IMF'den ekonomi değerlendirmesi

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 19 Mayıs 2007 17:16, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, Türkiye'nin makro ekonomik performansının güçlü olmayı sürdürdüğünü, ancak enflasyonun ve cari açığın yüksek olduğunu, seçimlerin yaklaştığı bir ortamda piyasa güveninin korunması için disiplinli makro ekonomik politikaların sürdürülmesinin şart olduğunu belirtti.

IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun, Türkiye programının 6. gözden geçirme dönemini sona erdirmesi ve 1.135 milyar dolarlık yeni kredi dilimini serbest bırakmasının ardından, Türk ekonomisindeki son gelişmelere ilişkin Lipsky imzasıyla bir değerlendirme yayınlandı.

Türk ekonomisindeki olumlu gelişmelere değinen Lipsky, şunları kaydetti:

?Türkiye'nin makro ekonomik performansı, güçlü olmayı sürdürdü. Artan piyasa dalgalanmalarına ve yüksek faiz oranlarına karşın, ekonomik faaliyet dayanıklı olmaya devam etti. Aynı zamanda büyüme daha geniş bir tabana yayıldı ve iç talebe olan bağımlılık azaldı. Doğrudan dış yatırım büyük ölçüde artarak, döviz rezervlerinde daha da yükseliş elde edilmesini sağladı ve net kamu borcu oranı süratle düşmeye devam etti.?

Lipsky, buna karşılık enflasyonun hedefin oldukça üstünde seyrettiğini, cari açığın yüksek olduğunu ve seçimin yaklaşmakta bulunduğunu belirterek, bu ortamda Türkiye'nin yatırımcı hissiyatını olumlu tutmayı sürdürmesi gerektiğini kaydetti.

John Lipsky, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:

?Bu çerçevede piyasa güveninin korunması için disiplinli makro ekonomik politikaların sürdürülmesi şart. Bu bakımdan, hükümetin 2007 için gayri safi milli hasılanın yüzde 6.7'si olarak belirlenen faiz dışı bütçe fazlası hedefine bağlı olması memnuniyet verici. Harcamaların planlandığı ölçüde tutulması için önemli bir disiplin gerekecek. Aynı zamanda enflasyonu hedefe indirmek için de sıkı para politikasının korunması kilit önem taşıyacak. Bir sınav niteliği taşıyan enflasyon görünümü göz önüne alındığında, enflasyonun düşüşe geçtiğinin açıkça görüleceği zamana kadar sıkı politikaların sürdürülmesi uygun olacak.?

Gelecek dönemde Türkiye'nin yapısal reformlar üzerinde yoğunlaşması gerektiğini de kaydeden Lipsky, orta dönemli mali pozisyonun korunması, istihdam ve mali işlemlerde vergi indirimlerine olanak sağlanabilmesi için mali açıdan gözden geçirilmiş bir sosyal güvenlik reformu, sağlık ve enerji sektörlerinde verimliliğin artırılması ve vergi toplanmasının ilerletilmesi çabalarının kilit önem taşıyacağını belirtti.

Finans sektöründe gözlem ve denetimin sürmesi gerektiğine işaret eden Lipsky, ?özellikle bankacılık ve enerji sektörlerinde özelleştirmenin ilerletilmesi, yatırım ortamının daha da iyileşmesini sağlayacak. Bu çerçevede Halkbank hisselerinin başarılı şekilde kamuya sunulması, memnun edici bir ilk adım? ifadesini kullandı.

Lipsky, değerlendirmesinin sonunda şu görüşlere yer verdi:

?Son zamanlarda elde edilen makro ekonomik kazanımların korunması, zaafiyetin kontrol altında tutulması ve yüksek ve istikrarlı büyüme tabanının oluşturulması için disiplinli ekonomik politikalarla kapsamlı yapısal reformların birleştirilmesi gerekiyor. Yetkililerin temkinli parasal ve mali politikalara bağlılıklarını sürdürmesi ve gelecek aylarda yapısal reformlara yeniden vurgu yapılması, uluslararası topluluğun desteğini hak ediyor.?

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber