Bozdağ: Ne söylediğini bilmeyen bir anamuhalefet var

Başbakan Yardımcısı Bozdağ: "Bundan sonra iktidar olmak isteyenler yüzde 50+1'in duasını ve desteğini almak zorundadırlar. Herkes bunu görmeli ama maalesef Türkiye'nin anamuhalefeti Türkiye'de hükümet sistemimin değiştiğinin hala farkında değil"

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 19 Ağustos 2017 15:07, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Bozdağ: Ne söylediğini bilmeyen bir anamuhalefet var

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Bundan sonra iktidar olmak isteyenler yüzde 50+1'in duasını ve desteğini almak zorundadırlar. Herkes bunu görmeli ama maalesef Türkiye'nin anamuhalefeti Türkiye'de hükümet sistemimin değiştiğinin hala farkında değil." dedi.

Bozdağ, Yozgat'ın Akdağmadeni ilçesinde, ilçe meydanında düzenlenen toplu temel atma ve açılış töreninde yaptığı konuşmada, hükümetleri döneminde Türkiye'nin değişimleri ve dönüşümleri yaşadığını söyledi.

Türkiye'nin 2002 seçimlerinden sonra ulaşımda, sağlıkta, eğitimde, enerjide, her alanda ortalama 3,5 kat büyüdüğünü vurgulayan Bozdağ, bu değişim yaşanırken Türkiye'nin 81 ilinin, ilçelerinin de bu büyümeden, gelişmeden, kalkınmadan adaletli bir şekilde nasibini aldığını belirtti.

Bozdağ, temeli atılacak ve açılışı yapılacak yatırımları sayarak, "Akdağmadenimizi, Yozgatımızı ve ülkemizi her alanda büyütmeye, kalkındırmaya devam edeceğiz. Milletimizden AK Parti'nin bugüne kadar büyük destek almasının, her seçimde aziz milletimizin duasını ve desteğini artırmasının gerekçelerini arayanların, yalanlara, iftiralara, çarpıtmalara, algı operasyonlarına değil, Yozgat'a ve Türkiye'nin 81 iline, ilçelerine kazandırdığı eserlere bakması lazım. Her yerde Allah'ın izniyle milletimize hizmet aşkıyla ortaya koyduğumuz eserler var." diye konuştu.

- "Sağlıkta Avrupa'dan da daha ilerideyiz, Amerika'dan da daha ilerideyiz"

Yozgat'ta devam eden sulama, baraj inşaatları, doğalgaz, hızlı tren ve hava alanıyla ilgili çalışmalara değinen Bozdağ, şöyle devam etti:

"Yozgat, şehir hastanesiyle Türkiye'nin göz bebeği oldu. Hükümetlerimiz döneminde büyük şehirlerimizin tamamına ve diğer bazı illerimiz olmak üzere 34 ilde şehir hastaneleri kurma kararını aldık ve adımları da attık. Şu ana kadar 3 şehir hastanesi faaliyete geçti ve Yozgat Şehir Hastanesi, Türkiye'de faaliyete geçen ilk şehir hastanesi oldu. Türkiye'nin dört bir yanını şehir hastaneleriyle donatma kararlılığındayız, sağlıkta Avrupa'dan da daha ilerideyiz, Amerika'dan da daha ilerideyiz. 'Niye millet AK Parti'ye oy verir diye' kendi kendine kızanlara diyorum ki siz bölünmüş yollarda, yüksek hızlı trenlerde, hava alanlarında, tünellerde, toplu konutlarda, hastanelerde hiç bulunmuyor musunuz? Bu eserleri kazandıran hükümetimize, milletimizin dua ve destekte bulunması, onun hakşinaslığının, kadirşinaslığının bir göstergesidir. Biz gücümüzün aziz milletten kaynaklandığının farkındayız. Milletimizin bize dua ve desteğinin de çalışkanlığımız, milletimiz için ürettiğimiz eserler, milletimizin emanetini ve hukukunu korumaya gösterdiğimiz özen sayesinde olduğunu çok iyi biliyoruz."

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türkiye'de 16 Nisan'da yapılan halk oylamasını anımsatarak, "İktidara gelmenin de gitmenin de yolu sandıktan geçecektir. Onun için hesap yapanlara diyorum ki iktidar olmak istiyorsanız Ankara'da karanlık odalarda veya başka ülkelerde başka yerlerde iş birliği ve dayanışma içerisinde iktidar aramayın. İktidara bizleri getirecek olan Türk halkının sandıkta verdiği helal reylerdir. Başka ülkelerin vatandaşları oy kullanmayacaklar. İktidara getirecek de iktidardan götürecek de Türk halkıdır. Hükümetimizi iktidardan indirmek için uğraşan çevreler çok oldu. Pek çok haksız, hukuksuz yolları denediler ve en son hain kanlı darbe teşebbüsünde bulundular. Netice aldılar mı? Alamadılar çünkü bir iktidara millet sahip çıktığı zaman, millet dua ettiği, arkasında durduğu zaman onu iktidardan indirecek bir güç henüz keşfedilmemiştir. Allah'ın izniyle, aziz milletimiz, duasıyla, gücüyle iktidarımızın arkasındadır." ifadelerini kullandı.

- "Anamuhalefet Türkiye'de hükümet sistemimin değiştiğinin farkında değil"

Yeni sistem değişikliğiyle Türkiye'nin önünün ve ufkunun açıldığının altını çizen Bozdağ, şöyle konuştu:

"Bundan sonra iktidar olmak isteyenler yüzde 50+1'in duasını ve desteğini almak zorundadırlar. Herkes bunu görmeli ama maalesef Türkiye'nin anamuhalefeti Türkiye'de hükümet sistemimin değiştiğinin hala farkında değil. Sayın Kılıçdaroğlu, takip ediyorsunuz, Ne diyor? 'Ben aday olmayacağım.' diyor. Esasında bu 'Aday olacağım.' demektir. Ben siyaseten öyle okuyorum. Niye aday olmayacak? Çünkü 'Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması gerekir.' diyor. Niye diyor bunu? Sistem değişmiş ama Sayın Kılıçdaroğlu hala sistemin değişmediği zannıyla hareket ediyor. Ya sistem değişti sistem. Artık Cumhurbaşkanı partinin genel başkanı olabiliyor ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bugün AK Parti'nin Genel Başkanıdır. Sen neden bahsediyorsun. Artık o defter kapandı. Hükümet parlamentodan çıkmayacak, hükümet sandıktan çıkacak.

Bir partinin genel başkanı 'Ben cumhurbaşkanı adayı değilim' derse 'ben iktidar istemiyorum' demektir bu. O zaman siz Türkiye'de iktidar olmak istemiyorsanız Türk halkı sandıkta size ne diye oy verecek, siz milletten ne diye oy isteyeceksiniz? 'Bana oy verin cumhurbaşkanı olacağım, hükümeti kuracağım, Türkiye'yi yöneteceğim, şuradan alıp şuraya götüreceğim' cümlelerini nasıl kuracaksınız. İktidar artık, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanlığına aday olmayan iktidara talip değil demektir. İktidara talip olmayana da halk niye oy versin? Adam iktidara talip değil, sadece parlamentoya talip, oysa ki halk sandıkta bir yandan parlamentoyu seçecek, öte yandan iktidarı seçecek. Parlamentoda rey isteyen, iktidar için de rey isteyecek. Onun için Sayın Kılıçdaroğlu'na ve ekibine diyorum ki siz sorumluluktan korkuyorsunuz. Türkiye'yi yönetmekten korkuyorsunuz, onun için iktidara talip olmaktan çekiniyorsunuz. Cumhurbaşkanı adayı olmadınız, başka birini aday yaptınız kaybetti. Bunun faturasını kim verecek, kim başarısız olacak, çatı aday mı başarısız sayılacak yoksa onu çatı aday gösteren siyasetçiler mi başarısız sayılacak? İktidar oldu es kaza diyelim, iktidarda başarısız oldu, başarısız sizin tabirinizle tarafsız olan cumhurbaşkanı mı olacak yoksa CHP mi olacak, ona destek veren partiler mi olacak? Halk sandıkta hesabı kimden soracak. CHP'den mi çatıdan mı?"

- "Ne söylediğini bilmeyen bir anamuhalefet var"

Bekir Bozdağ, "Onun için ne söylediğini bilmeyen bir anamuhalefet var. Akdağmadeni'nden Yozgat'tan diyorum ki, Sayın Kılıçdaroğlu milleti aldatmaya devam ediyor." diyerek, şunları kaydetti:

"Hatırlarsanız, kaset operasyonuyla geldiğinde de Sayın Baykal ile görüşmeye gitmiş, görüşme çıkışında 'Ben genel başkan adayı değilim' demişti. Arkasından genel başkan adayı oldu ve genel başkan seçildi. Şimdi 'ben cumhurbaşkanı adayı değilim' diyor ama cumhurbaşkanı adayı olmak için çok iyi bir mühendislikle çalışıyor. Adalet yürüyüşü, daha önce de ifade ettim, sözde bir adalet yürüyüşüdür, esasında Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığı yürüyüşüdür. Adalet mitingi aynı şekilde cumhurbaşkanlığı adaylığı için açıklama yapacak bir gizli mesaj içeren adaylık açıklama mitingidir. Şimdi de kurultay yapacaklar, o da yine bu adaylık sürecinin altını doldurmak için yapılan şeydir. Mühendislik Ankara'dan yürüyor, madem yürüyorsun halkla beraber yürü. Halkla beraber yürümüyor, neden? Etrafında mühendisler var, sen ayrı yürü 50-100 metre önden yürüyor tek başına. Gömleğine, ayakkabısına, düğmesine kadar çalışılmış imaj danışmanları tarafından. Bir mesaj verecek. İstanbul'a kadar yürünüyor 25 gün, oraya girerken de beraber yürüyenleri arkada bırakıyor. Önde ayrı yürüyor. Nedir bu, yine ayrı bir mesaj veriyor. CHP'den ayrı bir Kılıçdaroğlu figürü yaratmaya çalışıyorlar. CHP'ye oy vermeyeceklere, 'Bak Kılıçdaroğlu CHP'den ayrı demek, dedirtmek için bunu yapıyorlar. Parlatıyorlar. İstanbul'a büyükşehir belediye başkanlığı süreci öncesi Deniz Feneri ve diğer bazı olaylar ve belediye başkan adaylığıyla nasıl CHP'nin genel başkanlığına hazırlandıysa, şimdi aynı usulle 2019'un cumhurbaşkanlığı seçimi adaylığına hazırlıyorlar. Ama bunu başka türlü ifade etmeye devam ediyor. Benim bu söylediklerimi bir kenara lütfen not edin. Sayın Kılıçdaroğlu gerçekten aday olacak mı, olamayacak mı hep beraber göreceğiz. Bizi yalanlayacak mı onu da beraber görmüş olacağız."

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Türkiye'ye karşı her türlü düşmanlığı yapıyorlar, Türkiye'nin hükümranlık alanına giriyorlar, içişlerine karışıyorlar, Türkiye bunlara karşı tavır koyduğunda Türkiye'yi suçluyorlar." dedi.

Bozdağ, Yozgat'ın Akdağmadeni ilçesinde, ilçe meydanında düzenlenen toplu temel atma ve açılış töreninde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya'daki seçimlerle ilgili açıklamasına değindi.

Erdoğan'ın Almanya'da yaşayan, Türk vatandaşıyken Alman vatandaşlığına geçmiş, Almanya'da seçme ve seçilme hakkına sahip Türk kökenli vatandaşlara seslendiğini vurgulayan ve Erdoğan'ın sözlerini hatırlatan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Türkiye'nin Cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı, devletin birliğini ve milleti temsil eder. Milletin her bir ferdini temsil eder ve onlar adına bütün dünyaya ve milletimizin dünyanın neresinde olursa olsun fertlerine seslenme ve onların birlikte hareket etmesini söyleme hakkına sahip. Bizim anayasamız milletin birliğini ve devleti temsil eden Cumhurbaşkanına bu yetkiyi de verdi. Türkiye'ye karşı her türlü düşmanlığı yapıyorlar, Türkiye'nin hükümranlık alanına giriyorlar, içişlerine karışıyorlar, Türkiye bunlara karşı tavır koyduğunda Türkiye'yi suçluyorlar."

- "Boşuna hesap yapmayın"

Bozdağ, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in "Türkiye sadece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetlerinden ibaret değildir. Neredeyse yüzde 50'si anayasa referandumuna 'Hayır' dedi. Onların da bizden beklentisi var. Sert pazarlıkları sürdürmemiz, yanlış uzlaşmalara girmememiz lazım. Biz bizden umutlanan ve bizimle diyalog isteyen bu yüzde 50'ye yanlış sinyal de vermemeliyiz" sözlerini hatırlatarak şu değerlendirmeyi yaptı:

"Bakın bir ülkenin Başbakanı Türkiye'deki halk oylamasında 'Hayır' oyu kullanan vatandaşlarımızı asil vatandaşlarımız, kendisinin yönlendirebileceği, yönetebileceği kişiler olarak görüyor ve onlara çok büyük bir saygısızlık yapıyor. 'Hayır' oyu verenler de 'Evet' oyu verenler de bu milletin ve devletin onurunu korumak gerektiğinde, 15 Temmuz'daki gibi birlik olmayı daima bildiler bundan sonra da bileceklerdir. Boşuna hesap yapmayın."

Bu durumun Türkiye'nin içişlerine müdahale olduğuna işaret eden Bozdağ, şöyle konuştu:

"Dışişleri Bakanı 'Hayır' oyu verenlerden 'Almanya'ya gelen olursa AB ülkelerine gelirlerse vize istemeyelim'. 'Evet' oyu verenlerden vize isteyelim, 'Hayır' oyu verenlerden vize istemeyelim'. diyor. Peki bu ne demek? Türkiye'den Almanya'ya girmek isteyen vatandaşlara tehdit değil mi? 'Eğer siz evet verirseniz ben sizi Almanya'ya almam, hayır verirseniz ben sizi Almanya'ya alırım' demek değil midir? Ve bunu bir Dışişleri Bakanı söylüyor. Başka şey yapmıyor. Ve Merkel'in partisi 'Hayır'a çalıştı. Almanya'nın devlet televizyonu 'Hayır' kampanyası yaptı, 'Hayır' çıksın diye Bavyera eyaletinde opera binasına 'Hayır' pankartları astı. Türk bakanların orada Türk vatandaşlarıyla bir araya gelmesine, Türk toplumuyla hareket etmesine izin verilmedi ama 'Hayır' diyenlerin hepsine kapılar sonuna kadar açık. Peki bunlar Türkiye'nin seçimlerine, içişlerine burun sokmak, müdahale etmek değil midir?"

- "Hiç kimse Türk milletine saygısızlık yapamaz"

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, herkesin dönüp kendisine bakması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"PKK terör örgütü, Almanya'da alenen terör faaliyetlerinde bulunuyor, para topluyor, eğitim veriyor, Kandil'e oradan terörist gönderiyor, pek çok eylem ve gösteri yapıyor, Türkiye'nin aleyhinde faaliyette bulunuyor. '4 bin 500 dosya verdik' diyor Cumhurbaşkanımız. Bir tanesiyle bile ilgili bir gelişme yok. FETÖ'cüler, darbe yapanlar ve kaçanlar Almanya'dan himaye görüyor. Türkiye'ye ihanet, düşmanlık edenler, oradan himaye görüyor. Ben buradan soruyorum, bir de empati yapın. Almanya'da terör yapan PKK gibi Almanya aleyhine terör yapan bir örgüt olsa onlara Türkiye kucak açsa Almanya ve Alman halkı ne der? FETÖ gibi bir terör örgütü olsa Almanya'da, Türkiye'de ona Almanya aleyhinde kucak açsa Alman halkı ve Almanya ne der? Almanya'da darbeye kalkışılmış olsa 250 Alman vatandaşı öldürülse 2 bin 193 Alman vatandaşı yaralansa hükümet, meclis kapatılmak istense bunları yapanlar da Türkiye'ye sığınsa Türkiye de bunları korusa Alman halkı, Alman hükümeti buna ne der? Almanya'ya ihanet etmiş olanları Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ağırlayıp devlet nişanı verse Alman halkı, Almanya bundan razı olur mu? Olmaz ama onlar Türkiye'nin aleyhine bunun tamamını yapıyorlar."

Türkiye'nin ve Türk milletinin hukukunu korumanın Cumhurbaşkanı, Başbakan, Hükümet, Meclis ve siyasetçilerinin görevi olduğuna dikkati çeken Bozdağ, şunları kaydetti:

"Biz milletimizin onurunu, hukukunu daima koruduk, bundan sonra da canımız pahasına korumaya devam edeceğiz. Dikkat ederseniz Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklaması, seslenişi Türk kökenli Alman vatandaşlarına. Herhangi bir kimseye hakaret falan da yoktur ama dikkat edin Almanya'dan yapılan açıklamalar saygısızca, küstahça, had bilmez bir şekilde hakaret içeren bir üslupta yapılıyor. Hiç kimse Türk milletine, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne, onun temsilcisine, Cumhurbaşkanı'na, Hükümeti'ne, Meclis'ine saygısızlık yapamaz. Yaptığı zaman da bunlar karşılıksız asla bırakılamaz. Kim ki milletimize, devletimize karşı olumsuz bir yaklaşım içerisine girerse Türk milleti ve Türkiye Devleti, onurunu korumak için asaletine yaraşır tavrı bundan sonra da sürdürmeye devam edecektir. Öyle ıslıklarla ya da tehditlerle ve şantajlarla birtakım olumsuz yol ve yöntemlerle hizaya getirilecek bir millet de değildir Türk milleti, hizaya sokulacak bir devlet de değildir Türkiye Cumhuriyeti. Herkesin bunu böyle bilmesi lazım. Kim bize nasıl muamele yapıyorsa bizim de mütekabiliyet ilkesi gereği aynı muameleyi yapma hakkımız vardır. Türkiye bu hakkını kendine karşı davrananlarla ilgili olarak kullanmayı gerektiğinde bugün olduğu gibi bundan sonra da sürdürecektir."

Konuşmanın ardından toplu temel atma ve açılış töreni gerçekleştirildi.

Daha sonra Bozdağ ve beraberindekiler, temeli atılan ve açılışı yapılan bazı tesisleri gezerek yetkililerden bilgi aldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber