte ayrışmaya başladı. Ayrışma, Hüseyin Çelik`in 2003 yılının yaz aylarında hızlandırdığı yasa değişikliği çalışmasını TBMM`nin açılacağı gün olan 1 Ekim 2003 tarihi geldiğinde Meclis`e sevk etme girişimiyle netleşirken, 1 Ekim tarihinde ÜAK Başkanı Prof.Dr. Ayhan Alkış`ın başında bulunduğu bazı rektörler YÖK`ten ve ÜAK`dan bağımsız olarak hükümetle ilişkiye geçti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen rektörler, o güne kadar ``hiçbir şekilde kabul etmedikleri`` yasa değişikliğine katkıda bulunmak istediklerini ileterek, yasada yapılmasını istedikleri düzenlemeler için 2-3 aylık süre istedi. Hükümet de bazı rektörlerden gelen teklife sıcak bakarak üniversitelerin kendi taslağını hazırlaması için süre verdi. Bu süre içinde ÜAK aralarında Gazi Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Rıza Ayhan, ODTÜ Rektörü Prof.Dr. Ural Akbulut, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Nusret Aras, Kocaeli Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Baki Komsuoğlu, Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Mustafa Yurtkuran ve İTÜ Rektörü Prof.Dr. Gülsün Sağlamer`in de bulunduğu alt komisyon aracılığıyla üniversitelerden görüşler alarak, bir taslak hazırladı.

REKTÖRLER, GÜRÜZ`ÜN GİDİŞİNİ BEKLEDİLER
Söz konusu rektörler, ``ÜAK adına`` hazırladıklarını iddia ettikleri YÖK Yasası`nda değişiklik öngören taslaklarını 2003 yılının Aralık ayının başlarında tamamlayarak hükümete teslim etme aşamasına getirdiler. Rektörlerin taslak çalışmalarının bitirme süresinin 5 Aralık 2003 tarihinde görev süresi dolan Kemal Gürüz`ün ayrılışına denk gelmesi de dikkat çekti.

ÜAK DA YÖK`Ü DEVRE DIŞI BIRAKMIŞTI
Ancak farklı planları olan rektörlerin hesabını görevi Kemal Gürüz`den devralan Prof.Dr. Erdoğan Teziç bozdu. Teziç, ÜAK adına hazırlanan taslak çalışmanın yükseköğretimin iki üst kuruluşu YÖK ve ÜAK`dan geçmeden teslim edilmesine karşı çıkarak, rektörlere, taslak üzerinde kendisi ve YÖK üyeliğine Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer`in kontenjanından gelen Prof.Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu`nun bir aylık çalışma yürüteceğini kabul ettirdi. Öte yandan Teziç`in karşı çıktığı ÜAK taslağı Hükümet`in Meclis`e sevk ettiği tasarıyla hemen hemen aynı düzenlemeleri getiriyordu. 9 rektörün hazırladığı taslakta, YÖK`ün yapısı Hükümetin Meclis`e sevk ettiği tasarıdaki gibi teke indirgeniyor, YÖK`ün üye sayısı da yine Hükümet tasarısındakiyle paralellik taşıyor. ÜAK taslağında, imam hatipliler ile diğer meslek liselerinin önündeki katsayı engelinin kaldırılacağı yönünde işaret vermişti.

TEZİÇ, ÜAK TASLAĞINI TAMAMEN DEĞİŞTİRDİ
Teziç, ÜAK adına bazı rektörlerin hazırladığı taslakta ciddi değişikliklere giderek yaklaşık bir ay sonra 21 Ocak 2004 tarihinde taslağını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`a teslim etti. Teziç`in taslağında ise imam hatip düzenlemesine izin vermezken, YÖK yapısı da değiştirmedi. Daha sonraki süreçte ise Milli Eğitim Bakanlığı ile YÖK ve ÜAK üyelerinden oluşan bir ortak komisyon hem MEB`in hem de YÖK`ün taslağı üzerinde çalışmalar yürüttü. Bu çalışmalar da mart ayında Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik`in ``Danışma Kurulu`` adıyla bir yapıyı devreye sokmasıyla YÖK tarafından kesintiye uğradı.

DARBE İÇERDEN
YÖK Yasası`nda değişiklik yapılmasına ilişkin çalışmaların neredeyse tüm safhalarında yer alan 9 rektör, sık sık Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı ile hem resmi hem gayri resmi görüşmelerde bulundu. Rektörler özellikle MEB`in taslak çalışmasında yer alan ikinci döneminde olan rektörlerin görevlerine son verilmesi ve rektörlerin görev sürelerinin bir dönemle sınırlandırılmasına ilişkin maddeyi değiştirmelerini talep etti. Rektörler, kendilerinin hazırladığı ve AKP iktidarının istediği düzenlemeleri içeren taslakları çerçevesinde destek eğilimi işaretinde bulundu. Öte yandan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın tasarıya ilişkin toplum mutabakat vurgusu ile Milli Eğitim Bakanı Çelik`in de ÜAK Başkanı Prof.Dr. Ayhan Alkış`ın Başbakanı ziyaretlerine dikkat çekerek, ``daha kapsamlı bir taslağın hazırlanmasının daha uygun olacağının`` kararlaştırıldığı yönündeki sözleri, Meclis`e sevk edilen YÖK Yasası tasarısının içeriğini de belirledi. Tasarıda imam hatiplilerin önündeki katsayı engeli kaldırılıp, YÖK`ün yapısı değiştirilirken, rektörlere ilişkin herhangi bir düzenlemeye gidilmemesi dikkat çekti. Bu durum sık sık Başbakan ile görüşmelerde bulunan 9 rektörün ``koltukları için YÖK`e tırpanı-imam hatiplilere vizeyi kabul ettiği`` yorumlarına neden oldu. Tasarıda, MEB`den Başbakanlığa gönderilen taslakta da yer alan ve ikinci döneminde olan rektörlerin görev sürelerinin sona ermesi ile rektörlük görevinin bir dönemle sınırlandırılması yer verilmemesi en çok ``pazarlığa`` giren rektörlerin işine yaradı. Bu rektörlerin yarısının görev süresi sona ermek üzereyken diğer yarısı da ikinci dönemde olmaktan kaynaklı görevlerinden ayrılacaktı.

habertürk