Suriyelilere 'yardım' değil 'uretime katılım' yaklasımı esas alınmalıdır

Rapordan: Suriyelilerin uyumuna dair programlar hayata gecirilirken, 'yardım' yaklasımından ziyade 'uretime katılım' yaklasımı esas alınmalıdır

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 24 Kasım 2018 10:10, Son Güncelleme : 24 Kasım 2018 10:24
Suriyelilere 'yardım' değil 'uretime katılım' yaklasımı esas alınmalıdır

Polis Akademisi Başkanlığınca hazırlanan "Politika ve Uygulama Boyutlarıyla Goc ve Uyum" başlıklı raporda, Suriyelilerin uyumuna ilişkin programlarda, "yardım" yaklasımının değil, "uretime katılım" yaklasımının esas alınması gerektiği belirtildi.

Polis Akademisi öğretim üyeleri Doç. Dr. Coşkun Taştan, Doktor Öğretim Üyesi İbrahim İrdem ve Araştırma Görevlisi Ömer Özkaya tarafından hazırlanan rapor, Göç ve Sınır Güvenliği Araştırma Merkezi Müdürlüğünce yayımlandı.

Antalya'da 12-14 Ekim 2017'de düzenlenen "2. Uluslararası Göç ve Güvenlik Konferansı" doğrultusunda hazırlanan raporda, "Suriyelilere Dair Tehdit Algısı", "Göç Politikaları ve Uyum", "Suriyelilerin Uyumu: Deneyimler", "Göçmenlerin Kente Uyumu: Yerel Yönetimler ve Sivil Toplum", "Göç, Uyum ve Ekonomi", "Uyumun Psiko-Sosyal Boyutu" konuları yer aldı.

Raporda, yine Polis Akademisi tarafından hazırlanan "Suriyelilere Dair Tehdit Algısı: Onyargılar ve Gercekler" baslıklı rapor için yapılan araştırma sonuçlarına yer verildi.

Araştırma kapsamında, pilot il olarak secilen Ankara'da 400 kisiyle yuz yuze gerceklestirilen anketlerde yerel halkın Suriyeliler ile ilgili kaygılarının ekonomi, guvenlik ve sosyo-kulturel konular olmak uzere uc alanda yogunlastıgının tespit edildiği belirtildi.

Raporda, kamuoyunda Suriyelilerin neden olduğu düşünülen bazı durumların yanlış algı sonucunda ortaya çıktığı, toplumdaki bu algının resmi verilerle örtüşmediği bildirildi.

- "Uyum iki taraflı süreçtir"

"Politika ve Uygulama Boyutlarıyla Goc ve Uyum" raporunda, uyum sürecinde, göçmenin ev sahibi topluma uyumu kadar ev sahibi toplumun da göçmenlere uyum saglamasının önemli olduğu kaydedildi.

Göç eden bireylerin gittikleri ülkelerde ekonomik, kültürel, sosyal, dilsel ve dini açıdan birçok konuda uyum problemiyle karşılaştıkları belirtilen raporda, uyum konusunda politika oluşturma ve hizmet sunmanın önemine işaret edildi.

Çift yönlü aktif bir etkileşimin hedeflenmesi gereken uyum çalısmalarında, bu yaklasımın, uyuma yönelik her türlü plan, program ve uygulamanın esasını teskil ettiği vurgulandı.

Raporda, uyumun sağlanabilmesi için yerel topluma sağlanan imkanların sığınmacıları, göçmenleri ve mültecileri de kapsayacak şekilde tüm topluma yaygın hale getirilmesinin, göç ve uyumla ilgili politikaların kapsayıcı ve uzun vadeli olmasının önemine dikkat çekildi.

- "Yanlış bilgiler nefret duygusu oluşturuyor"

Raporda, "Suriyelilerle ilgili yanlıs ve hatta yalan bilgilerin toplum gündemine sürekli sunulması insanların hem yanlıs bilgi sahibi olmalarına neden olmakta hem de siddet ve zulümden kaçarak ülkemize sıgınan insanlara karsı nefret duygusunun olusturulmasına zemin hazırlamaktadır." ifadesi kullanıldı.

Göçmenlerin medyada temsil edilme biçimlerinin ön yargıları pekistirdiği belirtilen raporda, özellikle sosyal medyada denetlenmesi imkansız iddialar ve haberler üretilebildiği, bu yolla ön yargılarla dolu göçmen imajlarının dolasıma sokulduğu belirtildi.

Raporda, şu ifadelere yer verildi:

"Medya, kutuplasmayı artırabilecek, yabancı dusmanlıgına zemin hazırlayabilecek ve catısmayı tetikleyebilecek usluptan uzak durmalıdır. Ulkemizdeki Suriyelilerin cok buyuk bir kısmı kentsel alanlara yerlesmislerdir. Bu nedenle uyum politikalarında Turkiye'deki kentsel yasamın kosulları ve donusumu goz onune alınmalıdır. Suriyelilerin uyumuna dair programlar hayata gecirilirken, 'yardım' yaklasımından ziyade 'uretime katılım' yaklasımı esas alınmalıdır. Turkiye'deki Suriyeliler 'acil yardım' donemini geride bırakmıslardır. Bu nedenle ayni ve nakdi yardım konuları kademeli olarak sivil toplum kuruluslarına bırakılmalı, devlet imkanları ise meslek ve beceri edinme, istihdam ve is kurma imkanlarının gelistirilmesine ayrılmalıdır."

- Suriyelilerin Türkiye'ye göçünde İslam'ın önemi

Suriyelilerin Türkiye'yi tercih etme sebeplerinden birisinin de İslam dini olduğu belirtilen raporda, orta ve uzun vadede ibadet pratiklerindeki farklılıklar ve ibadet mekanlarının ayrışmasının zaman zaman toplumsal gerilimleri doğursa da yeni ibadet mekanlarının eklenmesi, iki toplumu ortak noktada buluşturacak mekansal tasarımların tesis edilmesi, ortak değer yargılarını ve pratiklerini ön plana çıkaran semboller kullanılmasının gerilimlerin azalmasını sağlayacağı ifade edildi.

Uyum politikalarının, tek elden ve merkezi yaklaşımla yürütülmemesi gerektiği vurgulanan raporda, bu sayede özgün kosulların gerektirdigi esnekliklere sahip uyum programlarının ortaya çıkmasının kolaylaşacağı anlatıldı.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber