Koronavirüs savaşçıları: Anesteziyoloji ve Reanimasyon doktorları

Dünyayı sarsmaya devam eden koronavirüs (COVID-19) salgınına karşı tüm branşlardaki doktorlar gecelerini gündüzlerine katarak yoğun çaba harcarken, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanları da virüse karşı savaşta ön saflarda yer alıyor. Çalışma alanlarından biri de, yoğun bakımlar olan bu branşın önde gelen isimleri de mesleklerini ve meslektaşlarını anlattı. Prof. Dr. Hatice Türe, "Koronavirüs salgını sırasında, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarının pes etmeden verdikleri mücadele, 'yoğun bakım uzmanı' olduklarını bir kez daha tescilledi. Yaşanan bu dönemin, bir milat olması gerekir. Yoğun bakımın kapısında Çok şükür, hastamız gözlerini açtı müjdesini size, biz veririz" dedi.

Kaynak : DHA
Haber Giriş : 02 Mayıs 2020 21:33, Son Güncelleme : 02 Mayıs 2020 21:35
Koronavirüs savaşçıları: Anesteziyoloji ve Reanimasyon doktorları

Koronavirse karşı Acil Tıp, Enfeksiyon Hastalıkları, Mikrobiyoloji, Göğüs Hastalıkları, Yoğun Bakım uzmanları olmak üzere; tüm branşlardaki hekimlerle birlikte, ön cephede çalışan hekim gruplarından biri olan Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarını temsilen, Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği (TARD) Başkanı Prof. Dr. Ömer Kurtipek ve TARD Bilimsel Üst Kurul üyesi Prof. Dr. Hatice Türe branşları ile ilgili bilgiler paylaştı. İki hekim de sahada yoğun bakımların ağır yükünü sırtlayan, altı binin üzerinde Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanının isimlerinin bu süreçte yeteri kadar duyulmadığını belirtti.

ABD'de yayınlanan "Anesteziyoloji Uzmanları, Koronavirüs ile Savaşta Özel Kahramanlar Olarak Selamlandı" baslıklı, bir haber sonrası, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanı Prof. Dr. Hatice Türe'nin kaleme aldığı kendi mesleğini ve meslektaşlarını anlattığı "Biz Kimiz" başlıklı yazı ilgi gördü. Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarının ortak hislerini kaleme alan Prof. Dr. Hatice Türe yazısında şunları paylaştı:

"Acil sezaryenle bebeğini doğuracak annenin anestezisini de biz uygularız, heyecan ve korkusunu yenmesi için elini de biz tutarız.Yoğun bakımın kapısında "Çok şükür, hastamız gözlerini açtı" müjdesini size, biz veririz.

Ameliyattan uyanabilirsem, anneme iyi olduğumu haber verin, uyanamazsam hakkını helal etsin" diye bize fısıldarsınız. Sağ salim ameliyat olmanız için çalışır, yoğun bakımda iyileşebilmeniz için ilaçlarınızı, serumlarınızı ayarlar, nefesinizi düzenler; bu zor zamanı el ele, sizlerle ve sevdiklerinizle birlikte göğüsleriz. Kardeşinizin, ya da eşinizin, veya çocuğunuzun, anne-babanızın, hatta bizzat sizin, hayatta kalışınıza tanıklık ederiz. Ya da ne kadar uğraşırsak uğraşalım elimizden bir şey gelmemesi gibi çok ağır bir yükü sırtlarız. Bizim karşılıksız emeğimiz, sizlerin uğraşısı, yakınlarınızın ve hepimizin duası.. Hep iyileşme ile sonlansın isteriz. Uğraşıp, hayatta kalmalarına destek olduklarımızı çoğu zaman hatırlayamayabiliriz; ama gücümüzün yetmediği, kaybettiğimiz hastalarımızın acısını hiç bir zaman unutamayız."

MÜJDELİ HABERLERİN SÖZCÜLERİ

Prof. Dr. Hatice Türe, "Koronavirüs salgını sırasında, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarının pes etmeden verdikleri mücadele, "yoğun bakım uzmanı" olduklarını bir kez daha tescilledi. Yaşanan bu dönemin, bir milat olması gerekir" dedi.

YOĞUN BAKIMLARDA GECE GÜNDÜZ KESİNTİSİZ HİZMET

Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarının çalışma alanlarından birini de, yoğun bakımlar oluşturuyor. Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon bölümü sorumlusu Prof. Dr. Hatice Türe, ülkemizde yoğun bakımların kuruluşundan bu yana, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarının, bu alanda ağırlıklı olarak çalışan branş olduğunu paylaştı. Kesintisiz sundukları sağlık hizmetiyle ilgili görüşlerini şöyle dile getirdi:

"Herhangi bir sebeple evde ya da hastanede bilincini yitiren, durumu ağırlaşan, kalbi duran, nefes almakta zorlanan, zehirlenen, kaza geçiren, tüm vücudu ağır mikrop kapan tüm hastaları, yoğun bakımda bize teslim edersiniz. Biz, o hastalara tanı koyar, tedavi ederiz. Nefes alamayanların, nefes almasını sağlar; takip ve tedavi eder; onları hayata bağlamaya çalışırız. Diğer branşlardan doktor arkadaşlarımızla işbirliği içerisinde çalışır, onlarla sürekli bilgi ve fikir paylaşımı yapar, birbirimize destek oluruz. Geceleri, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanları olarak dönüşümlü hastanede nöbete kalırız. Bir grup Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanı, sabaha kadar yoğun bakımda yatan hastalar için çalışırken; diğer grup ise, sabaha kadar süren acil ameliyatlarda anestezi verir. Bunlar yaptığımız işlere yalnızca birkaç örnektir. Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanların üzerinde çalıştığı önemli konulardan bir diğeri ise ağrı tedavileridir."

UZMANLIK YOĞUN EĞİTİM GEREKTİRİYOR

Türkiye'de altı binin üzerinde yetişmiş doktorun büyük çoğunluğunun, Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği çatısı altında birleştiğini hatırlatan Prof. Dr. Ömer Kurtipek, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarının, hastanelerde, ameliyathaneler, yoğun bakımlar ve ağrı klinikleri olmak üzere, üç alanda çalışma yaptıklarının bilgisini verdi.

Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanı olmak için yoğun bir eğitim sürecinden geçildiğini söyleyen Prof. Dr. Ömer Kurtipek, şu bilgileri paylaştı:

"İlk önce 6 yıl süren tıp fakültesini bitirmelisiniz. Tıp fakültesi bitince, YÖK'ün merkezi sınavı olan, tıpta uzmanlık sınavına girip, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlık alanını kazanmalısınız. Böylece üniversite hastaneleri ya da eğitim-araştırma hastanelerinde tıpta uzmanlık öğrencisi olarak, 5 yıl süreyle gece-gündüz devam eden bir eğitim almaya hak kazanırsınız. Bu 5 yıl süresince, hastanede, uzman doktorlar gözetiminde, pratik ve bilimsel bilgileri öğrenir; 3 alt başlıkta yoğun eğitim alırsınız. Ameliyathanede tüm ameliyatlarda anestezi vermeyi öğrenirsiniz. Yoğun bakımlarda hastaların tanı ve tedavisini yapmayı öğrenirsiniz. Ağrı kliniklerinde hastaların geçmeyen ağrılarının nasıl tedavi edileceğini öğrenirsiniz. Bu 5 yılın sonunda tezinizi hazırlar, uzmanlık bitirme sınavına girersiniz. Bu sınavı da geçerseniz, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanı olarak, kliniği yönetecek yeterlilikte olduğunuza dair belgenizi alarak, çalışma hayatına başlarsınız. Tüm bu eğitim ve sınavlardan sonra da, eğitimin sürekliliğine inanarak, kendi bilgilerinizi yenilemeye, okumaya, öğrenmeye sürekli devam edersiniz."

YOĞUN BAKIMLAR YAN DAL UZMANLIK ALANI OLDU

Yoğun bakım çalışmalarıyla ilgili yapılan bir yasal değişikliğe dikkat çeken Prof. Dr. Ömer Kurtipek, şu bilgileri verdi:

"Bu yasal değişikliğe göre, yoğun bakım uzmanı olmak için 5 yıllık uzmanlık eğitimi sonrasında, artık 3 yıl daha yeni bir eğitim alma zorunluluğumuz bulunuyor. Ülkemizde bulunan yoğun bakımlarda, erişkin hastalar için mevcut yatak sayısının 24 bin, yoğun bakım yan dal uzman ve asistan sayısı ise toplam 710. Altı bin kişilik Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzman ordusu, bu işin çoğunun üstesinden başarıyla geliyor. Ayrıca, 450 yoğun bakım uzmanının çoğu, Anesteziyoloji ve Reanimasyon kökenli hekimlerdir."

"SESİMİZİN KARŞILIK BULACAĞINA İNANIYORUZ"

TIME dergisinin 12 Nisan 2020 tarihinde, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanlarını "kahraman" olarak tanımlayıp, ön kapağına taşıdığını belirten Prof. Dr. Hatice Türe, "Ülkemizdeki yoğun bakımların, Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanları olmadan idamesinin mümkün olmadığı, pandemi döneminde bir kez daha netlik kazandı" dedi.

Türk Anesteziyoloji ve Reanimasyon Derneği ve üyelerinin sahada büyük emekle çalıştığını belirten Prof. Dr. Ömer Kurtipek, "Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanları olarak, ülkemiz için, halkımız için her zaman olduğu gibi, çalışmaya ve görevimizi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz. Salgın sırasında canla başla vermekte olduğumuz mücadele, yoğun bakımlarda çalışan binlerce Anesteziyoloji ve Reanimasyon uzmanının hakkının teslim edilme zamanının geldiğini de gösteriyor. Bu konuda sesimizin duyulacağını ümit ediyoruz." diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber