Öğretim görevlisi kadrosunda 'en az tezli yüksek lisans' araması hukuka uygun bulundu

Kaynak : Memurlar.Net - Özel
Haber Giriş : 20 Mayıs 2023 00:10, Son Güncelleme : 18 Mayıs 2023 09:26
Öğretim görevlisi kadrosunda 'en az tezli yüksek lisans'  araması hukuka uygun bulundu

Danıştay 8. Dairesi, 9 Kasım 2018 gün ve 30590 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin iki maddesinin iptali için açılan davayı karara bağladı. İstem reddedildi

"Öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak şartı" hukuka uygun bulundu

İdarelerin düzenleyici işlemler yapabilme yetkisi Anayasa'nın 124. maddesine dayanan anayasal bir yetki olması nedeniyle, idareler tarafından mevzuatla verilen görevlerin yerine getirilmesi amacıyla düzenleyici işlemler yapılabileceği kuşkusuzdur.

Davalı idarece, lisans eğitimi verecek öğretim görevlilerinin akademik ve bilimsel yetkinliklerinin bulunması gerekliliğinden hareketle bu yetkinlik için objektif olarak tezli yüksek lisans derecesine sahip olma kriterinin arandığı, zira; tezli ve tezsiz yüksek lisans programları arasında eğitim ve amaç farklılığının bulunduğu, tezli yüksek lisans programında; ders, seminer ve tez çalışmaları süreçlerinden geçerek, bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak bilgilere erişme, bilgiyi derleme, yorumlama ve değerlendirme yeteneği kazandırıldığı ve alanında özel bilgi ve uzmanlık kazanımları sağlandığı, tezsiz yüksek lisans programında ise; ders ve proje süreçlerinden geçerek mesleki konularda bilgi kazandırıldığı ve bilginin nasıl kullanılacağının gösterildiği dikkate alındığında davalı idarenin 2547 sayılı Kanun ile kendisine verilen düzenleme yetkisini, yükseköğretimde kalitenin arttırılması amacıyla hukuka uygun kullandığı görüldüğünden, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 4. fıkrasının iptali istemi yönünden ise dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

T.C.
DANIŞTAY
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No: 2018/6942
Karar No: 2022/7139

DAVACI : .
VEKİLİ: Av. .

DAVALI : . Başkanlığı
VEKİLİ: Av. .

DAVANIN KONUSU:

9 Kasım 2018 gün ve 30590 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav İle Giriş Sınavlarına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin
a- 7. maddesinin 3. fıkrasında yer alan yer alan "Öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak şartı aranır." ve;
b- Aynı maddenin 4. fıkrasında yer alan "Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacak olanlarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak ya da lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartı aranır." hükümlerinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI:

06.02.2013 tarihinden önce tezsiz yüksek lisans programlarına kayıtlı olan öğrenciler için doktoraya devam etmek ve öğretim görevlisi kadrolarına başvurmak konusunda herhangi bir engel bulunmamaktayken yapılan yeni düzenleme ile akademi yolunun kapatıldığı; bu durumun, aleni bir şekilde kazanılmış hakkın ihlali sonucunu doğurduğu, Meslek Yüksekokullarına öğretim görevlisi olarak başvurmak hakkının saklı tutulması gerekirken dava konusu düzenleme ile daha önce verilen hakkın yok sayılmasının hukuki güvenlik ilkesine aykırılık teşkil ettiği, dava konusu düzenlemede yer verilen "en az tezli yüksek lisans" ifadesinin Yönetmelik tarihi itibarıyla tezsiz yüksek lisans mezunu olup doktoraya devam eden kişiler için boşluk içerdiği, halihazırda doktora yapmaya hak kazanmış kişilerin düzenlemenin dışında bırakıldığı ileri sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI:

Usul yönünden, davanın süresinde açılmadığı; esas yönünden, öğretim görevlisi olarak atanacaklar için tezli yüksek lisans mezunu olma şartının ilk kez 14.03.2016 tarihli Yönetmelik değişikliğiyle getirildiği, tezli yüksek lisans programlarının akademik kariyer için, tezsiz yüksek lisans programlarının ise iş hayatı için düzenlendiği, lisansüstü eğitim mezunu sayısının hızla artması nedeniyle yükseköğretim kurumlarında istihdam edilecek öğretim görevlilerinin asgari mezuniyet seviyelerinin artırıldığı, tezli yüksek lisansın asgari sayıda ders yükünü tamamlamak, ilgili bilim alanında seminer ve tez hazırlamak gibi akademik ve bilimsel yeterliliklere sahip olmayı gerektirdiği, bu itibarla ölçülebilir ve denetlenebilir bir yanının olduğu, öğretim görevlisi ihtiyacını karşılayacak kadar tezli yüksek lisans mezunu bulunduğu, lisans ve önlisans eğitimi verecek olan öğretim görevlilerinin akademik yetkinliklerinin bulunması gerektiği, kazanılmış hakların zedelendiğinden söz edilemeyeceği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : .

DÜŞÜNCESİ : Davanın kısmen reddi, konusuz kalan kısmı hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI DÜŞÜNCESİ:

Dava, 09/11/2018 tarih ve 30590 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesinin 3. ve 4. fıkralarının iptali istemiyle açılmıştır.
Yönetmeliğin 7. maddesinin 3. ve 4. fıkraları 03/10/2019 tarih ve 30907 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yönetmelik değişikliği ile değiştirilmiş ise de davacının menfaat ihlali devam ettiğinden uyuşmazlığın esasını incelemeye gerek görülmüştür.

Anayasa'nın "Yükseköğretim üst kuruluşları" başlıklı 131. maddesinde, "Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek, bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile Yükseköğretim Kurulu kurulur." hükmü yer almaktadır.

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Yükseköğretim Kurulu" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, "Yükseköğretim Kurulu, tüm yüksek öğretimi düzenleyen ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön veren, bu kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, bir kuruluştur. Yükseköğretim Kuruluna; Yükseköğretim Denetleme Kurulu ile gerekli planlama, araştırma, geliştirme, değerlendirme, bütçe, yatırım ve koordinasyon faaliyetleri ile ilgili birimler bağlıdır." hükmüne, "Yükseköğretim Kurulunun görevleri" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, "Yükseköğretim kurumlarının bu Kanunda belirlenen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim - öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve yükseköğretim alanlarının ihtiyaç duyduğu öğretim elemanlarının yurt içinde ve yurt dışında yetiştirilmesi için kısa ve uzun vadeli planlar hazırlamak, üniversitelere tahsis edilen kaynakların, bu plan ve programlar çerçevesinde etkili bir biçimde kullanılmasını gözetim ve denetim altında bulundurmak" hükmüne, (b) bendinde ise, "Yükseköğretim kurumları arasında bu Kanunda belirlenen amaç, ilke ve hedefler doğrultusunda birleştirici, bütünleştirici, sürekli, ahenkli ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonu sağlamak" hükmüne yer verilmiştir.

2547 sayılı Kanun'un "Öğretim görevlileri" başlıklı 31. maddesinde de, "Öğretim görevlileri; üniversitelerde ve bağlı birimlerinde bu Kanun uyarınca atanmış öğretim üyesi bulunmayan dersler veya herhangi bir dersin özel bilgi ve uzmanlık isteyen konularının eğitim - öğretim ve uygulamaları için, kendi uzmanlık alanlarındaki çalışma ve eserleri ile tanınmış kişiler, süreli veya ders saati ücreti ile görevlendirilebilirler. Öğretim görevlileri, ilgili yönetim kurullarının görüşleri alınarak fakültelerde dekanların, rektörlüğe bağlı bölümlerde bölüm başkanlarının önerileri üzerine ve rektörün onayı ile öğretim üyesi, öğretim üye yardımcısı ve öğretim görevlisi kadrolarına atanabilirler veya kadro şartı aranmaksızın ders saati ücreti veya sözleşmeli olarak istihdam edilebilirler. Öğretim üyesi kadrolarına öğretim görevlileri en çok iki yıl süre ile atanabilirler; bu süre sonunda işgal ettikleri kadroya başvuran öğretim üyesi bulunmadığı ve görevlerine devamda yarar görüldüğü takdirde aynı usulle yeniden atanabilirler. Atanma süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer. Bunların yeniden atanmaları mümkündür. Bu takdirde ilk atama usulü uygulanır. Konservatuvarlar ile meslek yüksekokullarına gerektiğinde sürekli olarak öğretim görevlisi atanabilir. " hükmü yer almıştır.

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 6. 7. ve 65. maddelerine dayanılarak, 09/11/2018 tarih ve 30590 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik yürürlüğe konulmuştur.

Yönetmeliğin 1. maddesinde, "Bu Yönetmeliğin amacı, öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atamalarda uygulanacak merkezi sınav ve giriş sınavlarına ilişkin usul ve esaslarla bu sınavlara girecek adaylarda aranacak şartları belirlemektir." hükmüne, 2. maddesinin 1. fıkrasında, "Bu Yönetmelik, devlet ve vakıf yükseköğretim kurumlarının öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi kadrolarına yapılacak atamaları kapsar." hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Yönetmeliğin "Genel şartlar" başlıklı 6. maddesinde, "(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atamalarda;

a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen şartları taşımak,

b) ALES'ten en az 70, Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen merkezi yabancı dil sınavından en az 50 puan veya eşdeğerliği kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puan almış olmak gerekir. Merkezi sınav muafiyetinden yararlanmayı talep edenlerin ön değerlendirme ve nihai değerlendirme aşamalarında ALES puanı 70 olarak kabul edilir.

(2) Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarındaki öğretim görevlisi kadroları hariç olmak üzere üniversite ve yüksek teknoloji enstitüleri, senato kararıyla, bu Yönetmelikte belirlenen ALES ve yabancı dil puan barajlarının üzerinde bir puanı asgari puan olarak belirleyebilirler.
(3) Ön değerlendirme ve nihai değerlendirme aşamalarında lisans mezuniyeti notunun hesaplanmasında kullanılacak 4'lük ve 5'lik not sistemlerinin 100'lük not sistemine eşdeğerliği Yükseköğretim Kurulu kararıyla belirlenir. Diğer not sistemlerinin 100'lük not sistemine eşdeğerliğine yükseköğretim kurumlarının senatoları karar verir.
(4) Adaylarda, yabancı dille eğitim ve öğretim yapılan programlardaki öğretim görevlisi kadrolarına yapılacak atamalarda atama yapılacak programın eğitim dilinde; bilim alanı yabancı dille ilgili kadrolara yapılacak öğretim görevlisi atamaları ile 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uyarınca zorunlu yabancı dil dersini vermek üzere öğretim görevlisi kadrolarına yapılacak atamalarda ilgili dilde; yükseköğretim kurumlarının uluslararası ilişkiler ile yabancı dille ilgili uygulamalı birimlerinde istihdam edilecek öğretim görevlisi atamalarında, en az bir dilde Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen merkezi yabancı dil sınavından en az 80 puan veya eşdeğerliği kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puana sahip olma şartı aranır.

(5) Yükseköğretim kurumları, bu Yönetmeliğe tabi öğretim elemanı kadro ilanlarında lisans veya lisansüstü mezuniyet alanları ile ilan edilen alana ait bilimsel, nesnel ve denetlenebilir koşullar dışında belirli bir adayı tanımlayan özel şartlar koyamazlar.

(6) İlanlarda, alanında tecrübe sahibi olmak şartının, hangi öğrenim düzeyinden sonrasına ait olduğu, belirli bir adayı tanımlamayacak şekilde belirtilir." hükmü yer almıştır.

Anılan Yönetmeliğin davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan "Özel şartlar" başlıklı 7. maddesinde ise, "(1) Araştırma görevlisi kadrosuna başvurabilmek için ilana ilk başvuru tarihi itibarıyla otuz beş yaşını doldurmamış olmak gerekir. Devlet yükseköğretim kurumlarının araştırma görevlisi kadrolarına başvurularda tezli yüksek lisans, doktora veya sanatta yeterlik eğitimi öğrencisi olmak şartı aranır.

(2) Yükseköğretim kurumlarında tıpta uzmanlık ve tıpta yan dal uzmanlık eğitimi yapmakta olan tabip veya uzman tabip araştırma görevlileri, uzmanlık eğitimlerini tamamladıklarında uzman olduklarının Sağlık Bakanlığına bildirildiği tarihten sonraki ilk Devlet Hizmeti Yükümlülüğü Kurası sonuçlarının kurumlarına tebliğ edildiği tarihe kadar kurumları ile ilişikleri kesilmeksizin araştırma görevlisi olarak görev yapmaya devam ederler.

(3) Öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak şartı aranır.

(4) Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacak olanlarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak ya da lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartı aranır." hükmüne yer verilmiştir.

Öte yandan, 20/04/2016 tarih ve 29690 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin "Tezli yüksek lisans programı" başlıklı 6. maddesinde; "Tezli yüksek lisans programı öğrencinin bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak bilgilere erişme, bilgiyi derleme, yorumlama ve değerlendirme yeteneğini kazanmasını sağlar." hükmüne, "Tezsiz yüksek lisans programı" başlıklı 11. maddesinde ise, "Tezsiz yüksek lisans programı, öğrenciye mesleki konularda bilgi kazandırarak mevcut bilginin uygulamada nasıl kullanılacağını gösterir." hükmüne yer verilmiştir.

Dava konusu edilen Yönetmelik hükümlerinden, öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine, meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacak olanlarda ise, en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak ya da lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartının aranacağı, dolayısıyla, yeterli tecrübeye sahip olma durumu hariç, tezsiz yüksek lisans programından mezun olan kişilerin öğretim görevlisi kadrolarına atanmak üzere başvurmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, dava konusu düzenlemenin, öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adayların en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olması gerektiğine ilişkin bir düzenleme olduğu dikkate alındığında, davalı idarenin 2547 sayılı Kanun ile kendisine verilen düzenleme yetkisini, yükseköğretimde kalitenin arttırılması amacıyla hukuka uygun kullandığı görüldüğünden, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ SÜREÇ:

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 6. 7. ve 65. maddelerine dayanılarak, 09/11/2018 tarih ve 30590 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik yürürlüğe konulmuştur.
Bakılan uyuşmazlıkta ise, anılan Yönetmeliğin 7. maddesinin 3. ve 4. fıkraları dava konusu edilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

USUL YÖNÜNDEN:

Davalının usule ilişkin itirazı yerinde görülmeyerek işin esasının incelenmesine geçildi.

ESAS YÖNÜNDEN:

İlgili Mevzuat:

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 124. maddesinde, kamu tüzelkişilerinin, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler çıkarabileceği kurala bağlanmıştır.

Anayasa'nın "Yükseköğretim üst kuruluşları" başlıklı 131. maddesinde, "Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek, bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile Yükseköğretim Kurulu kurulur." hükmü yer almaktadır.

2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun "Yükseköğretim Kurulu" başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, "Yükseköğretim Kurulu, tüm yüksek öğretimi düzenleyen ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön veren, bu kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip bir kuruluştur. Yükseköğretim Kuruluna; Yükseköğretim Denetleme Kurulu ile gerekli planlama, araştırma, geliştirme, değerlendirme, bütçe, yatırım ve koordinasyon faaliyetleri ile ilgili birimler bağlıdır." hükmüne, "Yükseköğretim Kurulunun görevleri" başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, "Yükseköğretim kurumlarının bu Kanunda belirlenen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim - öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve yükseköğretim alanlarının ihtiyaç duyduğu öğretim elemanlarının yurt içinde ve yurt dışında yetiştirilmesi için kısa ve uzun vadeli planlar hazırlamak, üniversitelere tahsis edilen kaynakların, bu plan ve programlar çerçevesinde etkili bir biçimde kullanılmasını gözetim ve denetim altında bulundurmak" hükmüne, (b) bendinde ise, "Yükseköğretim kurumları arasında bu Kanunda belirlenen amaç, ilke ve hedefler doğrultusunda birleştirici, bütünleştirici, sürekli, ahenkli ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonu sağlamak" hükmüne yer verilmiştir.

Dava açıldığı tarihteki haliyle, 2547 sayılı Kanun'un "Öğretim görevlileri" başlıklı 31. maddesinde de, "Öğretim görevlileri; üniversitelerde ve bağlı birimlerinde bu Kanun uyarınca atanmış öğretim üyesi bulunmayan dersler veya herhangi bir dersin özel bilgi ve uzmanlık isteyen konularının eğitim - öğretim ve uygulamaları için, kendi uzmanlık alanlarındaki çalışma ve eserleri ile tanınmış kişiler, süreli veya ders saati ücreti ile görevlendirilebilirler. Öğretim görevlileri, ilgili yönetim kurullarının görüşleri alınarak fakültelerde dekanların, rektörlüğe bağlı bölümlerde bölüm başkanlarının önerileri üzerine ve rektörün onayı ile öğretim üyesi, öğretim üye yardımcısı ve öğretim görevlisi kadrolarına atanabilirler veya kadro şartı aranmaksızın ders saati ücreti veya sözleşmeli olarak istihdam edilebilirler. Öğretim üyesi kadrolarına öğretim görevlileri en çok iki yıl süre ile atanabilirler; bu süre sonunda işgal ettikleri kadroya başvuran öğretim üyesi bulunmadığı ve görevlerine devamda yarar görüldüğü takdirde aynı usulle yeniden atanabilirler. Atanma süresi sonunda görevleri kendiliğinden sona erer. Bunların yeniden atanmaları mümkündür. Bu takdirde ilk atama usulü uygulanır. Konservatuvarlar ile meslek yüksekokullarına gerektiğinde sürekli olarak öğretim görevlisi atanabilir.
" hükmü yer almıştır.

09/11/2018 tarih ve 30590 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Öğretim Üyesi Dışındaki Öğretim Elemanı Kadrolarına Yapılacak Atamalarda Uygulanacak Merkezi Sınav ile Giriş Sınavlarına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 1. maddesinde, "Bu Yönetmeliğin amacı, öğretim üyesi dışındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atamalarda uygulanacak merkezi sınav ve giriş sınavlarına ilişkin usul ve esaslarla bu sınavlara girecek adaylarda aranacak şartları belirlemektir." hükmüne, 2. maddesinin 1. fıkrasında, "Bu Yönetmelik, devlet ve vakıf yükseköğretim kurumlarının öğretim görevlisi ve araştırma görevlisi kadrolarına yapılacak atamaları kapsar." hükmüne yer verilmiştir.

Anılan Yönetmeliğin "Genel şartlar" başlıklı 6. maddesinde, "(1) Bu Yönetmelik kapsamındaki öğretim elemanı kadrolarına yapılacak atamalarda;

a) 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinde belirtilen şartları taşımak,

b) ALES'ten en az 70, Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen merkezi yabancı dil sınavından en az 50 puan veya eşdeğerliği kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puan almış olmak gerekir. Merkezi sınav muafiyetinden yararlanmayı talep edenlerin ön değerlendirme ve nihai değerlendirme aşamalarında ALES puanı 70 olarak kabul edilir.

(2) Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarındaki öğretim görevlisi kadroları hariç olmak üzere üniversite ve yüksek teknoloji enstitüleri, senato kararıyla, bu Yönetmelikte belirlenen ALES ve yabancı dil puan barajlarının üzerinde bir puanı asgari puan olarak belirleyebilirler.
(3) Ön değerlendirme ve nihai değerlendirme aşamalarında lisans mezuniyeti notunun hesaplanmasında kullanılacak 4'lük ve 5'lik not sistemlerinin 100'lük not sistemine eşdeğerliği Yükseköğretim Kurulu kararıyla belirlenir. Diğer not sistemlerinin 100'lük not sistemine eşdeğerliğine yükseköğretim kurumlarının senatoları karar verir.
(4) Adaylarda, yabancı dille eğitim ve öğretim yapılan programlardaki öğretim görevlisi kadrolarına yapılacak atamalarda atama yapılacak programın eğitim dilinde; bilim alanı yabancı dille ilgili kadrolara yapılacak öğretim görevlisi atamaları ile 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uyarınca zorunlu yabancı dil dersini vermek üzere öğretim görevlisi kadrolarına yapılacak atamalarda ilgili dilde; yükseköğretim kurumlarının uluslararası ilişkiler ile yabancı dille ilgili uygulamalı birimlerinde istihdam edilecek öğretim görevlisi atamalarında, en az bir dilde Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilen merkezi yabancı dil sınavından en az 80 puan veya eşdeğerliği kabul edilen bir sınavdan bu puan muadili bir puana sahip olma şartı aranır.

(5) Yükseköğretim kurumları, bu Yönetmeliğe tabi öğretim elemanı kadro ilanlarında lisans veya lisansüstü mezuniyet alanları ile ilan edilen alana ait bilimsel, nesnel ve denetlenebilir koşullar dışında belirli bir adayı tanımlayan özel şartlar koyamazlar.

(6) İlanlarda, alanında tecrübe sahibi olmak şartının, hangi öğrenim düzeyinden sonrasına ait olduğu, belirli bir adayı tanımlamayacak şekilde belirtilir." hükmü yer almıştır.

Anılan Yönetmeliğin "Özel şartlar" başlıklı 7. maddesinin dava tarihinde yürürlükte olan halinde ise,

(3) Öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak şartı aranır.

(4) Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacak olanlarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak ya da lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartı aranır." hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan, 20/04/2016 tarih ve 29690 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği'nin "Tezli yüksek lisans programı" başlıklı 6. maddesinde; "Tezli yüksek lisans programı öğrencinin bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak bilgilere erişme, bilgiyi derleme, yorumlama ve değerlendirme yeteneğini kazanmasını sağlar." hükmüne, "Tezsiz yüksek lisans programı" başlıklı 11. maddesinde ise, "Tezsiz yüksek lisans programı, öğrenciye mesleki konularda bilgi kazandırarak mevcut bilginin uygulamada nasıl kullanılacağını gösterir." hükmüne yer verilmiştir.

Dava Konusu Yönetmeliğin İncelenmesi:

Dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 3. fıkrasının incelenmesi:

Dava konusu edilen Yönetmelik hükmünde, öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olma şartı arandığı anlaşılmaktadır.

İdarelerin düzenleyici işlemler yapabilme yetkisi Anayasa'nın 124. maddesine dayanan anayasal bir yetki olması nedeniyle, idareler tarafından mevzuatla verilen görevlerin yerine getirilmesi amacıyla düzenleyici işlemler yapılabileceği kuşkusuzdur.

Davalı idarece, lisans eğitimi verecek öğretim görevlilerinin akademik ve bilimsel yetkinliklerinin bulunması gerekliliğinden hareketle bu yetkinlik için objektif olarak tezli yüksek lisans derecesine sahip olma kriterinin arandığı, zira; tezli ve tezsiz yüksek lisans programları arasında eğitim ve amaç farklılığının bulunduğu, tezli yüksek lisans programında; ders, seminer ve tez çalışmaları süreçlerinden geçerek, bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak bilgilere erişme, bilgiyi derleme, yorumlama ve değerlendirme yeteneği kazandırıldığı ve alanında özel bilgi ve uzmanlık kazanımları sağlandığı, tezsiz yüksek lisans programında ise; ders ve proje süreçlerinden geçerek mesleki konularda bilgi kazandırıldığı ve bilginin nasıl kullanılacağının gösterildiği dikkate alındığında davalı idarenin 2547 sayılı Kanun ile kendisine verilen düzenleme yetkisini, yükseköğretimde kalitenin arttırılması amacıyla hukuka uygun kullandığı görüldüğünden, dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 4. fıkrasının incelenmesi:

Anılan maddenin dava açıldığı tarihteki halinde "Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacak olanlarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak ya da lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartı aranır." hükmü yer almakta iken 03.03.2022 tarih ve 31767 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yönetmelik değişikliğiyle, 4. fıkrası "Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanıyla doğrudan ilgili lisans mezuniyeti bulunmayan alanlardaki programların öğretim görevlisi kadrolarına başvuracak adaylarda, en az lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartı aranır." şeklinde değiştirilmiş ve maddeye eklenen 5. fıkra ile "Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarındaki uygulamalı dersleri vermek üzere istihdam edilecek öğretim görevlilerinde, her program için Yükseköğretim Kurulu tarafından karar verilen sayıdaki öğretim görevlisi kadrosu için geçerli olmak üzere, lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla uygulama alanında en az dört yıl mesleki tecrübe sahibi olmak şartı aranır." hükmü getirilmiştir.

Böylece davanın açıldığı tarihteki halinde söz konusu 4. fıkrada meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına atanacak olanlarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak ya da lisans mezunu olup belgelendirmek kaydıyla alanında en az iki yıl tecrübe sahibi olmak şartı aranırken, yukarıda aktarılan Yönetmelik değişikliği sonrası en az tezli yüksek lisans mezunu olmak şartının kaldırıldığı anlaşılmaktadır.

Bu itibarla; karar tarihinde yürürlükte bulunmayan dava konusu Yönetmelik hükmü hakkında karar verilmesine hukuken olanak bulunmadığından, anılan hüküm hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir.

Davanın konusuz kaldığı durumlarda, yargı yerince dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilebileceği tabii olmakla birlikte, yargılama faaliyeti esnasında yapılan yargılama giderlerinin hangi tarafa yükletileceğinin de kararda ayrıca belirlenmesi gerekmektedir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 326. maddesinde; Kanun'da yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkemenin, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştıracağı belirtildikten sonra, 331. maddesinde; "Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder." düzenlemesine yer verilmiştir.

Davaya konu Yönetmeliğin 7. maddesinin 4. fıkrası hakkında, davanın konusuz kaldığına karar verilmiş ise de; bu hususun, düzenleyici işlemde, dava tarihinden sonra değişiklik yapan idarenin doğrudan haksız çıkan taraf olduğu ve yargılama giderlerinden sorumlu olacağı sonucunu doğurmayacağı, zira, dava konusu 7. maddenin 3. fıkrası yönünden yapılan hukuki değerlendirmenin dava açıldığı tarihteki halinde "en az tezli yüksek lisans" şartını arayan 4. fıkra yönünden de geçerli olduğu ve bu itibarla 6100 sayılı Kanunun 331. maddesinde de belirtildiği üzere dava açıldığı tarihteki duruma göre davacının iddialarının kabul edilebilir nitelikte olmadığı anlaşıldığından konusuz kalan kısım yönünden davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

KARAR SONUCU:

Açıklanan nedenlerle;

1. Dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 3. fıkrasının iptali istemi yönünden DAVANIN REDDİNE,

2. Dava konusu Yönetmeliğin 7. maddesinin 4. fıkrasının iptali istemi yönünden ise dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

3. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam .-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı idare tarafından ödenen .-TL yürütmenin durdurulması itiraz harcının davacı tarafından davalıya ödenmesine,

4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca .-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,

5. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra aidiyetine göre istemleri halinde taraflara iadesine,

6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 (otuz) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere,

02/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber