Anayasa Mahkemesi, delil olarak sunulan belgelerin üçte ikisini reddetti

Haber Giriş : 01 Ağustos 2008 08:10, Son Güncelleme : 27 Mart 2018 00:42

Anayasa Mahkemesi, Başsavcı Yalçınkaya'nın delil olarak sunduğu çoğu yalanlanmış gazete kupürlerinden oluşan 400 kanıtın üçte ikisini reddetti

AK Parti kapatılamaz' diyerek tarihi bir karara imza atan Anayasa Mahkemesi, yalanlanmış gazete küpürlerinden oluşan delillerin büyük bölümünü dosya dışı bıraktı. Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, kapatma için 400 delil göstermişti. İddianameye ek olarak sunulan gazete haber ve yorumlarının büyük bir kısmı ise internet yoluyla derlenmişti. Hukuki yönden zayıf bulunan iddianame kamuoyunda ?google davası' olarak nitelenmişti.

ÜÇTE İKİSİ GEÇERSİZ

AK Parti de savunmasında ?Başsavcı, çok sayıda haber ve yorumu anahtar kelime yazarak ?google' arama motorundan arama yapmak suretiyle elde etmiştir. Sanal ortamdan delil üretmeye çalışmak bi hukuk garabeti. Dava ?google davası'dır' demişti. AK Parti'nin savunmasını destekleyen Anayasa Mahkemesi üyeleri de işte bu 400 ?e-delil'in üçte ikisini reddetti. Bazı AK Partililer'in başörtüsü kararına ilişkin eleştirileri de kanıt sayılmadı.

DEMEÇ KANIT SAYILMADI

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül'ün kamuoyunda ?Gülen okulları' olarak bilinen yurt dışındaki okullara destek verilmesi yönünde Dışişleri Bakanı olduğu dönemde Büyükelçilere gönderdiği kripto da delil kapsamına alınmadı. Bunda Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun Gülen hakkındaki beraat kararının etkili olduğu belirtildi. Bu arada üyeler arasında odak olma tartışması yaşandı. Bazı üyeler ?antidemratik proje ve şiddet çağrısı şartı' aranması gerektiğini belirterek odak tanımına karşı çıktı. LÜTFİ KAPLAN

Star

Gerekçeli karar kırmızı çizgileri belirleyecek

Gökçer Tahincioğlu

Anayasa Mahkemesi'nin, gerekçeli kararında AKP'nin bundan sonra yapmaması gerekenleri işaret edeceği, mahkemenin laiklikle ilgili kırmızı çizgilerini göstereceği öğrenildi. Mahkemenin sadece 50 kanıtı davayla ilgilendirmesi, ?iddianameyi güçlü bulmadı? şeklinde değerlendirildi

AKP'nin, laikliğe aykırı faaliyetlerin odağı haline geldiğine, ancak bu durumun kapatılmasını gerektirmediğine hükmeden Anayasa Mahkemesi, gerekçeli kararında kırmızı çizgilerini açıklayacak.

AKP'yi kapatmayan , ancak son yıl aldığı Hazine yardımının yarısından mahrum bırakmakla cezalandıran Anayasa Mahkemesi'nin 11 üyesinden 6'sı, AKP'nin eylemlerinin demokratik düzeni ortadan kaldırmayı hedef aldığına, partinin şeriat hedefine ulaşmak için şiddete yönelebileceğine karar verdi ve partinin kapatılması yönünde oy kullandı. Ancak kapatma için en az 7 oy gerektiğinden, AKP bu yaptırımdan kurtuldu.

Kırmızı çizgiler

6 üyenin gerekçeli kararda, AKP'ye Hazine yardımından yoksun bırakma yaptırımının uygulanması yönünde oy kullanmadıklarını belirtecekleri, yasal zorunluluk nedeniyle oylarının diğer 4 üyenin oyuna eklendiğini ifade edecekleri bildirildi. 4 üyenin de, AKP'nin bundan sonra yapmaması gerekenlere işaret edecek bir gerekçe kaleme alacakları kaydedildi. Söz konusu gerekçe, mahkemenin laiklikle ilgili kırmızı çizgilerini de gösterecek.

Alınan bilgiye göre, heyetteki üyeler, iddianame ve eklerinde yer alan 400'ü aşkın kanıttan yaklaşık 50'sini davayla ilgili buldu. AKP'nin ?odak? haline gelip gelmediği bu kanıtlar üzerinden değerlendirildi. Değerlendirilen kanıtların azlığı heyetin iddianameyi çok güçlü bulmadığı şeklinde yorumlanırken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ?BOP'un eşbaşkanı? olarak gösterilmesi gibi yorumlar davayla tamamen ilgisiz bulundu.

- Davayla ilgili kanıtlar arasında, üniversitelerdeki türban yasağını değiştirmek için 10. ve 42. maddelerde yapılan anayasa değişikliği ?odak? tarifi yapılmasında başrolü oynadı. AKP'lilerin türbanla ilgili açıklamaları, ?Anayasa Mahkemesi'nin laikliğe aykırı bulduğu türban serbestisi öngören eylemleri parti organlarının benimsediği? şeklinde yorumlandı. Türbanın bir özgürlük sorunu olduğu savunması benimsenmezken, Erdoğan'ın ?velev ki siyasi simge? sözü de önemli bir kanıt sayıldı.

- Heyet, Erdoğan'ın AİHM'nin türban kararından sonra yaptığı ?ulemaya danışılsın?, eski TBMM Başkanı Arınç'ın da ?Dindar cumhurbaşkanı istiyorum? sözlerini laikliğe aykırı buldu. Açık lise sınavlarına türbanla girilmesi, İHL'ler ile ilgili eylemler de ?laikliğe aykırı? olarak nitelendirildi.

Gülen kararı

- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkındaki siyaset yasağı talebine gerekçe gösterilen kanıtlar da mahkeme tarafından değerlendirmeye alındı. Ancak bu kanıtlar laikliğe aykırı bulunmadı. Mahkemenin bu yorumunda, Yargıtay'ın Fethullah Gülen hakkında verdiği beraat kararı etkili oldu.

- ?Kırmızı sokak genelgesi? olarak nitelendirilen genelgeyle, içkili yerlerin kent merkezleri dışına çıkartıldığı iddiası laikliğe aykırı sayılmazken, AKP'nin ?Amaç içkinin yasaklanması değil, gençlerin korunması? savunması etkili oldu.

- Erdoğan'ın Malezya ziyaretinde Türkiye için ?İslam devleti? nitelemesi yaptığına yönelik yabancı basında yer alan haberler de kanıtlar arasına alınmadı. Bu kararda, haberlerin iddianamedeki çevirisinin hatalı olduğu tespiti rol oynadı.

- Erdoğan'ın ?Katili ancak maktulün varisi affeder? sözünün şeriat arzusunu gösterdiği iddiası da, ?aşırı yorum? olarak nitelendirildi.

- YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın rektörlere gönderdiği ?türbanlı öğrencileri derslere alın? genelgesi de, bürokratların eylemlerinin partiyle ilgili olmadığı gerekçesiyle kanıt olmadı.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın kararı açıklamadan önce yaptığı ve siyasilere ?uzlaşarak kapatmayla ilgili anayasa hükümlerini değiştirin? mesajı verdiği konuşmasının içeriğinden bazı üyelerin haberinin olmadığı ve bu bölümden rahatsızlık duyduğu da iddia edildi.

Önceki konuşmalar

Anayasa Mahkemesi heyeti, Başbakan Erdoğan'ın AKP kurulmadan önce yaptığı konuşmaları delil saymadı. Başsavcı Yalçınkaya, iddianamede bu konuşmaların partinin şeriat amacını gösterdiğini iddia etmişti. Ancak heyet, AKP kurulmadan önce yapılan konuşmaların partiyi bağlamayacağına karar verdi.

Milliyet

İHTARIN PERDE ARKASI

Kapatılmayan ancak ?laiklik karşıtı odak olduğu' belirlenen AKP aleyhinde delil oluşturan açıklamaların başında Başbakan'ın ?Velev ki'si geliyor

Anayasa Mahkemesi'nin AKP davasında jet hızıyla verdiği, ?Hazine yardımının yarı oranında? kesilmesi kararının ayrıntıları netleşmeye başladı. AKP'nin ?laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğunu? 10 üyenin oyu ile saptayan Yüksek Mahkeme, bu tespiti yaparken aralarında Başbakan Erdoğan'ın çok tartışılan açıklamalarının da bulunduğu önemli delilleri dikkate aldı.

AKP'nin bir oyla kapatılmaktan kurtulduğu oturumda, iddianamede yer alan kimi deliller geçerli sayılmadı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Dışişleri Bakanlığı döneminde büyükelçiliklere gönderdiği ?Fethullah Gülen genelgesi?nin de bulunduğu bazı deliller hukuken geçerli kabul edildi, ancak ?odak? kapsamında değerlendirilmedi.

Anayasa Mahkemesi'nin karar oturumunda ?laiklik karşıtı odak? kapsamında değerlendirilen en önemli delillerin başında şu açıklamalar ve uygulamalar yer aldı:

?ULEMAYA DANIŞILMALI' SÖZÜ

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) üniversitelerde türbana vize vermeyen kararından sonra Başbakan Erdoğan tarafından yapılan ?Başörtüsü konusunda ulemaya danışılmalı? açıklaması. Anayasa Mahkemesi, Erdoğan'ın bu açıklamasının ?laikliğe açık aykırılık oluşturduğunu? saptadı.

?VELEV Kİ SİYASİ SİMGE'

Başbakan Erdoğan'ın İspanya'da söylediği ?Velev ki başörtüsü siyasi simge olsun? sözlerini değerlendiren Anayasa Mahkemesi, ?türban? konusunda daha önce verilen Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Yargıtay ve AİHM içtihatlarını dikkate alarak, bu sözlerin ?laiklik karşıtı eylem? olduğuna karar verdi.

ARINÇ'IN ?DİNDAR CUMHURBAŞKANI'

Anayasa Mahkemesi, eski TBMM Başkanı AKP Manisa Milletvekili Bülent Arınç'ın, cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde söylediği ?Dindar Cumhurbaşkanı? açıklamasını da ?laiklik karşıtı eylem? olarak değerlendirdi.

GÜL AKLANDI

ANAYASA Mahkemesi'nin geçerli saymadığı veya ?odak? kapsamında değerlendirmediği önemli delliler:

GÜLEN GENELGESİ

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Dışişleri Bakanlığı döneminde büyükelçiliklere gönderilen ve Fethullah Gülen'in yurt dışındaki okulları ile temasa geçilmesi istenen genelge, hukuken geçerli sayıldı ancak ?odak? kapsamında değerlendirilmedi. Bu değerlendirmede, Yargıtay'ın Gülen hakkında verdiği ?beraat? kararı önemli rol oynadı. Gül'e yönelik diğer deliller de ?odak? kapsamında görülmedi.

MALEZYA RÖPORTAJI

Başbakan Erdoğan'ın Malezya ziyaretinde New Straits Times adlı gazeteye yaptığı açıklamada yer aldığı ileri sürülen, ?Türkiye modern bir İslam devleti? sözü, geçerli delil kabul edilmedi.

ÖZCAN'IN GENELGESİ

Anayasa'da yapılan ?türban? değişikliğinden sonra YÖK Başkanı Prof. Yusuf Ziya Özcan tarafından rektörlüklere gönderilen ve türbanlı öğrencilere izin verilmesini öngören genelge geçerli delil kabul edildi. Ancak Anayasa Mahkemesi, genelgenin AKP'ye mal edilemeyeceğine karar vererek bu delili ?odak? kapsamına almadı.

KIRMIZI SOKAK UYGULAMASI

İçkili mekanların bir araya toplanmasını öngören ve kamuoyunda ?kırmızı sokak? genelgesi olarak bilinen yönetmelik de delil sayıldı ancak ?odak? kapsamında değerlendirilmedi.

AKP ÖNCESİ AÇIKLAMALAR

Anayasa Mahkemesi, AKP'nin kurulduğu tarihten önce Erdoğan ve bazı AKP'lilerin yaptıkları açıklamaları ise dava kapsamında değerlendirmedi. İddianamede yer alan bazı bürokratların açıklamaları da, AKP'yi bağlamadığı için ?delil? kapsamında görülmedi.

TÜRBAN AKP'NİN BAŞINA İŞ AÇTI

Üniversitelerde türbanın serbest bırakılması amacıyla yapılan ve Anayasa Mahkemesi tarafından ?laiklik? ilkesine aykırı bulunarak iptal edilen anayasa değişikliği de ?laiklik karşıtı eylemlerin odağı? kapsamında değerlendirildi.

Açık liselerde türbanlı öğrencilerin sınavlara alınmasını irdeleyen Anayasa Mahkemesi, bu uygulamayı da ?laiklik? ilkesine aykırı buldu.

BAŞBAKAN KARARI BEĞENMEDİ-Ceza almamalıydık

BAŞBAKAN Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi kararının ardından AKP Merkez Yönetim Kurulu üyeleriyle toplantı yaptığı ve Hazine yardımının kesilmesi yönünde çıkan sonucu beğenmediği öğrenildi. Erdoğan, ?Partinin kapatılmasını zaten beklemiyorduk, ama ceza da almamalıydık? dedi. Erdoğan, partilerinin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmakla suçlanmasına da tepki gösterdi. 10 üyenin bu yönde oy kullandığına işaret eden Başbakan, ?Çok önemli ve ağır bir karar. Üzerinde düşünülmesi ve ona göre adım atılması gereken ciddi bir karar? değerlendirmesini yaptı. Erdoğan, ?Hazine yardımı, laikliğe ilişkin suçlamaların kabulüdür. Bu anlamda karar bizim için ağır bir karardır? dedi. Ebru TOKTAR ÇEKİÇ

Bugün

Bu Habere Tepkiniz

Sonraki Haber