Tüzmen: Türkiye'yi büyüteyim derken çocuklarımın büyüdüğünü görmedim

Kaynak : Anadolu Ajansı
Haber Giriş : 28 Haziran 2007 11:30, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Dilek Akın

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, hükümetleri döneminde ihracat rekorları kırıldığını, Türkiye'nin büyüdüğünü, bu büyümeye elinden geldiğince katkı sağladığını belirterek, "Türkiye'yi büyüteyim derken, çocuklarımın büyüdüğünü göremedim. Ancak çocuklarım, memleketlerini büyütmeye katkı sağlayan babalarını bağışlayacaklardır" dedi.

Devlet Bakanı ve AK Parti Mersin Milletvekili Adayı Kürşad Tüzmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bakanlığa geldiği günden beri en az vakti ailesine ayırdığını söyledi.

Hükümetleri döneminde ihracat rekorları kırıldığını, Türkiye'nin büyüdüğünü, bu büyümeye elinden geldiğince katkı sağladığını ifade eden Bakan Tüzmen, "Türkiye'yi büyüteyim derken, çocuklarımın büyüdüğünü göremedim. Ancak onlar Türkiye'yi büyüten babalarını affedeceklerdir" diye konuştu.

Bakan Tüzmen, Eşi Perihan Tüzmen'in eski milletvekili İsmail Saruhan'ın kızı olduğunu, siyasete alışık olmasına rağmen evinde hiçbir zaman siyaset konuşulmadığını, siyaseti evine girerken tıpkı elektrik şalterini indirir gibi kapıda bıraktığını belirtti. Tüzmen, "Evimde bambaşka bir insan olurum" dedi. Tüzmen, kayınpederi Eski ANAP'lı Saruhan'ın da kendisini desteklediğini vurgulayarak, "Eşim de kayınpederim de benim partime oy verecek" dedi.

"Bir eve bir kurban yeter" diyerek, çocuklarıyla ilgili sorumlulukları eşine bırakmak zorunda kaldığını söyleyen Tüzmen, "Ailem de memleketime hizmet ettiğim için mutlu, hallerinden şikayetçi değiller" diye konuştu.

"AĞLAMAK ZAYIFLIK DEĞİL"

Bakan Kürşad Tüzmen, hayata hiçbir zaman karamsar bakmadığını, her sorunun bir çözümünün olacağına inandığını, ancak elinden bir şey gelmediği, çaresiz kaldığı konularda ise ağlamayı hiçbir zaman zayıflık olarak kabul etmediğini belirterek, şunları söyledi:

"Her zaman gülerim, ancak elimde olmayan nedenlerden dolayı birtakım sıkıntılar doğarsa üzülürüm. Örneğin ben sersest bölgelerin Türkiye'de çok iyi yere gelmesi için emek harcadım, sonra vergi gelince çok üzüldüm. Çünkü o kendi çocuğumuzdu elimizde büyüttük sonra hastalandırdık. Buna çok üzüldüm." Gırtlağının kilitlendiği anlar da olduğunu ifade eden Tüzmen, şöyle dedi:

"Aramızdan çok erken ayrılanlar için ağlamışımdır. Ağlamak hiçbir zaman zayıflık değil. Dalgıçlığımdan dolayı soğuk insan olduğum için metanetliyim de ancak haksızlığa dayanamam. Bulgaristan'da soydaşlarımıza yapılanlara ağladım, Irak'ta haksızlığa uğrayanlara da ağladım. Gittiğim Afrika ülkelerinde aç, fakir, karnı şişmiş, bacakları, kolları çöp gibi kalmış çocuklar için de ağladım. Hepsini düzeltmek mümkün değil ama imkanlarım olsaydı bütün dünya için çalışmak isterdim." "Ben her zaman kendimi sıradan hissettim, öyle de kalacağım" diyen Tüzmen, hayat felsefesinin de insanlara fayda sağlamak olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Müsteşar da olsam, bakan da olsam, makamlar gelip geçicidir. Sonunda yine halkın arasına katılacaksınız. O zaman halkın yüzüne bakacak yüzünüz olmalı, başınız dik, alnınız açık durmalısınız. Dünya ise Veysel'in dediği gibi iki kapılı han. Bir kapıdan girdik öteki kapıdan çıkacağız. İşte bu yüzden her zaman sıradan oldum, sıradan kalmak istiyorum.

Başarılı olmaya çalışıyorum, çünkü başarı hiç kimseye miras olarak bırakılamaz. Ben çocuklarıma evimi arabamı bırakırım ama başarımı bırakamam. Onlar kendi başarılarını kendileri yaratacaklar. Ben ilk önce adam olmaya, sonra devlet adamı, daha sonra devlet bakanı olmaya çalışıyorum."

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber