Kuzey Irak'a ambargo havadan başladı

IKBY'nin referandumuna karşı Türkiye, İran ve Irak'ın başlattığı üçlü ablukanın ilk adımı hava sahasında atıldı. Bağdat'ın talebi üzerine Erbil ve Süleymaniye'ye yapılan uçuşlar durmaya başladı. Karada ise ticareti durdurmadan adım atma arayışı sürüyor

Kaynak : Karar
Haber Giriş : 28 Eylül 2017 08:20, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42
Kuzey Irak'a ambargo havadan başladı

EROL METİN - HİLAL ÖZTÜRK

IKBY'nin bağımsızlık referandumuna karşı Türkiye, İran ve Irak'ın atacağını duyurduğu adımların ilki ahava sahası konusunda başladı. Bağdat'ın talebi üzerine cuma günü saat 18.00'den itibaren Erbil ve Süleymaniye'ye tüm uçuşlar duracak. Irak Sivil Havacılık Kurumu, yabancı şirketlerin Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) yönelik uçuşlarını cuma gününden itibaren askıya almasını istedi. Kurumdan yapılan yazılı açıklamada, yabancı şirketlerin Erbil ve Süleymaniye Havalimanları'na yönelik tüm uçuşlarını cuma gününden itibaren askıya alması talep edildi. Bağdat'ın bu talebinin ardından ilk uçuş iptali Türkiye'den Pegasus Havayollarından geldi. Şirketten yapılan açıklamada bu bölgeye yapılan uçuşların durdurulduğu belirtildi. Mısır devlet hava yolları şirketi Egypt Air ile Lübnan'ın resmi hava yolu şirketi Middle East Airlines da cuma gününde itibaren bu bölgeye uçmayacaklarını duyurdu. Karada ise abluka için şu ana kadar somut bir adım atılmış değil. Referandumun yapıldığı gün İran ve Türkiye'nin kara sınırlarını kapattığı haberleri iki ülkenin makamlarınca da yalanlandı. Ekonomi Bakanı nihat Zeybekçi ise IKBY'ye yönelik ambargunun 'ağza dahi alınmaması' gerektiğini söyledi. Hürriyet'e yaptığı açıklamada Erbil'e yönelik farklı tedbirlerin alınması için arayışların sürdüğünü söyleyen Zeybekçi daha sonra yaptığı açıklamada ise "Sözlerimin hiçbir yerinde 'Kuzey Irak'a ambargo uygulanmamalı' diye bir ifade yok. Ambargo, ekonomik yaptırımlar çok ciddi şeylerdir. Bununla ilgili Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın söylediği sözler bizim için bağlayıcıdır ve uyulması gereken talimatlardır" ifadelerini kullandı. Irak'ın Türkiye için önemli bir ticaret ortağı olduğunu belirten Zeybekçi şöyle devam etti: "Yaklaşık 8 milyar dolar civarında ihracat hacmimizin ve ekonomik menfaatimizin olduğu bir ülke. Bunun yaklaşık olarak 2,5 milyar dolarlık kısmı kuzey, geri kalan kısmı güneyle... Türkiye'nin şu ana kadar sınır kapılarının kapatılması veya ekonomik yaptırımlara yönelik bir kararı yok. Böyle bir karar alınırsa zaten buna itiraz edecek hiç kimse yok." Zeybekçi, Musul ve Kerkük'ün Türkiye'nin kutsal davası ve emaneti olduğuna da işaret etti. Türkiye'nin Irak ile tek sınır kapısının IKBY sınırında bulunduğunu anımsatan Zeybekçi, "Güney Irak ile ilgili yaşayabileceğimiz, Irak Merkezi Hükümetinin egemenlik alanında ticaretimizi sürdürebilmek için arayışlarımız var. Gerek İran gerekse başka alanlar üzerinden hazırlıklarımız var" ifadelerini kullandı. Bu arada Dışişleri Bakanlığı, Irak'ta bulunan veya Irak'a seyahat etmeyi öngören Türk vatandaşlarına yönelik güvenlik uyarısında bulundu. Türkiye'den yükselen tepkileri doğru bulmadıklarını söyleyen IBKY Başbakanı Neçirvan Barzani ise, "Türkiye ile ilişkimizin daha iyi olmasını istiyoruz. Petrol boru vanası, Türkiye'nin elindedir. Ancak, Türkiye ile imzalanan anlaşmalarımız var. Sınır kapısının kapatılması iki tarafın da çıkarına değildir. Sorunları diyalog ile çözmekten yanayız. Kesinlikle sınırları değiştirmeyeceğiz." dedi.

BÖLGEDE ENDİŞE BÜYÜYOR

IKBY'nin referandumuna karşı Türkiye ekonomik yaptırımların da seçenekler arasında olduğunu açıkladı. Ancak Bakan Zeybekçi'nin "Ambargo tehlikeli bir söylem" açıklaması konuyu tartışmaya açtı. Bölgedeki işadamları Türkiye'nin de zarar görmesinden endişeli.

Kuzey Irak Kürt Yönetimi'nin bağımsızlık referandumu sonrası yükselen tansiyon, ekonomik ve siyasi yaptırım açıklamaları bölgede endişeye neden oldu. Özellikle ekonomi çevreleri gelişmeleri tedirginlikle izliyor. Ekonomi Bakanı Nihat Zebyekçi ise ekonomik ambargonun tehlikeli bir söylem olduğunu belirterek "Rusya ilk ticarete dokundu ve Türkiye'ye ders vermeye çalıştı. Bu son derece yanlıştı. Kuzey Irak konusunda aynı yanlışı yapmamızı uygun görmüyorum" dedi. Sürpriz olarak yorumlanan açıklama ekonomik yaptırımın gerekliliği ve sonuçlarıyla ilgili tabandaki görüşlerin seslendirilmesi olarak algılandı. Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu Yüksek İştişare Kurulu Üyesi Şah İsmail Bedirhanoğlu,

gerilimin biran önce sona erdirilmesi gerektiğini belirterek, 'arabulucular devreye girmeli' çağrısı yaptı. Bedirhanoğlu, ekonomik yaptırımların her iki tarafa da zarar vereceğini söyleyerek "Türkiye'nin Irak'la 12 milyar dolarlık ekonomik ilişkisi var, bunun 8-9 milyar doları Kürt Yönetimiyle" dedi. Bedirhanoğlu, aklı selimin hakim olması gerektiğini belirterek "Türkiye'nin İran'ın tuzağına düşmemesi gerekir. Türkiye ile İran Ortadoğu'da bir süredir rekabet halinde. İran bir süre sonra Kürt yönetiminin siyasi ve ekonomik pazarını kullanmak isteyecektir. Ticaretin 4-5 milyar doları Mardin, Urfa, Antep hatta Mersin'e kadar uzanan bölge kentlerini kapsıyor. Hendek çatışmalarından sonra zor zamanlar yaşayan bölge ekonomisine ve genel olarak da Türkiye ekonomisine zarar verir" diye konuştu.

SÖYLENTİSİ BİLE YETİYOR

Hak Sanayici ve İş Adamları Derneği (HAKSİAD) Başkanı Ramazan Azboy ticaretin durdurulmasını ve Habur Sınır Kapısı'nın kapatılmasını istemediklerini belirterek şunları söyledi: "IKBY'de bin 500'e yakın şirketimiz, 20 bine yakın çalışan var. Ambargo ihem işsizlik noktasında hem de diğer noktalarda ciddi bir krize sebep olacaktır. Dün Silopi'deydim. Habur Sınır Kapısı'nın kapatılacağı söylentisi bile şimdiden sıkıntıya yol açtı. Rastladığım bir tır şoförünü aracıma aldım. Bana 'Sınırı kapatma durumu var diye tırı mal sahibine teslim ettim. Ortalık durulana kadar bekleyeceğim' dedi. Bu sorunun barışçıl bir şekilde, siyasetle çözülmesini arzu ediyoruz."

AMBARGO OLMASIN DİYE DUA EDİYORUZ

Diyarbakır Ticaret Borsası eski Başkanı Fahrettin Akyıl da ekonomik ambargonun özellikle Güneydoğu'daki iş adamlarını zor durumda bırakacağını belirterek, "Karşı taraf ne kadar zarar ederse biz de o kadar zarar edeceğiz. Zarar karşılıklı. Kuzey Irak'ın yiyecek ve içeceğinin yüzde 70'i Türkiye'den gidiyor. Bir fabrikatör olarak ürünümü oraya satamazsam şahsımla birlikte ülkem zarar eder. Çalışanlarımı işten çıkarmak zorunda kalırım. İş adamlarımız endişe içerisinde bekliyorlar. Ne yapacaklarını bilmiyorlar. Ambargonun olmaması için dua ediyorlar. Ekonomik ambargo çözüm değil. Bunun hesabının iyi yapılması gerekir. Başka yollar denenmeli" dedi.

DÜNYADA REFERANDUM ETKİSİ

IKBY'nin yaptığı referanduma bölgesel ve küresel aktörlerden tepkiler gelirken NATO üyesi Batılı ülkeler arasında farklı sesler yükseliyor. ABD referandumun bölgede yaşayanlar için zorlukları artıracağını söylerken, Fransa Bağdat'ın masaya oturup Erbil'le müzakere etmesi gerektiğini vurguluyor. Bölgesel ve küresel etki gücü olan ülkelerin referandum konusundaki tavrı şöyle:

İRAN: YAPTIRIMLAR DEVREDE

Somut yaptırımlar uygulamaya başlayan ilk ülke İran oldu. İran Dışişleri Bakanlığı, Bağdat'ın talebi üzerine IKBY ile olan sınır kapılarında giriş-çıkışların yasaklandığını, Irak Kürdistanı'ndan kalkan uçaklara İran hava sahasının kapatıldığını duyurdu. Ayrıca IKBY'ye yakın yayıncı kuruluş Kurdistan24'ün Tahran bürosunun da kapatıldığı açıklandı.

ABD: 'DERİN HAYAL KIRIKLIĞI'

ABD Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı'ndan gelen açıklamalarda 'Irak'ın toprak bütünlüğü' vurgusu yer aldı. Ancak ABD, Bağdat yönetiminin aksine şu ana kadar IKBY'ye herhangi bir yaptırım için bir adım atmadı. Ayrıca, "ABD'nin Kürdistan halkı ile tarihi ilişkileri devam edecektir" dendi. Beyaz Saray Sözcüsü Neurt de dün yaptığı açıklamada da "Erbil ile Bağdat arasında taraf tutmoruzu" diye konuştu.

RUSYA: 'SAYGI DUYUYORUZ'

Referandumdan günler önce Rus petrol devi Rosneft'in Kuzey Irak'ta 1 milyar dolarlık boru hattı yatırımı yapacağının açıklanmasıyla IKBY'nin en büyük finansörü konumuna gelen Rusya ise açıklamalarında 'Irak'ın toprak bütünlüğünün korunmasından yanayız' dese de, IKBY'nin kendi kaderini uluslararası hukuk normları çerçevesinde tayin etme hakkının bulunduğunu ifade ediyor.

İSRAİL: DESTEKLİYORUZ

Reuters haber ajansı, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun hükümet yetkililerine 'konuşma yasağı' getirdiği yönünde bir haber geçse de, Netanyahu, önceki açıklamalarında bağımsızlık arayışının bir hak olduğunu ve İsrail hükümeti olarak bunu desteklediklerini ifade etmişti.

FRANSA: BAĞDAT TAVİZ VERSİN

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Yves le Drian, Iraklı Kürtlerin bağımsızlık ilan etmesinin bölgeye istikrarsızlık getireceğini söylüyor. Drian, taraflar arasında diyalog yollarının açılmasından yana olduğunu ifade ederek "Bağımsızlık ilan etmek için doğru bir zaman değil. Ancak Bağdat da bazı tavizler vererek Erbil'e daha fazla özerklik hakkı tanımalı" dedi.

ÇİN: DİYALOG TAVSİYE EDİYOR

Çin Dışişleri Sözcüsü Lu Kang,Çin hükümeti, Irak'ın egemenliğini, birliğini ve toprak bütünlüğünü destekler. Krizin ve farklılıkların diyalog yoluyla çözülmesini umut ediyoruz. Bölgenin ve Irak'ın istikrarı için bu gerekli" dedi.

S. ARABİSTAN: KRİZ KİMSEYE YARAMAZ

IKBY Başkanı Mesut Barzani'ye 25 Eylül'de gerçekleştirilmesi planlanan bağımsızlık referandumunu durdurma çağrısında bulunmuş çıkacak kirizin kimseye yaramayacağı vurgusu yaparak tarafları diyaloğa çağırmıştı.

İNGİLTERE: KIŞKIRTICI OLUNMASIN

IKBY Başkanı Mesut Barzani'ye 25 Eylül'de gerçekleştirilmesi planlanan bağımsızlık referandumunu durdurma çağrısında bulunmuş çıkacak kirizin kimseye yaramayacağı vurgusu yaparak tarafları diyaloğa çağırmıştı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber