Soğuk algınlığında antibiyotik kullanmayın
ÇANAKKALE SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN SOĞUK ALGINLIĞI UYARISI
- SAĞLIK İL MÜDÜRÜ DR. İLHAN GÜNEY:
- "SOĞUK ALGINLIĞI TEDAVİSİNDE KESİNLİKLE ANTİBİYOTİK KULLANILMAMALIDIR"
- "MEVSİMSEL DEĞİŞİMDE SEBZE VE MEYVE TÜKETİMİNİ ARTIRIN"
AYHAN ÖNCÜ
ÇANAKKALE (İHA) - Çanakkale Sağlık İl Müdürlüğü, hava şartlarının ani değişiklikler göstermesi sebebiyle ortaya çıkacak olan solunum yolu enfeksiyonlarına karşı vatandaşları uyararak, grip ile soğuk algınlığının birbirine karıştırılmamasını istedi.
Sağlık İl Müdürü Dr. İlhan Güney, ani hava değişiklikleri sebebiyle özellikle bu mevsimde üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış görülebileceğini belirterek, "Bu enfeksiyonların başında ise viral kökenli üst solunum yolları enfeksiyonları gelmektedir. Soğuk algınlığı sonucu oluşan enfeksiyonlarda etken yüzde 90 oranında virüslerdir. Ateş yükselmeden hafif kırgınlık, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı ve hapşırmayla kendini gösteren, halsizliğe yol açmadığı için yatak istirahatı
gerektirmeyen bir hastalık tablosu oluşturur. Soğuk algınlığı, genellikle okulların açılmasıyla eş zamanlı olarak sonbaharda görülmeye başlar. Etken virüslerin bulaşması, hastaların mikrop içeren burun ve ağız salgılarıyla bulaşmış elleri ve eşyalarına temasla bulaşabileceği gibi, havadaki küçük veya büyük parçacıklar içeren virüsleri solumakla da bulaşabilir. Bebekler, yaşlılar ve bağışıklık sistemi problemli olan kişilerde hastalık çok ciddi, hatta ölümcül olabilir" dedi.
"BU DÖNEMDE SEBZE VE MEYVE TÜKETİMİNİ ARTTIRIN"
Sağlık İl Müdürü Güney, hastalığın kapalı ve kalabalık yerlerde hızla yayıldığını da ifade ederek, "Dolayısıyla açık havada ve havalandırması iyi olan yerlerde bulunmak enfeksiyon riskini azaltır. Virüsler, mikropların bulaştığı kapı tokmağı, telefon gibi yerlerde canlı kalabildikleri için bu yüzeylere temastan sonra virüsleri rahatlıkla burnumuza veya gözlerimize bulaştırabiliriz. Bunu engellemek için elerimizi sık sık sabunlu suyla yıkamalıyız. Mevsim gereği ortaya çıkan ani ısı değişikliklerine karşı
da tedbirli olmak gerekir. Son günlerde mevsim nedeniyle yaşanan ısı değişimleri ve gece gündüz arasındaki ısı farkları, vücudun savunma sistemini zayıflatmaktadır. Buna uygun giysiler ayarlanarak vücudun ani ısı değişikliğine maruz kalmasının önlenmesi gerekmektedir. Soğuk algınlığına yakalanma riskinin yüksek olduğu bu mevsim geçişlerinde alınacak önlemlerin yanı sıra, düzenli uyku ve beslenmeye özen gösterilmelidir. Bu dönemlerde, sebze ve meyve tüketiminin arttırılması gerekir. Ayrıca bağışıklıklara karşı
vücudu zayıflatan alkol ve sigara tüketiminden de uzak durulması gerekmektedir" diye konuştu.
"SOĞUK ALGINLIĞINDA ANTİBİYOTİK KULLANMAYIN"
Soğuk algınlığı tedavisinde antibiyotiklerin yerinin olmadığını da ifade eden Dr. Güney, "Tedavi belirtilere göre yapılmalıdır. Burun tıkanıklığı giderici spreyler veya burun damlaları, öksürük giderici ilaçlar, baş ağrısını azaltmak için ilaçlar kullanılabilir. Ancak bütün bu uygulamalar doktor kontrolünde yapılmalıdır. Ayrıca grip ile soğuk algınlığı birbirinden farklı özellikler gösteriyor. Soğuk algınlığı gibi hastalıklarla gribin karıştırılmaması gerekir. Grip de virüsle ortaya çıkan, ancak çok daha
büyük salgınlar halinde kendini gösteren bir hastalıktır ve çok yaygın yüksek ateş, yaygın eklem ve kas ağrıları şeklinde görülmektedir. Gripten korunmada en etkili yol ise hekim önerisiyle grip aşısı yaptırmaktır. Halk arasında grip aşısı yaptırınca diğer soğuk algınlıklarına yakalanmayacağı gibi yanlış bir inanış vardır. Grip aşısı, olası grip salgınını önlemek için yapılmaktadır. Girip aşısını özellikle 65 yaş üzeri kronik hastalığı olan, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerin mutlaka yaptırması
gerekmektedir" şeklinde konuştu.