Seçime kadar vergi molası
Doğan Grubu gazetelerinde Çukurova Grubu şirketleri aleyhindeki asılsız haberler devam ediyor. Dünkü Hürriyet gazetesinde ?Turkcell'in Danıştay'da açtığı davanın faturası aboneye çıkacak' başlıklı haberin gerçeği yansıtmadığı ortaya çıktı. AKŞAM'ın görüşlerine başvurduğu hukuk çevrelerine göre halen GSM hizmetleri sunan işletmecilerin, mevcut imtiyaz sözleşmeleri kapsamında kendilerine tahsis edilmiş olan numaraları 3G (Üçüncü nesil) hizmetlerinde kullanabilmeleri, yalnızca Telekomünikasyon Kurumu'nun (TK) takdirine ve iznine bırakılmış bir konu. Bu konunun Numara Taşınabilirliği Yönetmeliği ile doğrudan bir ilgisi de bulunmuyor.
İDDİALAR DOĞRU DEĞİL
Bu nedenle, Turkcell tarafından, Numara Taşınabilirliği Yönetmeliği'nin iptali için Danıştay'da dava açılmasaydı dahi, TK isterse mevcut GSM numaralarını kullandırmama hak ve yetkisine sahip olduğu için, konuyu, Turkcell'in Numara Taşınabilirliği Yönetmeliği ile ilgili olarak açmış olduğu davanın akıbetine bağlamak doğru değil. Danıştay tarafından yönetmeliğin iptaline karar verilmesi de, sadece bu düzenleme iptal edildiği için mevcut GSM numaraların 3G hizmetlerinde kullandırılmasına izin verilmesinin hukuken mümkün olmadığı ya da olamayacağı anlamına gelmiyor. Bilindiği gibi TK tarafından çıkarılan ?Numara Taşınabilirliği Yönetmeliği, 1 Şubat 2007 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bunu takiben Turkcell Danıştay'a iptal davası açtı. Çünkü, ulusal numaralandırma planında yer alan 530 ila 539 alan kodlar ve bu kodları takip eden 7 haneli numaralar, TK ile imzalanan sözleşme ile 25 yıl süreyle ve özel olarak Turkcell'e tahsis edildi. Turkcell, dava gerekçesi olarak ayrıca ?ilgili mevzuatta da imtiyaz sözleşmesi imzalamış olan işletmecilerin, mevcut sözleşmelerinde yer alan hak ve yükümlülükleri saklı tutulmuş olmasına karşın, söz konusu Yönetmeliğin, Turkcell'i, özel olarak Turkcell'e tahsis edilmiş olan bu numaraların taşınmasına izin verme yükümlülüğü altına sokarak kazanılmış haklarını ihlal etmesini' gösterdi.
Şartname gerçekleri ortaya koyuyor
TELEKOMÜNİKASYON Kurumu tarafından 3G hizmetlerine ilişkin yetkilendirme için açılmış bulunan ve 7 Eylül 2007 tarihinde yapılacak olan ?IMT-2000/UMTS Hizmet ve Altyapılarına İlişkin İhale?nin şartnamesinde yer alan ifadeler şöyle:
İmtiyaz sözleşmesinin imzalanmasını müteakip ?Kurum'ca belirlenen yıllık numara ücretinin ödenmesi kaydıyla, ?İhaleyi Kazanan'lara birer adet alan kodu, ?Kurum' tarafından ?İlgili mevzuat' çerçevesinde tahsis edilir.
GSM imtiyaz sözleşmeleri kapsamında tahsis edilmiş olan numaralar, hizmet taşınabilirliği de dahil numara taşınabilirliğine ilişkin ?Kurum' düzenlemeleri çerçevesinde IMT-2000/UMTS hizmet ve altyapılarına ilişkin yetkilendirme kapsamında da kullanılabilir.
İhaleyi kazanan firmalarla imzalanmak üzere hazırlanmış bulunan taslak imtiyaz sözleşmesi ise şöyle:
Bu sözleşmenin imzalanmasını müteakip numaralandırma mevzuatı çerçevesinde İşletmeciye Kurum tarafından numara tahsis edilir.
GSM İmtiyaz sözleşmeleri kapsamında tahsis edilmiş olan numaralar, hizmet taşınabilirliği de dahil numara taşınabilirliğine ilişkin Kurum düzenlemeleri çerçevesinde bu Sözleşme kapsamında da kullanılabilir.
Mahkeme karar verecek
GÖRÜŞLERİNE başvurduğumuz hukuk çevreleri Danıştay tarafından bu davada bir iptal kararı verilmesi halinde, sözü edilen yönetmeliğin hukuka aykırı olduğu bir mahkeme kararıyla ortaya çıkacak. Ayrıca yeni böyle bir iptal kararı, söz konusu düzenlemenin iptalinde kamusal bir yarar olduğunu da ortaya koyacak. Öte yandan, Turkcell'in, Numara Taşınabilirliği Yönetmeliği'nin iptali amacıyla Danıştay'da açtığı davada, söz konusu Yönetmeliğin iptaline karar verilmesi halinde, Turkcell abonelerinin 3G hizmetlerinden yararlanamayacağını ve Turkcell abonelerinin de 3G hizmetlerinden faydalanabilmek için Turkcell ya da diğer operatörlerden yeni bir hat almaları gerekeceği iddiaları da gerçeği yansıtmıyor.
NEDEN saldırıyorlar?
DOĞAN gazeteleri bir süredir Çukurova Grubu şirketleri hakkında asılsız haberler yapmayı alışkanlık haline getirdi. Bunun en önemli nedeni AKŞAM Gazetesi'nin Doğan Grubu'nun medyayı iş ilişkilerinde bir güç olarak kullanarak, haksız kazanç elde etmek istemesini ortaya çıkarması. Doğan önce, POAŞ'ın devralınması sürecinde ortaya çıkan vergi kaçağından doğan cezanın kaldırılmasında elindeki medya gücünü sonuna kadar kullandı. Doğan, aynı gücü 3.5 milyar dolarlık haksız kazancı içeren Hilton operasyonu için de devreye soktu. Son olarak Sabah ve atv'ye TMSF'nin el koymasıyla ilgili Ciner'in itirazında Doğan avukatları TMSF ile birlikte hareket etti. TMSF Başkanı Ertürk, borcunu ödemesi halinde Sabah ve atv'yi Bilgin'e verebileceklerini açıkladı. Bu Sabah Grubu'nun Bilgin üzerinden Doğan'a geçeceği anlamına geliyor. AKŞAM tüm bu haksız girişimlere sayfalarında yer verdi.
Telecom Italia zarar etti, gidiyor
TÜRKİYE pazarına ilk olarak üçüncü GSM lisansı için gelen ve 2.25 milyar dolarlık lisans alımının ardından İş Bankası ile birlikte Aria'yı kuran Telecom Italia'nın Türkiye macerası tamamen sona eriyor. Reuters'in haberine göre Telecom Italia, Türk Telekom'un alımı sırasında edindiği yüzde 10.36'lık Oger Telekom hissesini 477 milyon dolara Saudi Oger'e sattığını açıkladı.