Talim Terbiye'de sular durulmuyor
www.hurriyet.com.tr'de gündeme getirilen iddialar üzerine MEB soruşturma açtı. Bunun üzerine Eğitim Sen 2 no'lu Şube Başkanı da karşı iddialarda bulundu. İşte o açıklama;
Eğitim Sen Ankara 2 no'lu Şube Başkanı Özgür Bozdoğan'ın Talim Terbiye kurulu ile ilgili iddiaları şu yönde;
"Talim Terbiye Kurulu bir süredir iş barışını bozacak baskı ve yıldırmalara, hukuksuzluklara sahne oluyor. Bu süreç Talim Terbiye Kurulu yetkililerinin yayınevlerinin itirazlarını inceleyen komisyonlara hukuka aykırı bir talimat vermesiyle başladı. Bu komisyonlar yayınevlerinin itiraz gerekçelerinin haklı olup olmadığı konusunda kurula görüş bildirmekle görevli iken komisyonların yönetmelikte ve yönergede yer almayan bir talimatı yerine getirmeleri istendi.
Bu talimata göre komisyonlar anılan görevlerinin yanı sıra haklı buldukları itirazların kitapların puan değerini ne kadar etkilediğini de saptayacaktı. Ancak bu talimat kurumun iş ve işlemlerinin dayanağını düzenleyen yönetmelik ve yönergede yer almadığından komisyondaki öğretmenler çalıştıkları birime bu talimatı hukuka aykırı bulduklarını, anayasanın 137. ve 657 sayılı yasanın 11.maddesi uyarınca yeniden değerlendirilmesini istediklerini, bu nedenle yazılı olarak tekrar edinceye kadar yerine getiremeyeceklerini içeren dilekçeler verdiler.
Bunun üzerine anılan anayasa ve yasa hükümlerine göre yapılacak bir tek şey vardı. O da yazılı olarak bu komisyondaki öğretmenlerden açık ve kesin bir şekilde söz konusu talimatın yerine getirilmesini istemek. Ancak Kurul yetkilileri hukuka uygun davranmayı seçmedi. Önce Kurul Başkan Yardımcıları Abdulvahap Özpolat ve Merdan Tufan ile Kurul üyesi Muammer Yıldız komisyon başkanlarının kurul salonuna çağrılarak , baskı ve gözdağıyla bu talimatı yerine getirmelerini istenmişti. Bu, tümüyle fiili durum yaratarak sorunu çözmeye çalışmaktı. Ancak söz konusu kanunsuz uygulama sonuç vermeyince bu defa da ne dediği belli olmayan, son derece kapalı bir dille yazılmış bir yazı öğretmenlere tebliğ edildi. Bu yazı söz konusu talimatla ilgili tereddüdü gidermekten uzaktır, böylesi bir konuda gerekli olan kesinlik ve açıklığı taşımamakta.
Talim Terbiye Kurulu'nda ikinci önemli gelişme; gazetelerde ?Talim ve Terbiye karıştı? başlıklı haberle başladı.
Bu haberde İlköğretim Sosyal Bilgiler 4-5 kitaplarında kurul kararlarına rağmen Atatürkçülüğün kazanımlarına yer verilmediği, yetişmiş ve Atatürkçülük değerlerine sahip yöneticilerin görevden alındığı, kendisinden habersiz yapılan bu işlemlerle Kurul Başkanı İrfan Erdoğan'ın istifaya zorlandığı iddiaları yer almış; söz konusu dönemde Program Dairesi başkanlığı yapan ve halen de TTK Kurul Başkan Yardımcısı Abdulvahap Özpolat ise iddiaları yalanlamış ve o dönem ne kendisine, ne de kuruma hiç kimsenin yazılı ya da sözlü Atatürkçülük konularının eksik bırakıldığı konusunda bir başvurusunun olmadığını belirten açıklamasına yer verilmiş ve ardından TTK Öğretim Materyallerini Geliştirme ve İnceleme Merkezi Müdürlüğü'nde öğretmen olarak görev yapan ve sendikamız Ankara 2 nolu Şube YK üyesi olan Tuğrul Culfa'nın açıklamasına yer verilmiştir.
Culfa açıklamasında Abdulvahap Özpolat'ın açıklamasının gerçekleri yansıtmadığını, o dönemde Kurul kararı olmasına rağmen Atatürkçülüğün adı geçen kitapta yer almamasının nedenini soran, anılan kitabı inceleyen komisyonda görev yapan ve aynı zamanda sendikamız üyesi olan S. Aydın'ın bu konuda bir dilekçe verdiğini sayı ve tarih vererek açıklamış ve kurumda kadrolaşma amacıyla görevden almaların yaşandığını, atadıkları kişilerin ise mevzuattaki koşulları taşımadığını belirtmiştir. Söz konusu haber gazetelerde yer aldıktan sonra adeta intikam alırcasına sorunu çözmek yerine sendikamız adı geçen yönetim kurulu üyesi ve dilekçe veren S.Aydın hakkında inceleme ve araştırma başlatılmıştır. Gerekçe basına demeç vermek, kuruma yıpratıcı açıklamalarda bulunmak, kurumla ilgili bilgi ve belgeleri basına açıklamak olarak ifade edildi. Bir sendika yöneticisinin, sendika üyelerinin görev yaptığı bir kurumdaki eksiklikleri, olumsuzlukları gündeme getirmesinden doğal ne olabilir? Eğitim ve bilim iş kolunda faaliyet yürüten bir sendikanın eğitim-öğretim düzeniyle ilgili bir konuda açıklama yapmasından doğal ne olabilir? Anayasa ve 4688 sayılı yasa tarafından güvence altına alınmış bir hakkın kullanımı suç olarak kabul edilebilir mi? Anayasanın değişen 90. maddesi ile iç hukuk haline gelen uluslar arası sözleşmeler ve konu ile ilgili sendika yöneticilerinin güvencelerini düzenleyen ilgili yönetmelikler sendikamıza ve sendika yönetim kurulu üyemize dönük bu soruşturmada uygulanmayacak da ne zaman uygulanacak?
Konu ile ilgili basın toplantısı Eğitim Sen Genel Sekreteri Emirali ŞİMŞEK, Eğitim Sen Genel Merkezinde 06-07-2007 Cuma günü saat 12:00'de yaparak ayrıntılı açıklamalarda bulunacak."