Yunanistan ile İtalya arasındaki anlaşma Türkiye'yi nasıl etkiler?

9 Haziran 2020 Tarihinde herkesin bildiği gibi Yunanistan-İtalya arasında MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) Anlaşması imzalandı. Bu konu üzerine sosyal medyada Barbarossa adıyla yazışan bir kullanıcı Yunanistan ile İtalya arasında imzalanan kıta sahanlığı anlaşmasının ne anlama geldiğini açıkladı

Kaynak : Memurlar.Net
Haber Giriş : 12 Haziran 2020 07:19, Son Güncelleme : 12 Haziran 2020 08:00
Yunanistan ile İtalya arasındaki anlaşma Türkiye'yi nasıl etkiler?

Yunanistan ile İtalya arasındaki anlaşma Türkiye'yi nasıl etkiler?

9 Haziran 2020 Tarihinde herkesin bildiği gibi Yunanistan-İtalya arasında MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) Anlaşması imzalandı. Bu konu üzerine sosyal medyada Barbarossa adıyla yazışan bir kullanıcı Yunanistan ile İtalya arasında imzalanan kıta sahanlığı anlaşmasının ne anlama geldiğini açıkladı

Konuya ilişkin Barbarossa adlı kullanıcının paylaşımları şu şekilde:

https://twitter.com/pagrup

9 Haziran 2020 Tarihinde herkesin bildiği gibi Yunanistan-İtalya arasında MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) Anlaşması imzalandı. Bu yazımda Yunanistan'ın Doğu Akdeniz'deki iddialarını kendi elleriyle nasıl çürüttü onu anlatacağım, keyifli okumalar.

Anlaşmanın imzalandığı saatte ben kendi profilimden bu anlaşmanın sadece Adriyatik-İyon Denizlerini kapsadığını, Doğu Akdeniz ile ilgisinin olmadığını söylemiştim.

Lakin ilerleyen saatlerde anlaşma belli oldukca anladık ki Yunanistan "Adalara tam hak tanıma" Konusunda beyaz bayrağı çekmiş.

Ne demek istiyorsun Barbarossa ?" Şunu demek istiyorum, biz yıllardır Doğu Akdeniz ve Ege'de "Ada, Adacık ve Kayalıkların Kıta Sahanlığı olmaz ! Karasuları olur, karasularına da gereken hak tanınır." Diyoruz. Ve mevcut MEB Sahamızı da buna göre hazırlıyoruz.

Yunanistan ise "Ada, Adacık ve Kayalıkların Kıta Sahanlığı olur, adalar Anakaradan farksızdır" Saçmalığını savunuyor. Ve bize "Seville" Adını verdikleri, Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz'in dediği gibi Denizde "2.Sevr'i" dayatıyorlar. Bu kabul edilemez, etmiyoruz, etmeyeceğiz de.

Bu "Seville" Sözde haritası ile Doğu Akdeniz'deki "Meis" Adasına tam hak vererek 90.000km2 alanımız gasp ediyor, çalıyorlar ! Durumun ne kadar ciddi olduğu anlaşılmıştır diye düşünerek, yazıya kaldığım yerden devam ediyorum.

İşte 9 Haziran Antlaşması'nda görüldüğü gibi Yunanistan yeri geldiğinde bu fedakarlıkları gösterebiliyor, hatta sizlere adalardan % kaç fedakarlık ettiklerinin değerini de vereceğim.

Meis adasına %100 hak veren Yunanistan, İyon Denizi'nde Diaopontian Adasına %70, Strofades Adasına ise %32 hak tanıyor. Yani 1977 Anlaşmasına geri dönüyor, Yunanistan dediğim gibi Beyaz Bayrak çekiyor.

Böylelikle Yunanistan aslında nasıl bir hayal aleminde yüzdüğünün farkına varıyor ama Ege ve Doğu Akdeniz'de aynı hayal aleminde devam ediyor.

Tabii Yunanistan ve İtalya bu antlaşmada Arnavutluk ve Libya'nın da hakkını gasp ediyor. Yunanistan, Arnavutluk'un hakkını daha önce de gasp etmişti.

2009 yılında Yunanistan ve Arnavutluk arasında imzalanan MEB Antlaşmasında Yunanistan Arnavutluk'tan bölge çalmış, Arnavutluk ise NATO'ya girerken Yunanistan'dan Veto yememek adına göz yummuştu.

NATO'ya girdikten sonra ise antlaşmayı fes etmişti. Lakin bugün Cihat Yaycı Paşa'nın açıklamalarından olayın asıl yüzünü öğrenmiş olduk, Arnavutluk aslında bu gasp edilen alanın farkında değilmiş.

Türkiye el altından bu konuyu Arnavutluk'a anlatmış. Ve Arnavutluk bu anlaşmayı fes etmiş.

Benim İtalya ile bu antlaşmayı yapmaya neden razı oldukları hakkında bir fikrim var. Gündemi takip eden herkesin açıkca gördüğü bir şey var, İtalya son zamanlarda Türkiye ile yakın ilişkiler içersinde. İtalya'yı da yanına çeken Türkiye, Doğu Akdeniz'de elini daha çok güçlendirdi

Tüm bunları gören Yunanistan, Doğu Akdeniz'de çekiştikleri İtalya'ya bir de İyon Denizi'ndeki MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) sorununu gündeme getirirse sonu toparlanamaz şekilde ilişkileri bozulabilir. Bunun için İtalya'nın ağzına bal sürdüler bu antlaşma ile.

Doğu Akdeniz için adeta göz kırptılar. Buradan bir de şunu anlıyoruz, Karşı taraf güçlenince Yunanistan kendi saçma haklarından vaz geçiyor. Karşı tarafa hakkı olan hakkı veriyor.

Bu da demek oluyor ki, Türkiye ekonomik ve askeri olarak biraz daha güçlendiğinde Yunanistan'ı Ege ve Doğu Akdeniz'de masaya oturtabilir, hakkı olanı diplomatik olarak alır.

Ben bunları neden anlatıyorum ? Başta milli bütünlüğümüz oluşsun, olayların asıl yüzünü herkes görsün diye anlatıyorum. Tabii ki yabancı basın da haklılığımızı görsün. Ben Devletimizin ayağına gelen topu geri çevirmeyeceğini, bu topu gole çevireceğine inanıyorum.

Lakin bu konuda Muhalefet-İktidar bir olup, dış ülkelere karşı milli bütünlük sergilemeleri elzemdir. Bu konuda milli bütünlük şarttır. Libya'da ne işimiz var ? İşte Libya'da bu işin var. Saygılar, esenlikler.

https://twitter.com/pagrup

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber