Diyarbakır Cezavinde hafızayı koruyoruz

Yeni Şafak, 12 Eylül darbesinden sonra işkencelerle hafızalara kazınan Diyarbakır Cezaevi'ne girdi. Kimilerinin "PKK'nın doğduğu yer" diye andığı cezaevinin koğuş ve koridorları insanın ruhunu donduruyor.

Kaynak : Yeni Şafak
Haber Giriş : 25 Ekim 2022 07:25, Son Güncelleme : 25 Ekim 2022 08:08
Diyarbakır Cezavinde hafızayı koruyoruz

Anahtarı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a teslim etmeden önce Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Diyarbakır Cezaevi'ni gezdim. Bir görevli ile birlikte koğuşlara çıktım. Ayaklarım titreyerek girdiğim koğuşlarda, 12 Eylül döneminde yaşanan insanlık dışı uygulamalar gözümde canlandı.

KOĞUŞLAR İKİ KATLI

Demokrasi tarihine adını kara lekeyle yazdıran cezaevinin koridorları soğuk. Koğuşların yer aldığı koridorların başında yatma planı yer alıyor. Cezaevinin "Bursa" adı verilen B bloğundaki bir koğuşa çıktım. 16 kişinin kaldığı koğuş 2 kattan oluşuyor. Alt katta yemek yeme alanı, tuvalet ve banyo var. Televizyon ve buzdolabının yer aldığı koğuşun üst katı ise yatakhane.

HER YERDE KAMERA

İçi gibi cezaevinin duvar, kapı ve pencereleri de soğuk. Tüm kapılar mavi. Mahkumlar ortamdaki soğukluğu duvarlara karekalemle çiçekler çizerek renklendirmeye çalışmış. İçerisi kameralarla takip ediliyor. Her koğuşun havalandırma, yani "volta" denilen bölümleri var. Bu alandaki duvarların üstü dikenli tellerle çevrili. Hükümlülerin spor salonu da bulunuyor. Burası da kamerayla izleniyor.

Hafızayı koruyoruz

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile koğuşlarda cezaevi hakkında sohbet ettik. Bakan Bozdağ özetle şunları dile getirdi: "Burası sadece acının hatırlandığı bir yer değil. Biz işkenceye karşı, hep aynı şeyi söylüyoruz. Artık işkence ve kötü muamele devletin de ceza yasalarımızın da himaye edebileceği bir durum değil. Bu yüzden zamanaşımını kaldırdık. Yani son nefesine kadar isnat ile itham ediliyorsa, takibi ve cezası sıfır toleransla yapılacak. Basında bir sürü haber çıkıyor. Bunların hepsini aynı gün cevaplıyoruz. Araştırıyor ve hemen adli idari tahkikat başlatıyoruz. AK Parti hükümetleri dönemi için söylüyorum, bugüne kadar göz yumulan bir durumu kimse iddia edemez. İddia etse de ispat edemez. Çünkü biz her duyduğumuzun üzerine gittik. Kesinlikle cezaevinde yatan kişiler, işledikleri suçlardan bağımsız olarak, hepsi bu devlete ailelerinin bir emanetidir. Böyle görüyoruz. Bu kişilerin her ihtiyacından sorumlu olduğumuz bilinci ile hareket ediyoruz. Cezaevlerinde de bu mantaliteyi yerleştirmeye uzun süredir gayret ediyoruz. Ve önemli ölçüde de yerleştirdiğimize inanıyoruz. İnşallah böyle hatıralarla anılan bir cezaevi bu ülkede olmaz."

KÜRTÇE'YE ÖZGÜRLÜK

Muhalefetin "hafızayı yok etmek için böyle bir adım atılıyor" iddiasına da cevap veren Bozdağ, şöyle konuştu: "Tam tersine hafızayı korumak için yapılıyor bu. Bu konularla Cumhuriyet tarihinde yüzleşen tek iktidar AK Parti iktidarı. Biz bunlar unutulmasın diye müze yapıyoruz."

Giriş çıkış artık kolay

Geçmişteki yanlış ve hatalardan ders çıkarılması gerektiğini kaydeden Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "Bunları tekrarlamamak için de hatırlamamız gerekiyor" dedi. Ersoy şöyle konuştu: "O yüzden burası yeniden planlanırken aslında anı-müze olarak planlanacak ama cazibe noktası haline gelmesi için kültürel etkinliklerle canlandırılacak. Eskiden girilmesi yasak olan, girilmesi çok zor olan, girdikten sonra da çıkması çok zor olan bir yerdi. Şimdi girilmesi de çıkılması da kolay olan, halkla bütünleşen bir merkez haline gelecek."

Fazlı Şahan

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber