Gripten korunma yöntemi...
UZMANDAN GRİP UYARISI
- İZMİR DR. SUAT SEREN GÖĞÜS HASTALIKLARI VE CERRAHİSİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ BAŞHEKİMİ UZMAN DOKTOR ALİ KADRİ ÇIRAK:
- "HASTALIK SEBEBİ SOĞUK DEĞİL DİĞER HASTA İNSANLARDIR"
- "GRİP OLDUĞUNU BİLEN KİŞİ TOPLUM İÇİNE AZ ÇIKMALI, İSTİRAHAT ETMELİ BOL SU TÜKETMELİ"
YILDIZ BALCI-HALİL KARAHAN
İZMİR (İHA) - İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uzman Doktor Ali Kadri Çırak, kış hastalıkları ve korunma yöntemleri konusunda vatandaşları uyardı.
Kış aylarında daha sık karşılaşılan soğuk algınlığı ve gribin her yaşta hastayı etkilediğini belirten Uzm.Dr. Ali Kadri Çırak, gribin vatandaşları sosyal hayattan koparan, okula, işe gitmelerini engelleyen, kronik hastalığı olanlarda ölüme bile sebep olabilen, solunum yoluyla bulaşan bir hastalık olduğunu söyledi. Griple mücadelede asıl önemli olanın hastalığı başkasına bulaştırmamak olduğunu belirten Çırak, şöyle konuştu: "Toplumsal yaşam buna engel oluyor. Öksürük ve hapşırıkla virüs bulaşıyor. Bunu
engellemek için hastanın olabildiğince diğer insanlarla temas etmemesi gerekir."
Hastalığın sebebinin soğuk değil diğer hasta insanlar olduğunu anlatan Dr. Çırak, sözlerine şöyle devam etti: "Bizleri hasta eden soğuk hava değil. Bu aylarda virüsün direnci artıyor ama asıl kaynak hasta olan insanlardır. Bu nedenle hasta olduğunu bilen kişilerin diğer insanlarla sarılma, tokalaşma, öpüşme gibi hareketlerden uzak durması gerekir." Ele ya da avuca hapşırma ve öksürme alışkanlığının da çok doğru bir alışkanlık olmadığını belirten Çırak, öksürüldüğü ve hapşırıldığı zaman elde biriken
mikrop ve virüslerin el yıkanarak ya da silinerek temizlenmesi gerektiğini söyledi. Grip ve soğuk algınlığının çok sık karıştırıldığını belirten Çırak, grip olan kişilerde tüm vücutta kırgınlık ve yüksek ateş belirtileri görülürken, soğuk algınlığının burun tıkanıklığı, öksürük, hapşırık, burun akması gibi belirtilerle sınırlı olduğunu ifade etti.
Gribin birkaç gün sürdüğünü ve grip olan kişilerin bol su tüketmeleri gerektiğini belirten Çırak, şöyle konuştu: "Grip olduğunu bilen kişi toplum içine daha az çıkmalı. İstirahat etmeli, bol su tüketmelidir. Sigara ve alkol alınmamalı. Özellikle kronik rahatsızlığı olan kişilerin grip oldukları dönemde sigara dumanına maruz kalmaları ya da alkol almaları, hastalığın geç iyileşmesine, zatürree, bronşit gibi hastalıkların da başlamasına yol açmaktadır."
Kış aylarında bilinçsiz antibiyotik kullanımının da arttığına dikkat çeken Uzm.Dr. Ali Kadri Çırak, antibiyotik kullanımının mutlaka doktor kontrolü atında olması gerektiğini belirtti. Soğuk algınlığı ya da grip belirtileri başlayan kişilerin doktora danışmadan antibiyotik kullanmalarının yanlış olduğunu söyleyen Çırak, daha sonra antibiyotik kullanılmasını gerektiren durumlarda vücutta dirençli mikrop oluştuğu için antibiyotiğin bir işe yaramadığını belirtti. Kış aylarında suistimal edilen bir diğer
konunun ise grip aşısı olduğunu belirten Dr. Çırak, grip aşısını yumurtaya alerjisi olan kişilerin yaptırmaması gerektiğini söyledi. Eylül ve Kasım aylarında taze aşıların yaptırılması gerektiğini söyleyen Çırak, şöyle konuştu: "Grip aşısı olmak, gribi yüzde 80-90 oranında önler. Vatandaşlar aşı olduktan sonra sağuk algınlığı geçirdikleri zaman bunu grip sanarak bir daha aşı yaptırmıyorlar. Bu yanlış. İki yüz, üç yüz tane grip mikrobu var. Aşı olmak hastalığın hafif seyrine sebep olur."
Kronik akciğer hastalığı olanların kış aylarında daha dikkatli olmaları gerektiğini anlatan Çırak, bu kişilerde soğuk algınlığı ya da grip sürecinde nefes daralması, balgam miktarı ve renginde değişiklik görülüyorsa mutlaka ek tedaviye başvurulması gerektiğini belirtti. Grip olduktan sonra bol miktarda C vitamini almanın çok faydası olmadığını söyleyen Çırak, hastalık sürecinde dengeli beslenmenin çok önemli olduğunu belirtti. Yaşanılan yerin ısısının homojen olmasının önemli olduğunu ifade eden Çırak,
imkan varsa tüm evin ısısının 23 ila 24 derece arasında olması gerektiğini söyledi. Yaygın olarak kullanılan klimaların ortamın havasını kuruttuğunu ve burunda şişkinlik yaşandığı için ağızdan solunum yapmaya sebep olduğunu söyleyen Dr. Çırak, kuru havanın hastalığın iyileşmesini geciktirdiğini sözlerine ekledi.