Eğitimde 'Sahte doktor raporu' mevsimi başladı

Haber Giriş : 15 Nisan 2008 13:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

-Bağımsız Eğitimciler Sendikası (BE-SEN) Genel Başkanı Gürkan Avcı, her yıl olduğu gibi bu yılda da okulların kapanmasına birkaç ay kala, öğrencilerin kalan zamanlarını evde ya da dershanede çalışarak geçirdiğini belirterek, OKS ve ÖSS için sahte doktor raporu alma döneminin başladığını kaydetti.

Bağımsız Eğitimciler Sendikası (BE-SEN) Genel Başkanı Gürkan Avcı, her yıl olduğu gibi bu yılda da okulların kapanmasına birkaç ay kala, öğrencilerin kalan zamanlarını evde ya da dershanede çalışarak geçirdiğini belirterek, OKS ve ÖSS için sahte doktor raporu alma döneminin başladığını kaydetti.

Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Avcı yaptığı yazılı açıklamada, SBS ve ÖSS'nin eğitim sistemini çökerttiğini savunarak, sınav merkezli eğitim sisteminin öğrencileri okuldan uzaklaştırdığını ve dershanelere yönlendirdiğini kaydetti. Sınav merkezli eğitim sisteminin çocukların yaratıcı ve eleştirel düşünme, geneli kavrama ve yorumlama becerisini de kaybettirdiğini söyleyen Avcı, ?Alınan sahte doktor raporları yüzünden çocuklarımız, son yıllarda önemi daha bir vurgulanan etik gelişim sürecinde de zarar görmektedir" dedi.

?SAHTE RAPOR ÇOCUKLARA SAHTEKARLIĞI ÖĞRETİYOR?

Sınavlar öncesinde öğrencilerin sahte doktor raporu alarak okula gitmemesinin öğrencilerin duygusal ve etik gelişimine vurulan bir darbe olduğunu iddia eden Avcı, "Ortada yıllardır devam eden bir ayıp var. Herkes birbirini kandırıyor. Sahte doktor raporu alan aileler aslında çocuklarına sahtekarlık yapmayı öğretiyor. Eğitimin asli sorunları yerine gereksiz ve önemsiz işlerle uğraşan Milli Eğitim Bakanlığı yıllardır bu sorunu görmezden gelerek bu büyük sahtekârlığa adeta ?devam' demektedir. Okul başarı puanını sınavda daha önemli hale getirmek veya doktorlara ÖSS ve SBS öğrencilerine rapor vermemeleri yönünde resmi yazılı telkinlerde bulunmak çözüm olmayacaktır? açıklamasında bulundu.

?SINAV MERKEZLİ SİSTEMDEN VAZ GEÇİLMELİ?

Öncelikle sınav sistemi ile okuldaki müfredatın örtüşmesi gerektiğini belirten Avcı, aksi takdirde öğrencileri sınıflarda tutamayacaklarını ifade etti. Avcı, MEB'in neo-liberal ücret politikaları izlediğini ve eğitim reformlarını AB uzmanlarının nezaretinde hazırladığını savunarak, ailelerin yıllardır dershanelere her ay asgari ücret oranlarında ödeme yaptığına dikkat çekti. Bu şekilde eğitim kurumlarının ticari kuruluşlar haline dönüştürülmeye çalışıldığını kaydeden Avcı, ?Öğretmenler ise karar mekanizmalarından uzaklaştırılmaya çalışılıyor. Dershanelerde, okuldaki gibi klasik eğitim yöntemiyle dersi tartışmaya, yaparak yaşayarak öğrenme yerine en kısa zamanda, seçenekler arasındaki doğru yanıtı bulmaya çalışıldığı için okul sürekli olarak ikinci plana düşmeye devam ediyor. Sınav merkezli ve ezberci eğitim sisteminden kurtulmadığımız müddetçe okullar değil, dershaneler cazip olmaya devam edecektir" diye konuştu.

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber