'Yurtta Sulh Konseyi'ni ilk kez duydum' demişti

Eski Kara Havacılık Okul Komutanı, sözde Yurtta Sulh Konseyi üyesi eski Tuğgeneral Coşkun'un ifadeleri, 15 Temmuz'a ilişkin hazırlanan iddianamede yer alan diğer şüphelilerin beyanları ile yalanlandı. Coşkun, "Yurtta Sulh Konseyi'ni ilk defa duyduğu"nu, FETÖ ile baglantısının olmadığını, darbeye ilişkin söylemleri televizyonlardan öğrendiğini savunurken, diğer şüpheliler, Coşkun'un sıkıyönetim mesajını aldıktan sonra orada bulunanlara, sıkıyonetim ilan edildigini, Kara Havacılık Komutanı olarak kendisinin atandıgını, emir komutanın kendisinde oldugunu söylediğini aktardı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 13 Mayıs 2017 11:32, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
'Yurtta Sulh Konseyi'ni ilk kez duydum' demişti

- Eski Kara Havacılık Okul Komutanı sözde Yurtta Sulh Konseyi üyesi eski Tuğgeneral Ünsal Coşkun'un ifadeleri, Kara Havacılık Komutanlığındaki olaylara ilişkin hazırlanan iddianamede yer alan diğer şüphelilerin beyanları ile yalanlandı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Kara Havacılık Komutanlığındaki olaylara ilişkin 152'si asker, 3'ü sivil 155 şüpheli hakkında hazırlanan iddianamede, 15 Temmuz öncesi Kara Havacılık Okul Komutanı olan ve bir numaralı şüpheli konumundaki eski Tuğgeneral Ünsal Coşkun'un ifadelerine yer verildi.

Coşkun, 15 Temmuz'da bir helikopterin teslimi için Kara Kuvvetleri Komutanlığına gittiğini, akşam Kara Kuvvetleri Komutanının da katılacağı tören için 18.30'da Kara Havacılık Komutanlığına geri döndüğünü beyan etti.

Kışlada akşam saatlerine kadar olağanüstü bir durum olmadığını, törene katılan komutanların saat 21.30 sularında birlikten ayrıldığını anlatan Coşkun, saat 22.00 sularında Silahlı Kuvvetlerin sıkıyönetim ilan ettigine dair mesaj geldigini kaydetti.

Ardından Kara Havacılık Komutanlığı görevine getirildiğini öğrendiğini, bu sırada TRT'de darbe bildirisinin okunduğunu, darbe gecesi kendisine gelen talepleri karsılamaya çalıstığını savunan Coşkun, daha sonra kendisini hatırlamadığı bir personelin arayarak Akıncı Üssü'ne geçmesini istediğini anlattı.

Akıncı'ya giderken helikopteri kendisinin kullandığını belirten Coşkun, "Yurtta Sulh Konseyi'ni ilk defa duyduğunu" ileri sürdü.

Coşkun, FETÖ ile baglantısının olmadığını, darbeye ilişkin söylemlerin televizyonlardan duyduğunu ancak gelen gizli mesaj ve bu mesajın dogrulugunun Genelkurmay Harekat Baskanlıgı'ndan teyit edilmesi nedeniyle komuta zinciri içerisinde istenilen talepleri yerine getirdiğini savundu.

Darbenin planlamasında yer almadığını ve kimin planlama yaptığını bilmediğini de öne süren Coşkun, "Benden talep edilen araçların kimler tarafından ne amaçla kullanıldıgını bilmiyorum. Benden talep edilen araçlardan taarruz helikopterlerinde silah vardı. Genel maksatlı helikopterlerde ise mühimmat yoktu." dedi.

Eski Tuğgeneral Coşkun, gelen sözlü emirleri alt personeline bildirerek, tahsis islemini yaptıklarını fakat yaşanan askeri hareketliliğin darbe oldugunu bilmediğini ileri sürerek, şu ifadeleri kullandı:

"Emir komuta zinciri içerisinde emirlere uydum. Ankara'da sadece benim komutanı oldugum birlikte taarruz nitelikli mühimmat donanımlı helikopter bizde vardır. Olay tarihinde havada bizim üsten kalkan ve emniyete ait helikopterler vardı. Ben Kara Havacılık Komutanı yapıldıgımı ilk defa bana gelen bu direktifle ögrendim. Ben Yurtta Sulh Konseyini tanımadıgımı belirtmistim. Mesaj seklinde gelen sıkıyönetim direktifinin 4. sayfasının Yurtta Sulh Konseyi Baskanı seklinde oldugunu fark edemedim. Direktifi Genelkurmay'dan dogrulattıgım için bu sekilde direktif dogrultusunda hareket ettim. Ben direktifte imzası bulunan Cemil Turhan'ı tanımam. Yurtta Sulh Konseyi Baskanını da bilmiyorum."

- Coşkun hakkındaki diğer şüphelilerin beyanları

İddianamede, eski Tuğgeneral Coşkun hakkındaki beyanlar da yer aldı.

Şüphelilerden Mehmet Şahin, "Coşkun sıkıyönetim mesajını aldıktan sonra orada bulunanlara, sıkıyonetim ilan edildigini, Kara Havacılık Komutanı olarak kendisinin atandıgını, emir komutanın kendisinde oldugunu söyledi." savunmasında bulundu.

Supheli Ugur Kapan da ifadesinde, "Kara Havacılık Okul Komutanımız Tuggeneral Unsal Coşkun, 14 Temmuz'da mesai sonrası bizi yanına cagırdı, 'yarın sabotaj ihtimali var, ekibini olustur. Yarın aksam ucus faaliyeti olacak' dedi. 'Saat gece 23.30 sıralarında bulusacagız. Faaliyet gece 02.00 sıralarında olacak' dedi." seklinde beyanda bulundu.

Supheli Erdal Başlar, ifadesinde, "12 Temmuz gunu Kara Havacılık Okulu Komutanı Tuggeneral Unsal Coşkun beni is yerimden arayarak egitim amaclı atak helikoptere ihtiyacları oldugunu, bakımda bulunan atak helikopterin bir an once bakımlarının yapılarak hazır edilmesini istedi." derken, bir diğer şupheli Mehmet Demirhisar, "Unsal Coşkun'un uniformalı ve belinde silah ile karargahta talimatlar verdigini gordum." dedi.

- "1990'dan beri örgütte"

İddianamede, "Abdullah" kod isimli gizli tanıgın, askeri darbe girisimi oncesi 6 Nisan 2016'de verdiği ifadesi incelendiginde, supheli Unsal Coşkun'un, 1990'lı yıllardan beri FETÖ yapılanması icerisinde yer aldıgı, orgute duzenli "himmet" adı altında finansman sagladıgının anlasıldıgı belirtildi.

Supheli Unsal Coşkun'un, askeri darbe planlaması kapsamında olay gecesi, helikopter kullanacak orgut mensubu askerlere onceden tazeleme egitimi altında olay gecesi ucus gerceklestirecekleri guzergahlara iliskin kesif ucusları yaptırdıgı tespitleri de iddianamede yer aldı.

İddianamede ayrıca, Coşkun'un askeri darbe girisimi kapsamında olay gecesi kullanılan muhimmatı birkac gun once kursiyerlerin egitim atısında kullanacaklarını gerekce gostererek temin ettigi de belirlendi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber