TEPAV'dan kömür yardımı uyarısı

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 20 Nisan 2007 13:50, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın (TEPAV), mali izleme raporunda, seçim yılı nedeniyle bu yıl fakir ailelere yapılacak kömür yardımına ilişkin görev zararının öngörülenin çok üzerinde çıkabileceğine dikkat çekildi. Kömür temini ve dağıtımını Türkiye Kömür İşletmeleri'nin (TKİ) yapacağı hatırlatılan raporda, görev zararı alacağının eksik ödenmesi durumunda TKİ'nin bankalardan borçlanmak zorunda kalacağı ve ek finansman maliyeti yükleneceği vurgulandı. Raporda, TKİ'nin Hazine'den alacaklarının 2005 yılı sonunda 75 milyon YTL, banka borcunun ise 54 milyon YTL olduğu vurgulandı.

TEPAV İstikrar Enstitüsü'nün hazırladığı "Mali İzleme Raporu?Şubat 2007 Bütçe Sonuçları" yayımlandı. Raporda mali mevzuattaki gelişmeler de değerlendirildi. Raporda, son dönemde alınan kararlarla görev zararlarının eksik gösterildiği, ilave finansman maliyetlerinin doğduğu ve mali şeffaflığın olumsuz etkilendiği vurgulandı.

Fakir ailelere kömür yardımı yapılması konusunda düzenleme yapıldığı hatırlatılan raporda, kömürün temin edilmesi ve dağıtılmasının TKİ'ye görev olarak verildiğine işaret edildi. Raporda, fakir ailelere dağıtılacak kömür bedelinin 2008 yıl ödeneğinden Hazine'nin karşılamasının ve bu yıl ödemeye karşılık avans niteliğinde ödemeler yapılmasının öngörüldüğü vurgulandı.

GÖREV ZARARI EKSİK GÖSTERİLİYOR

Bu uygulamanın gecikmeli olarak bütçe hesaplarına yansıtıldığına işaret edilen raporda, dönemler arasında yüklenilen görev zararının büyüklüğü kadar mali farklılık oluşabildiği belirtildi. Ayrıca, Hazine'nin bazı yıllar görev zararı karşılığı olmak üzere kuruma yapmış olduğu ödemenin, toplam maliyetin altında kaldığı kaydedilen raporda, bu nedenle görev zararının eksik gerçekleştiğinin görüldüğü ifade edildi. Raporda, görev zararı alacağının eksik ödenmesi durumunda TKİ'nin bankalardan borçlanmak zorunda kaldığı ve ek finansman maliyeti yüklendiği anlatıldı. Raporda, "Bu durumda, hem görev zararı bütçede eksik gösterilmekte hem de borçlanılan tutar kadar ilave bir finansman maliyeti TKİ tarafından üstlenilmiş olmaktadır. Nitekim, 2005 yılı sonunda kurumun Hazine'den alacağı 75 milyon YTL kredi kullanımından dolayı bir bankaya olan borcu ise 54 milyon YTL'dir? denildi.

Raporda, görev zararı ödemelerinin genel kabul görmüş mali prensiplere benzer düzenlemelere göre bütçeye konulacak ödenekle avans olarak ve görev zararının oluştuğu yılda karşılanmasının en doğru uygulama biçimi olacağı bildirildi. Raporda, mevcut uygulamayla Hazine'nin ya piyasadan borçlandığı ya da kamu hizmetlerine yönelik harcamaları kısmak zorunda kaldığına dikkat çekildi.

Raporda, ?2007 yılının seçim yılı olması nedeniyle dağıtılacak kömür miktarı ve aile sayısı artabilir. Bu durumda 2008 yılına aktarılacak görev zararı faturasının öngörülenin çok üzerinde olmasına yol açacaktır? denildi.

?SAĞLIK HARCAMALARI KAMUOYUNUN GÖZÜNDEN KAÇIRILACAK?

Mali izleme raporunda, ?Gelir Vergisi Kanunu Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun?la sosyal güvenlik kurumlarının devlet ve üniversite hastanelerine olan borçlarının mahsuplaşma, alacaktan vazgeçme ve terkin yoluyla silinmesinin düzenlendiğine işaret edildi. Raporda, ?Bu yasal düzenlemelerle bütçenin temel ilkelerinin başında gelen genellik ilkesine aykırı bir uygulama içinde olunmaktadır. Yani, gelir ve giderler bütçede gösterilmeksizin mali raporlara yansıtılmaktadır? denildi.

Yapılacak terkin veya alacaktan vazgeçme ve kısmi silme uygulamalarıyla vazgeçilen tutarlar kadar kamu alacağının eksik gösterilerek kamu kesimi genel dengesinin iyileştirileceği anlatılan raporda, burada etkiyi belirleyecek olanın sosyal güvenlik kurumlarının gerçekleştiremediği tutarın büyüklüğü olduğu vurgulandı. Raporda şöyle denildi:

"Mali disiplin açısından harcama ve açık düşük gösterilirken, gösterilmeyen sağlık harcamaları tutarı kadar da sağlık harcaması parlamentonun ve kamuoyunun gözünden kaçırılmış olmaktadır. Kanun'un geçici üçüncü maddesinin üçüncü fıkrası ise, uzlaşma sağlandıktan sonra uzlaşılan belgelerin imha edileceğini düzenlemektedir. Bunun anlamı, bu belgeye konu olan alacağın borç olarak sosyal güvenlik kurumu hesaplarında görülmediğidir. Belgelerin imha edilmesi mali saydamlık ve hesap verme sorumlulukları açısından sakıncalı bir durum ortaya çıkarmaktadır. Son olarak, döner sermayelerin alacaklarının silinmesi, bu kurumların sundukları hizmetin miktarı ve kalitesi üzerinde yakın gelecek dönemde istenmeyen durumların doğmasına yol açabilecektir."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber